'Elma Tipi Vücut, Böbrek Hastalığı Riskine İşaret'
Türk Nefroloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Sezer: 'Gövdesel kilo almak olarak tanımlanan elma tipi vücut yapısına sahip olmak böbrek yetmezliği riskine işaret etmektedir' 'Erkeklerde 102 santimetre, kadınlarda 88 santimetreden fazla bel çevresi kalınlığının metabolik sendrom, insülin direnci ile ilişkili olduğu bilinmektedir. Aynı zamanda kalın bel, böbrek hastalığı gelişimi riskini yüzde 40 arttırmaktadır'
YEŞİM SERT KARAASLAN - Türk Nefroloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Siren Sezer, yağların özellikle bel çevresinde toplandığı elma tipi vücut yapısının, böbrek yetmezliği riskini artırdığını belirterek, 'Kalın bel, böbrek hastalığı gelişimi riskini yüzde 40 arttırmaktadır.' dedi.
Sezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yıl Dünya Böbrek Günü'nün temasının 'obezite ve böbrek' olarak belirlendiğini belirtti.
Başta kalp-damar hastalıkları olmak üzere birçok hastalığın gelişiminde etkisi bulunan obezitenin böbrek rahatsızlığında da önemli bir risk faktörü yarattığını vurgulayan Sezer, kilo kontrolünün sağlanmasıyla hastalık riskinin azaltılabileceğinin altını çizdi.
Sezer, böbrek yetmezliği görülme oranının toplumdaki fazla kilo ve obezite oranıyla paralel arttığına dikkati çekerek, şunları söyledi:
'Obezitenin böbrek hastalığına yol açma nedenleri hipertansiyon, insülin direnci ve şeker ve kolesterol yüksekliği, damar sertliği risklerini arttırmasıdır. Aynı zamanda kilo artışına paralel olarak böbrek süzme oranı artmakta, bu uzun zamanda böbrek dokusunun hasar görmesine ve protein kaçağının başlamasına neden olmaktadır.'
Vücut kitle endeksi arttıkça böbrek yetmezliği riskinin de arttığını ifade eden Sezer, 'ABD verilerine göre vücut kitle indeksi 25-29.9 arasındakilerde böbrek yetmezliği riski 1,87 kat daha fazlayken, obezlerde yani 30-39.9 aralığında bu oran 3,5 kata, 40 olan morbid obezlerde 7 katına kadar çıkmaktadır.' bilgisini verdi.
Sezer, obez ve böbrek hastası olanlarda böbrek fonksiyon kaybının da daha hızlı geliştiği uyarısında bulundu.
- Kalın bel ölçüsüne dikkat
Kilonun vücuttaki dağılımının da hastalık riski için belirleyici olduğuna işaret eden Sezer, özellikle yağ dokusunun bedenin üst bölümlerinde toplandığı 'elma tipi şişmanlık' durumunun ciddi bir risk yarattığını söyledi. Sezer, elma tipi vücut yapısındaki kişilerde yağların göbek çevresinde toplandığını anlatarak, şunları dile getirdi:
'Gövdesel kilo almak olarak tanımlanan elma tipi vücut yapısına sahip olmak böbrek yetmezliği riskine işaret etmektedir. Erkeklerde 102 santimetre, kadınlarda 88 santimetreden fazla bel çevresi kalınlığının metabolik sendrom, insülin direnci ile ilişkili olduğu bilinmektedir. Aynı zamanda kalın bel, böbrek hastalığı gelişimi riskini yüzde 40 arttırmaktadır.'
- 'Sigara, böbrek ve mesane kanserlerini tetikliyor'
Türk Nefroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Turgay Arınsoy da erişkinlerde 40 yaşından itibaren kas miktarının her yıl yüzde 1 oranında azaldığına işaret etti.
Birçok kronik hastalıkla kas gücü ve ölüm riski arasında doğrudan ilişki saptandığını vurgulayan Arınsoy, 'El sıkma kuvveti ile kas gücü basitçe ölçülebilir. El sıkma gücü az olan yaşlılarda, böbrek hastalarında ölüm riski artmıştır.' dedi.
