'Çalışma Hayatında Sosyal Diyaloğun Geliştirilmesi Projesi' Kapanış Konferansı
Avrupa Birliği (AB) ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının ana yararlanıcısı olduğu ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Ofisi teknik desteği ile yürütülen "Çalışma Hayatında Sosyal Diyaloğun Geliştirilmesi Projesi"nin kapanış konferansı gerçekleştirildi.
Ankara'da bir otelde düzenlenen konferansta konuşan Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Direktörü Numan Özcan, konferansın temasını "Türkiye'de sosyal diyaloğun geleceğini birlikte şekillendirmek" olarak belirlediklerini belirtti.
Özcan, "ILO'nun ruhunu ve her şekilde çalışma prensibini yansıtan sosyal diyalog, insana yaraşır iş hedefine ulaşmanın en iyi yolu. Sosyal diyalog daha iyi ücretlere, çalışma şartlarına varış ve sosyal adalete ulaşmanın en iyi yolu. Biz de bu düşünceden hareketle 'Birlikte Varız' sloganıyla bu projeyi hep birlikte yürüttük." diye konuştu.
Projenin 2016 yılında başladığını ve yaklaşık 30 aydır bu proje için emek verdiklerini hatırlatan Özcan, projenin başladığı günden bu yana heyecanlarını hiç kaybetmediklerini belirtti.
- "Türkiye'de ilk kez bu kurguyla program düzenlendi"
Özcan, projedeki bazı faaliyetlerin Türkiye'de ilk defa yapıldığına işaret ederek, "Uluslararası çalışma standartları, AB müktesebatı ve sosyal diyalog konularında son derece kapsamlı eğitimler hem bakanlık temsilcileri hem de sosyal ortak temsilcileriyle uygulandı. Türkiye'de ilk kez bu kapsamda ve bu kurguyla bir eğitim programı düzenlendi ve ilk kez bağımsız sendikalarımızı da bu etkinliğe davet ettik. Katılımcılardan çok olumlu geri bildirimler aldık." ifadelerini kullandı.
AB Türkiye Delegasyonu Maslahatgüzarı Gabriel Munuera Vinals ise Avrupa'da soysal diyalog kavramının çalışma hayatının temelini oluşturduğunu belirtti.
Vinals, AB tarafından iki sene önce Avrupa Sosyal Haklar Sütunu'nun ilan edildiğini hatırlatarak, "Bu sütunla birlikte, iş gücü piyasasına destek verilerek, daha adil ve etkili olması için çalışmalar yapılıyor. Ayrıca bu proje, gençlere daha iyi iş şartları oluşturmak ve insanların becerilerini desteklemek gibi ilkelere de sahiptir." dedi.
Rekabet ortamının artmasının sosyal diyaloğun ilerlemesine katkı sunduğunu belirten Vinals, ekonomi ve sosyal politikaların birbirinden ayrı yürütülemeyeceğine dikkati çekti.
- "Projeye yüksek düzeyli katılım oldu"
Türkiye’de 2 yıldır yürütülen Çalışma Hayatında Sosyal Diyaloğun Geliştirilmesi Projesi'nde sendikalara, işverenlere ve hükümete ait başarıların olduğunun altını çizen Vinals, "Projeye yüksek düzeyli katılım oldu. Bu bizim beklentimiz ve umutlarımızı artırıyor. İnanıyorum ki projenin başarılı sonuçları kalıcı olacak ve sosyal diyalog mekanizmasında kullanılmaya devam edecek." ifadelerini kullandı.
Vinals, Türkiye'deki dinamik sosyal diyaloğu, AB Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) kapsamında desteklemeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
BM Türkiye Mukim Koordinatörü Irena Vojackova-Sollorano ise işlevsel bir toplumun oluşturulması için bütün aktörlerin bir arada çalışmasının çok önemli olduğunu söyledi.
Sosyal diyaloğun toplumlar açısında çok önemli olduğunu belirten Sollorano, "Biz herkesin sosyal diyaloğun içerisine katılması için çalışıyoruz. Çalışma Hayatında Sosyal Diyaloğun Geliştirilmesi Projesi şimdi bitiyor ancak biz diyalog kurmaya devam edeceğiz. Bu noktada Türk işveren, çalışan ve hükümetine güveniyoruz." dedi.
