Atatürk Üniversitesi'nde 15. Ulusal Hemşirelik Kongresi
Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü’nün düzenlediği 15. Ulusal Hemşirelik Kongresi’nin açılışı, Atatürk Üniversitesi Nenehatun Kültür Merkezi’nde başladı.
10-12 Eylül tarihleri arasında devam edecek olan kongreye, Türkiye’nin çeşitli şehirlerinden gelen hemşireler katılıyor.
15. Ulusal Hemşirelik Kongresi’nin açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. M. Sait Keleş, ülke olarak sıkıntılı ve üzüntülü günler geçirdiğimizi belirterek, şehitlerimizi toprağa değil, yüreklerimize gömdüğümüzü söyledi.
“Biz, dünyada terör ve şiddet olmasın ve sevgiden, muhabbetten, şefkatten bahsedilsin diyoruz” şeklinde konuşan M. Sait Keleş, konuşmasına şöyle devam etti: “Dünyada silah yapan ülkeler ve silah üretimi olduğu müddetçe, öyle zannediyorum ki terör de olacaktır. Çünkü onlar ürettiklerini satmak isteyecekler. Kim silah üretiyorsa bilin ki onlar terörü destekliyordur. Terörü desteklemeden savunma amaçlı silah üretimi gerekecektir ve ülkemiz bunun için üretiyor.
Erzurum, şehir olarak çevresi itibarıyla bu güne kadar terörün en az yaşandığı illerden biri olmuştur. Okuma yazma oranı en yüksek ilçemiz olan Şenkaya sınırları içerisinde dün, birkaç terörist etkisiz hale getirilmiştir. Ayrıca o bölgeden birçok hemşire de yetişmiştir. Hemşire, insanlara muhtaç olduklarında sevgiyle, muhabbetle, şefkatle yaklaşan ve onu tedavi etmek isteyen kişidir. Hatta hemşireler, bazen doktorların verebilecekleri yanlış tedavi yöntemini, yazılı talimat alarak uygulayabilir. Hemşirelik kanununda bu böyledir. 1954 yılında ülkemizde hemşirelik kanunu çıkarılmış ve 2011’de yetki görevleri bakımından bütün detaylarıyla bir yönetmelik halinde yayınlanmıştır.
Burada görüyoruz ki hemşirelerimiz, hemen hemen doktorlar kadar iş yapabiliyorlar. Zaten doktor ve hemşireyi birbirinden ayırmamız mümkün değildir. Bizim üniversitemiz de sağlık eğitimine önem veren ve bölgenin bir sağlık merkezi konumunda olan bir üniversitedir. Bin 460 yatak kapasiteli üniversite hastanemiz var. Yanında bin 500 civarında öğrencisi olan Sağlık Bilimleri Fakültesi var. Atatürk Üniversitesi’nin toplamda 22 fakültesi, 1 yüksekokulu, 12 meslek yüksekokulu ve 17 araştırma merkezi var. 70 bin örgün öğrencisiyle birlikte 200 bin öğrencisi olan bir üniversitedir. Yani Türkiye’nin en büyük ikinci üniversitesi sayabiliriz. Siz misafirlerimizi üniversitemizin güzelliklerini keşfetmeye davet ediyorum. Üniversitemizde çok güzel günler geçireceğinizi temenni ediyor, kongrenin başarılı geçmesini diliyorum” dedi.
Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türkan Pasinlioğlu ise Atatürk Üniversitesi’nin 3 büyük il dışında Anadolu’da kurulan ilk üniversite olduğunu belirterek, üniversitenin 58 yıllık geçmişi nedeniyle artık kurumsallaşmasını tamamladığını söyledi.
Pasinlioğlu: “Sağlık Bilimleri Fakültesi 2009 yılında kurulmuş olup, bünyesinde 3 bölüm yer almaktadır. Bunlar; Hemşirelik, Ebelik, Beslenme ve Diyetik bölümleridir. Fakültemiz genç bir fakülte olarak görünse de, Hemşirelik bölümümüzün kökeni oldukça eskidir. 1982 yılında Hemşirelik Yüksekokulu olarak lisans eğitimine başlamıştır. 2009 yılında Sağlık Bilimleri Fakültesi’nin kurulması ile bu fakülteye devri yapılmıştır. Çok yakın bir gelecekte de Hemşirelik Fakültesi olmaya adaydır. Bu yöndeki çalışmalarımız başlamış ve hız kazanmıştır.
Kongremizde daha çok güncel konuların işlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca kongremiz genele hemşirelik kongresi olduğu için, görev alacak hocaların belirlenmesinde, hem alanında uzman kişilerin olmasına, hem de hemşireliğin tüm alanlarının temsil edilmesine özen gösterilmiştir.
Bundan önce yapılan tüm kongrelerin, hemşirelik eğitimine ve hemşireliğin mesleki gelişimine olumlu katkılar sağladığı bir gerçektir. Bu kongrenin de böyle olmasını umuyor ve temenni ediyorum.
