Saadet Partisi Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı
Saadet Genel Başkanı Mustafa Kamalak, "İktidar sahiplerine 'Suriye politikanız yanlıştır' dediğimizde 'Esatçılık' ile suçlandık. Bugün iktidarın takip ettiği Suriye politikasının doğru olduğunu savunun Allah'ın bir kulu var mıdır?" görüşünü dile getirdi.
Kamalak, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin kritik bir dönemden geçtiğini belirterek, yaşanan terör saldırılarında hayatını kaybeden şehitlere Allah'tan rahmet ve ailelerine başsağlığı diledi.
Çözüm Süreci konusuna değinen Kamalak, süreç başladıktan sonra demokratik açılımın içeriğine ilişkin yönelttikleri sorulara yanıt alamadıklarını öne sürdü.
Kamalak, "Dedik ki endişemiz odur ki bu açılım sürecinin sonunda ya çok daha büyük kapsamlı çatışmalar meydana gelecektir veya ülkemiz bölünme tehdiyle karşı karşıya kalacaktır" dedi.
Saadet Partisi'nin haklı çıktığını ileri süren Kamalak, "İktidar sahiplerine 'Suriye politikanız yanlıştır' dediğimizde 'Esatçılık" ile suçlandık. Bugün iktidarın takip ettiği Suriye politikasının doğru olduğunu savunun Allah'ın bir kulu var mıdır? İktidarı bizden başka uyaran oldu mu? Gelinen noktaya bir bakın" değerlendirmesini yaptı.
Geçen yıl Cumhurbaşkan Recep Tayyip Erdoğan'a gönderdiği Çözüm Süreci ile ilgili mektubu da anımsatan Kamalak, mektubun içeriğini paylaştı.
Mektupta, Türkiye'nin ve bölgenin tarihi bir süreçten geçtiğini, terör olayları ve toplumsal gerilimin bu kritik süreci daha da hassas hale getirdiğini belirttiğini aktaran Kamalak, "Yapılacak en ufak bir hata, atılacak en ufak bir yanlış adım, telafisi imkansız zararlara neden olabilir" ifadesine yer verdiğini söyledi.
Kamalak, "IŞİD, Kobani, Kandil, PKK, PYD gibi tartışmalar, büyük planın küçük planlarıdır. Asıl plan 'Büyük İsrail Projesi'dir" dedi.
Atılacak her adımın bu gerçekler çerçevesinde, büyük bir dikkatle atılması gerektiğini belirten Kamalak, tarihten ders alınarak, İttihat ve Terakki'nin düştüğü gaflet ve hataya asla düşülmemesi gerektiği görüşüne mektupta yer verdiğini kaydetti.
Kamalak, mektupta yer alan "Bu çerçevede en tehlikeli maceralardan birisi de Türkiye'nin bölgeye yönelik batılı bir askeri koalisyonun içinde yer alması olacaktır. Türkiye'nin içinde yer alacağı böyle bir müdahale, ülkemiz ve milletimiz açısından telafisi yüzyıllar alacak büyük yaralar oluşturacaktır. Bölgemizde yaşanacak yeni bir sıcak savaş, ülkemize ve İslam alemine değil, Büyük İsrail Projesi'nin planlayıcılarına hizmet edecektir" ifadelerini da aktardı.
İslam ülkeleriyle ilişkilerin güçlenmesi ve sağlıklı bir müzakere ortamının oluşması gerektiği düşüncesini de ifade eden Kamalak, "Çözüm Süreci, şeffaf bir şekilde, istikameti ve hedefi milletle paylaşılarak yürütülmelidir. Çünkü gideceği yeri bilmeyen gemiye hiçbir rüzgar fayda etmez" görüşünü paylaştığını söyledi.