Sigara kullananlarda böbrek fonksiyonlarının da etkilendiğini belirten Arınsoy, 'Sigara içildiğinde kan basıncı yükseliyor, nabız artıyor ve böbrek arterlerinde geçici spazm gelişiyor ve böbrek süzmesi geçici olarak yavaşlıyor. Sigara, böbrek ve mesane kanserlerinin de başlıca tetikleyicilerinden kabul ediliyor. Aynı zamanda damar sertliğine yol açtığından böbrek arterlerinde de tıkanmaya yol açabiliyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Arınsoy, sigara kullanan böbrek hastalarının içmeyenlere göre rahatsızlığının hızlı ilerlediğini ve protein kaçağının arttığını dile getirdi.
Kaynak: AA
Sezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yıl Dünya Böbrek Günü'nün temasının 'obezite ve böbrek' olarak belirlendiğini belirtti.
Başta kalp-damar hastalıkları olmak üzere birçok hastalığın gelişiminde etkisi bulunan obezitenin böbrek rahatsızlığında da önemli bir risk faktörü yarattığını vurgulayan Sezer, kilo kontrolünün sağlanmasıyla hastalık riskinin azaltılabileceğinin altını çizdi.
Sezer, böbrek yetmezliği görülme oranının toplumdaki fazla kilo ve obezite oranıyla paralel arttığına dikkati çekerek, şunları söyledi:
'Obezitenin böbrek hastalığına yol açma nedenleri hipertansiyon, insülin direnci ve şeker ve kolesterol yüksekliği, damar sertliği risklerini arttırmasıdır. Aynı zamanda kilo artışına paralel olarak böbrek süzme oranı artmakta, bu uzun zamanda böbrek dokusunun hasar görmesine ve protein kaçağının başlamasına neden olmaktadır.'
Vücut kitle endeksi arttıkça böbrek yetmezliği riskinin de arttığını ifade eden Sezer, 'ABD verilerine göre vücut kitle indeksi 25-29.9 arasındakilerde böbrek yetmezliği riski 1,87 kat daha fazlayken, obezlerde yani 30-39.9 aralığında bu oran 3,5 kata, 40 olan morbid obezlerde 7 katına kadar çıkmaktadır.' bilgisini verdi.
Sezer, obez ve böbrek hastası olanlarda böbrek fonksiyon kaybının da daha hızlı geliştiği uyarısında bulundu.
- Kalın bel ölçüsüne dikkat
Kilonun vücuttaki dağılımının da hastalık riski için belirleyici olduğuna işaret eden Sezer, özellikle yağ dokusunun bedenin üst bölümlerinde toplandığı 'elma tipi şişmanlık' durumunun ciddi bir risk yarattığını söyledi. Sezer, elma tipi vücut yapısındaki kişilerde yağların göbek çevresinde toplandığını anlatarak, şunları dile getirdi:
'Gövdesel kilo almak olarak tanımlanan elma tipi vücut yapısına sahip olmak böbrek yetmezliği riskine işaret etmektedir. Erkeklerde 102 santimetre, kadınlarda 88 santimetreden fazla bel çevresi kalınlığının metabolik sendrom, insülin direnci ile ilişkili olduğu bilinmektedir. Aynı zamanda kalın bel, böbrek hastalığı gelişimi riskini yüzde 40 arttırmaktadır.'
- 'Sigara, böbrek ve mesane kanserlerini tetikliyor'
Türk Nefroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Turgay Arınsoy da erişkinlerde 40 yaşından itibaren kas miktarının her yıl yüzde 1 oranında azaldığına işaret etti.
Birçok kronik hastalıkla kas gücü ve ölüm riski arasında doğrudan ilişki saptandığını vurgulayan Arınsoy, 'El sıkma kuvveti ile kas gücü basitçe ölçülebilir. El sıkma gücü az olan yaşlılarda, böbrek hastalarında ölüm riski artmıştır.' dedi.
Sigara kullananlarda böbrek fonksiyonlarının da etkilendiğini belirten Arınsoy, 'Sigara içildiğinde kan basıncı yükseliyor, nabız artıyor ve böbrek arterlerinde geçici spazm gelişiyor ve böbrek süzmesi geçici olarak yavaşlıyor. Sigara, böbrek ve mesane kanserlerinin de başlıca tetikleyicilerinden kabul ediliyor. Aynı zamanda damar sertliğine yol açtığından böbrek arterlerinde de tıkanmaya yol açabiliyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Arınsoy, sigara kullanan böbrek hastalarının içmeyenlere göre rahatsızlığının hızlı ilerlediğini ve protein kaçağının arttığını dile getirdi.