Kongremizin hazırlık aşamasında başından sonuna kadar bize her konuda destek olan Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Hikmet Koçak başta olmak üzere rektörlük çalışanlarına, hemşirelik bölümü elemanlarına ve tüm idari personelimize teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Açılış konuşmalarının ardında misafirlere kısa bir müzik dinletisi sunularak konferans ve panellere geçildi.
Kaynak: İHA
15. Ulusal Hemşirelik Kongresi’nin açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. M. Sait Keleş, ülke olarak sıkıntılı ve üzüntülü günler geçirdiğimizi belirterek, şehitlerimizi toprağa değil, yüreklerimize gömdüğümüzü söyledi.
“Biz, dünyada terör ve şiddet olmasın ve sevgiden, muhabbetten, şefkatten bahsedilsin diyoruz” şeklinde konuşan M. Sait Keleş, konuşmasına şöyle devam etti: “Dünyada silah yapan ülkeler ve silah üretimi olduğu müddetçe, öyle zannediyorum ki terör de olacaktır. Çünkü onlar ürettiklerini satmak isteyecekler. Kim silah üretiyorsa bilin ki onlar terörü destekliyordur. Terörü desteklemeden savunma amaçlı silah üretimi gerekecektir ve ülkemiz bunun için üretiyor.
Erzurum, şehir olarak çevresi itibarıyla bu güne kadar terörün en az yaşandığı illerden biri olmuştur. Okuma yazma oranı en yüksek ilçemiz olan Şenkaya sınırları içerisinde dün, birkaç terörist etkisiz hale getirilmiştir. Ayrıca o bölgeden birçok hemşire de yetişmiştir. Hemşire, insanlara muhtaç olduklarında sevgiyle, muhabbetle, şefkatle yaklaşan ve onu tedavi etmek isteyen kişidir. Hatta hemşireler, bazen doktorların verebilecekleri yanlış tedavi yöntemini, yazılı talimat alarak uygulayabilir. Hemşirelik kanununda bu böyledir. 1954 yılında ülkemizde hemşirelik kanunu çıkarılmış ve 2011’de yetki görevleri bakımından bütün detaylarıyla bir yönetmelik halinde yayınlanmıştır.
Burada görüyoruz ki hemşirelerimiz, hemen hemen doktorlar kadar iş yapabiliyorlar. Zaten doktor ve hemşireyi birbirinden ayırmamız mümkün değildir. Bizim üniversitemiz de sağlık eğitimine önem veren ve bölgenin bir sağlık merkezi konumunda olan bir üniversitedir. Bin 460 yatak kapasiteli üniversite hastanemiz var. Yanında bin 500 civarında öğrencisi olan Sağlık Bilimleri Fakültesi var. Atatürk Üniversitesi’nin toplamda 22 fakültesi, 1 yüksekokulu, 12 meslek yüksekokulu ve 17 araştırma merkezi var. 70 bin örgün öğrencisiyle birlikte 200 bin öğrencisi olan bir üniversitedir. Yani Türkiye’nin en büyük ikinci üniversitesi sayabiliriz. Siz misafirlerimizi üniversitemizin güzelliklerini keşfetmeye davet ediyorum. Üniversitemizde çok güzel günler geçireceğinizi temenni ediyor, kongrenin başarılı geçmesini diliyorum” dedi.
Atatürk Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türkan Pasinlioğlu ise Atatürk Üniversitesi’nin 3 büyük il dışında Anadolu’da kurulan ilk üniversite olduğunu belirterek, üniversitenin 58 yıllık geçmişi nedeniyle artık kurumsallaşmasını tamamladığını söyledi.
Pasinlioğlu: “Sağlık Bilimleri Fakültesi 2009 yılında kurulmuş olup, bünyesinde 3 bölüm yer almaktadır. Bunlar; Hemşirelik, Ebelik, Beslenme ve Diyetik bölümleridir. Fakültemiz genç bir fakülte olarak görünse de, Hemşirelik bölümümüzün kökeni oldukça eskidir. 1982 yılında Hemşirelik Yüksekokulu olarak lisans eğitimine başlamıştır. 2009 yılında Sağlık Bilimleri Fakültesi’nin kurulması ile bu fakülteye devri yapılmıştır. Çok yakın bir gelecekte de Hemşirelik Fakültesi olmaya adaydır. Bu yöndeki çalışmalarımız başlamış ve hız kazanmıştır.
Kongremizde daha çok güncel konuların işlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca kongremiz genele hemşirelik kongresi olduğu için, görev alacak hocaların belirlenmesinde, hem alanında uzman kişilerin olmasına, hem de hemşireliğin tüm alanlarının temsil edilmesine özen gösterilmiştir.
Bundan önce yapılan tüm kongrelerin, hemşirelik eğitimine ve hemşireliğin mesleki gelişimine olumlu katkılar sağladığı bir gerçektir. Bu kongrenin de böyle olmasını umuyor ve temenni ediyorum.
Kongremizin hazırlık aşamasında başından sonuna kadar bize her konuda destek olan Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Hikmet Koçak başta olmak üzere rektörlük çalışanlarına, hemşirelik bölümü elemanlarına ve tüm idari personelimize teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
Açılış konuşmalarının ardında misafirlere kısa bir müzik dinletisi sunularak konferans ve panellere geçildi.