Kamalak, konuşmasının ardından bir gazetecinin "AK Parti ile bir ittifak kuracağınız yönünde basında haberler yer aldı. Böyle bir ittifak düşünülüyor mu?" sorusuna "Anadolu'da güzel bir söz vardır, 'Doğmamış çocuğa don biçilmez' diye. Biz, bu ülkenin her türlü problemini çözmek için, kendini adamış bir partiyiz. Ama henüz böyle bir ittifak yok" karşılığını verdi.
Kaynak: AA
Çözüm Süreci konusuna değinen Kamalak, süreç başladıktan sonra demokratik açılımın içeriğine ilişkin yönelttikleri sorulara yanıt alamadıklarını öne sürdü.
Kamalak, "Dedik ki endişemiz odur ki bu açılım sürecinin sonunda ya çok daha büyük kapsamlı çatışmalar meydana gelecektir veya ülkemiz bölünme tehdiyle karşı karşıya kalacaktır" dedi.
Saadet Partisi'nin haklı çıktığını ileri süren Kamalak, "İktidar sahiplerine 'Suriye politikanız yanlıştır' dediğimizde 'Esatçılık" ile suçlandık. Bugün iktidarın takip ettiği Suriye politikasının doğru olduğunu savunun Allah'ın bir kulu var mıdır? İktidarı bizden başka uyaran oldu mu? Gelinen noktaya bir bakın" değerlendirmesini yaptı.
Geçen yıl Cumhurbaşkan Recep Tayyip Erdoğan'a gönderdiği Çözüm Süreci ile ilgili mektubu da anımsatan Kamalak, mektubun içeriğini paylaştı.
Mektupta, Türkiye'nin ve bölgenin tarihi bir süreçten geçtiğini, terör olayları ve toplumsal gerilimin bu kritik süreci daha da hassas hale getirdiğini belirttiğini aktaran Kamalak, "Yapılacak en ufak bir hata, atılacak en ufak bir yanlış adım, telafisi imkansız zararlara neden olabilir" ifadesine yer verdiğini söyledi.
Kamalak, "IŞİD, Kobani, Kandil, PKK, PYD gibi tartışmalar, büyük planın küçük planlarıdır. Asıl plan 'Büyük İsrail Projesi'dir" dedi.
Atılacak her adımın bu gerçekler çerçevesinde, büyük bir dikkatle atılması gerektiğini belirten Kamalak, tarihten ders alınarak, İttihat ve Terakki'nin düştüğü gaflet ve hataya asla düşülmemesi gerektiği görüşüne mektupta yer verdiğini kaydetti.
Kamalak, mektupta yer alan "Bu çerçevede en tehlikeli maceralardan birisi de Türkiye'nin bölgeye yönelik batılı bir askeri koalisyonun içinde yer alması olacaktır. Türkiye'nin içinde yer alacağı böyle bir müdahale, ülkemiz ve milletimiz açısından telafisi yüzyıllar alacak büyük yaralar oluşturacaktır. Bölgemizde yaşanacak yeni bir sıcak savaş, ülkemize ve İslam alemine değil, Büyük İsrail Projesi'nin planlayıcılarına hizmet edecektir" ifadelerini da aktardı.
İslam ülkeleriyle ilişkilerin güçlenmesi ve sağlıklı bir müzakere ortamının oluşması gerektiği düşüncesini de ifade eden Kamalak, "Çözüm Süreci, şeffaf bir şekilde, istikameti ve hedefi milletle paylaşılarak yürütülmelidir. Çünkü gideceği yeri bilmeyen gemiye hiçbir rüzgar fayda etmez" görüşünü paylaştığını söyledi.
Kamalak, konuşmasının ardından bir gazetecinin "AK Parti ile bir ittifak kuracağınız yönünde basında haberler yer aldı. Böyle bir ittifak düşünülüyor mu?" sorusuna "Anadolu'da güzel bir söz vardır, 'Doğmamış çocuğa don biçilmez' diye. Biz, bu ülkenin her türlü problemini çözmek için, kendini adamış bir partiyiz. Ama henüz böyle bir ittifak yok" karşılığını verdi.