Sollarano, sosyal diyaloğun geliştirilmesinin, toplumdaki eşitsizliğin azaltılması ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılması hususunda Türkiye’ye katkı sağlayacağına vurgu yaptı.
Kaynak: AA
Özcan, "ILO'nun ruhunu ve her şekilde çalışma prensibini yansıtan sosyal diyalog, insana yaraşır iş hedefine ulaşmanın en iyi yolu. Sosyal diyalog daha iyi ücretlere, çalışma şartlarına varış ve sosyal adalete ulaşmanın en iyi yolu. Biz de bu düşünceden hareketle 'Birlikte Varız' sloganıyla bu projeyi hep birlikte yürüttük." diye konuştu.
Projenin 2016 yılında başladığını ve yaklaşık 30 aydır bu proje için emek verdiklerini hatırlatan Özcan, projenin başladığı günden bu yana heyecanlarını hiç kaybetmediklerini belirtti.
- "Türkiye'de ilk kez bu kurguyla program düzenlendi"
Özcan, projedeki bazı faaliyetlerin Türkiye'de ilk defa yapıldığına işaret ederek, "Uluslararası çalışma standartları, AB müktesebatı ve sosyal diyalog konularında son derece kapsamlı eğitimler hem bakanlık temsilcileri hem de sosyal ortak temsilcileriyle uygulandı. Türkiye'de ilk kez bu kapsamda ve bu kurguyla bir eğitim programı düzenlendi ve ilk kez bağımsız sendikalarımızı da bu etkinliğe davet ettik. Katılımcılardan çok olumlu geri bildirimler aldık." ifadelerini kullandı.
AB Türkiye Delegasyonu Maslahatgüzarı Gabriel Munuera Vinals ise Avrupa'da soysal diyalog kavramının çalışma hayatının temelini oluşturduğunu belirtti.
Vinals, AB tarafından iki sene önce Avrupa Sosyal Haklar Sütunu'nun ilan edildiğini hatırlatarak, "Bu sütunla birlikte, iş gücü piyasasına destek verilerek, daha adil ve etkili olması için çalışmalar yapılıyor. Ayrıca bu proje, gençlere daha iyi iş şartları oluşturmak ve insanların becerilerini desteklemek gibi ilkelere de sahiptir." dedi.
Rekabet ortamının artmasının sosyal diyaloğun ilerlemesine katkı sunduğunu belirten Vinals, ekonomi ve sosyal politikaların birbirinden ayrı yürütülemeyeceğine dikkati çekti.
- "Projeye yüksek düzeyli katılım oldu"
Türkiye’de 2 yıldır yürütülen Çalışma Hayatında Sosyal Diyaloğun Geliştirilmesi Projesi'nde sendikalara, işverenlere ve hükümete ait başarıların olduğunun altını çizen Vinals, "Projeye yüksek düzeyli katılım oldu. Bu bizim beklentimiz ve umutlarımızı artırıyor. İnanıyorum ki projenin başarılı sonuçları kalıcı olacak ve sosyal diyalog mekanizmasında kullanılmaya devam edecek." ifadelerini kullandı.
Vinals, Türkiye'deki dinamik sosyal diyaloğu, AB Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) kapsamında desteklemeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
BM Türkiye Mukim Koordinatörü Irena Vojackova-Sollorano ise işlevsel bir toplumun oluşturulması için bütün aktörlerin bir arada çalışmasının çok önemli olduğunu söyledi.
Sosyal diyaloğun toplumlar açısında çok önemli olduğunu belirten Sollorano, "Biz herkesin sosyal diyaloğun içerisine katılması için çalışıyoruz. Çalışma Hayatında Sosyal Diyaloğun Geliştirilmesi Projesi şimdi bitiyor ancak biz diyalog kurmaya devam edeceğiz. Bu noktada Türk işveren, çalışan ve hükümetine güveniyoruz." dedi.
Sollarano, sosyal diyaloğun geliştirilmesinin, toplumdaki eşitsizliğin azaltılması ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılması hususunda Türkiye’ye katkı sağlayacağına vurgu yaptı.