Gece Uykunuzdan Uyandıran Ağrılarınız İçin Omega 3 Tüketin
Medicana Bursa Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Duygu Aygün geceleri hastayı uykudan uyandıran karpal tünel sendromunun (KTS) omega 3 yağ asidi yönünden zengin gıdalarla önlenebileceğini söyledi.
KTS’nin, kol sinirinin el bileğinde adını aldığı karpal tünelden geçerken çevre kılıf tarafından sıkışmasına dendiğini belirten uzmanlar, sinir sıkışmaları içinde en sık görülen rahatsızlık olduğunu söyledi.
KTS’nin daha çok kadınlarda ve 40-60 yaş arasında sık görüldüğüne dikkat çeken uzmanlar, fakat ellerini aktif kullananlarda daha erken yaşlarda da görülebileceğine dikkat çekti. Başlangıç döneminde el bileğinde, başparmak, işaret parmağı, orta parmak ve yüzük parmağının yarısında uyuşma, karıncalanma ve ağrı görüldüğünü ifade eden Medicana Bursa Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Duygu Aygün, “Ağrı ve uyuşukluk hissi genellikle geceleri hastayı uykudan uyandıracak düzeyde olabilir ve belirtiler hasta ellerini salladığında, bileğini hareket ettirdiğinde azalır. Bu yüzden hastaların ağrı ve uyuşuklukla geceleri uyanıp ellerini sallaması hastalığın karakteristik bir işaretidir. İlerlemiş vakalarda başparmak tabanı etrafındaki kaslarda erime ve buna bağlı başparmakta güçsüzlük ortaya çıkar. Hastalar ellerindeki eşyaları düşürdüklerini bazen de his kaybından parmaklarını yaktıklarını veya kestiklerini fark etmediklerini ifade ederler” dedi.
KTS’nin, genel olarak aynı işi uzun süre yapanlarda görülebildiğinden meslek hastalığı olarak kabul edildiğini ifade eden Aygün, “Sürekli el bileğinin bükülü kaldığı durumlarda veya el bileğine sürekli yük binen işlerde çalışanlarda daha sık görülür. KTS ayrıca şeker hastalığı, aşırı şişmanlık, gut gibi diğer başka problemlerin etkisiyle de ortaya çıkabilir. Gebelik döneminde vücut sıvılarının artması karpal tünel içinde basınç artışına bu da geçici olarak karpal tünel sendromu belirtilerinin oluşmasına yol açabilir. Hastanın şikayetleri ve muayene bulguları genellikle teşhis için yeterlidir. Ancak kesin tanı için sinir ileti incelemesi olan EMG tetkiki de mutlaka yapılmalıdır. Karpal tünel sendromu için risk altında olan kişiler, hastalığın oluşmasını önlemek için koruyucu olarak bileğine dairesel egzersizler yapmalı ve günlük yaşantılarında son derece dikkatli davranmalıdır. Hastalar bileklerini belli aralıklarda dinlendirmeli, bileklerine binen yükü azaltmalıdır. Dengeli ve düzenli beslenilmeli, omega 3 yağ asidi yönünden zengin gıdaların tüketilmelidir” diye konuştu.
Birkaç ay süresince geçmeyen ve koruyucu önlemlere rağmen devam eden karpal tünel sendromlarında ameliyat gerekebileceğini altını çizen Duygu Aygün, “Karpal tünel ameliyatı sinirlere baskı yapan bağ dokunun kesilmesine dayanan bir operasyondur. Hasta birkaç gün ile birkaç aya varan süre zarfında eski sağlığına kavuşur. Bazı çok ağır ve geç kalınmış olgularda ameliyattan sonra şikayetler azalmakla beraber tam olarak ortadan kalkmayabilir. Hastanın sigara içmesi, yeterince beslenmemesi, ileri yaşta olması gibi faktörler cerrahi tedaviden alınacak sonucu olumsuz olarak etkiler” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
KTS’nin daha çok kadınlarda ve 40-60 yaş arasında sık görüldüğüne dikkat çeken uzmanlar, fakat ellerini aktif kullananlarda daha erken yaşlarda da görülebileceğine dikkat çekti. Başlangıç döneminde el bileğinde, başparmak, işaret parmağı, orta parmak ve yüzük parmağının yarısında uyuşma, karıncalanma ve ağrı görüldüğünü ifade eden Medicana Bursa Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Duygu Aygün, “Ağrı ve uyuşukluk hissi genellikle geceleri hastayı uykudan uyandıracak düzeyde olabilir ve belirtiler hasta ellerini salladığında, bileğini hareket ettirdiğinde azalır. Bu yüzden hastaların ağrı ve uyuşuklukla geceleri uyanıp ellerini sallaması hastalığın karakteristik bir işaretidir. İlerlemiş vakalarda başparmak tabanı etrafındaki kaslarda erime ve buna bağlı başparmakta güçsüzlük ortaya çıkar. Hastalar ellerindeki eşyaları düşürdüklerini bazen de his kaybından parmaklarını yaktıklarını veya kestiklerini fark etmediklerini ifade ederler” dedi.
KTS’nin, genel olarak aynı işi uzun süre yapanlarda görülebildiğinden meslek hastalığı olarak kabul edildiğini ifade eden Aygün, “Sürekli el bileğinin bükülü kaldığı durumlarda veya el bileğine sürekli yük binen işlerde çalışanlarda daha sık görülür. KTS ayrıca şeker hastalığı, aşırı şişmanlık, gut gibi diğer başka problemlerin etkisiyle de ortaya çıkabilir. Gebelik döneminde vücut sıvılarının artması karpal tünel içinde basınç artışına bu da geçici olarak karpal tünel sendromu belirtilerinin oluşmasına yol açabilir. Hastanın şikayetleri ve muayene bulguları genellikle teşhis için yeterlidir. Ancak kesin tanı için sinir ileti incelemesi olan EMG tetkiki de mutlaka yapılmalıdır. Karpal tünel sendromu için risk altında olan kişiler, hastalığın oluşmasını önlemek için koruyucu olarak bileğine dairesel egzersizler yapmalı ve günlük yaşantılarında son derece dikkatli davranmalıdır. Hastalar bileklerini belli aralıklarda dinlendirmeli, bileklerine binen yükü azaltmalıdır. Dengeli ve düzenli beslenilmeli, omega 3 yağ asidi yönünden zengin gıdaların tüketilmelidir” diye konuştu.
Birkaç ay süresince geçmeyen ve koruyucu önlemlere rağmen devam eden karpal tünel sendromlarında ameliyat gerekebileceğini altını çizen Duygu Aygün, “Karpal tünel ameliyatı sinirlere baskı yapan bağ dokunun kesilmesine dayanan bir operasyondur. Hasta birkaç gün ile birkaç aya varan süre zarfında eski sağlığına kavuşur. Bazı çok ağır ve geç kalınmış olgularda ameliyattan sonra şikayetler azalmakla beraber tam olarak ortadan kalkmayabilir. Hastanın sigara içmesi, yeterince beslenmemesi, ileri yaşta olması gibi faktörler cerrahi tedaviden alınacak sonucu olumsuz olarak etkiler” şeklinde konuştu.