'Türkiye’deki Bir Çok Hastalık Bölgelerdeki Taş ve Toprak Yapısına Bağlı İçme Sularından Kaynaklanıyor”

Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Demirsoy, Türkiye’deki birçok hastalığın bölgelerdeki taş ve toprak yapısına bağlı içme suyundan kaynaklandığını ifade ederek; “Türkiye genelinde herhalde 38 bin köy var, bir köyde çıkan su öbür köyün suyuna benzemez.

'Türkiye’deki Bir Çok Hastalık Bölgelerdeki Taş ve Toprak Yapısına Bağlı İçme Sularından Kaynaklanıyor”
Bu şu anlama geliyor: Biz Hollanda gibi bütün sulara aynı reçeteyi yazamayız. Her köyün farklı şekilde incelenmesi lazım. Bir köyün serpantin kayışdan çıkar veya demirli kayışdan çıkar veya da arsenikli bir kayışdan çıkar veya aspesli bir yerden su alır ve bu kanser meydana getirebilir, doku sertliği meydana getirebilir. İyot eksikliğinden dolayı bir sürü rahatsızlıklar ortaya çıkabilir” diye konuştu.


Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, başta Kemaliye olmak üzere Erzincan ve yurt genelinden canlı ve minarel türlerine ait yaklaşık 5 bin çeşit materyali sergiliyor. Hacettepe Üniversitesi ve TÜBİTAK desteği ile ilçede kurulan doğa okulunda, her yıl konusunda uzman öğretmenler ve öğrencileri ağırlıyor. Müzede ayrıca geçen yıl oluşturulan bölümde ise Türkiye’deki kayaç ve minerallerden örnekler de sergileniyor.

Müzede ayrıca bölgelere göre yoğun görülen hastalıklara sebep olduğu düşünülen mineraller için de ayrı bir bölüm oluşturulmuş. Oluşturulan bölüm ile ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Ali Demirsoy, birçok hastalığın bölgenin altyapısına ve taş ve toprak yapısına bağlı olarak içme sularından kaynaklandığını söyledi.

Demirsoy; "Türkiye genelinde herhalde 38 bin köy var. Ama Türkiye deprem kuşağında olması nedeniyle çok kırıldığı için bir köyün altyapısı, toprak yapısı veya taş yapısı öbür köye uymaz. Bir köyde çıkan su öbür köyün suyuna benzemez. Bu şu anlama geliyor: Biz Hollanda gibi bütün sulara aynı reçeteyi yazamayız. Her köyün farklı şekilde incelenmesi lazım. Bir köyün serpantin kayışdan çıkar veya demirli kayışdan çıkar veya da arsenikli bir kayışdan çıkar veya aspesli bir yerden su alır ve bu kanser meydana getirebilir, doku sertliği meydana getirebilir. İyot eksikliğinden dolayı bir sürü rahatsızlıklar ortaya çıkabilir. Flor eksikliğinden dolayı dişleri dökülür, flor fazlalığından dolayı da eklemler birbirine kaynaşır ankiloz olur. Dolayısıyla son derece önemli. Her köyün kendine özgü bazı hastalıkları ortaya çıkabilir. Biz burada Anadolu’nun hastalık yapan, bazı hastalıklara yol açan minerallerini bir araya topladık. Üzerlerine de yazdık ki bunlar olursa şu hastalıklar ortaya çıkar, şunlar olursa şu hastalıklar ortaya çıkabilir. Dikkat edin şu anda belki de fizikoterapistler doktorların tedavi etmeye kalkıştıkları hastalıkların büyük bir kısmı bulundukları yerlerdeki toprakların yapısı ve içtikleri sulardan kaynaklanıyor olabilir. Buna ilişkin son zamanlarda bir bilinç oluştuysa da 38 bin köyü incelemek mümkün olmadığı için biz sadece Kapadokya'da kanser yapan aspesi, Doğubeyazıt’ta eklemleri birbirine bağlayan ankiloz oluşturan flor fazlalığını ve bilmem neredeki iyot eksikliğini biliyoruz. Ama hepimizde eğer bir zeka genişliği veya doku, vücut defekti varsa ve bir yerlerde yaygın ise bilin ki oranın kayaşlarından sularından aramak gerekiyor. Bu nedenle bu müzenin yapısı son derece önemli."
Müzeyi gezmeye gelen vatandaşlar ise burada gördükleri ve öğrendiklerinin kendileri için çok yararlı olduğunu belirterek, "Burada önce doğayı ve Kemaliye yöresinin çeşitliliğini anlamaya çalışıyoruz. Buradaki bitki türlerini, hayvan türlerini gözle göremediğimiz canlıları anlamaya çalışıyoruz. Bunu yapmaktaki temel amacımız önce kendimizin öğrenmesi daha sonra da gittiğimiz bölgelerde kendi öğrencilerimize öncelikle buranın kendi kültürünü, daha sonra kendi bölgesindeki kültürü tanımayı öğretmeyi amaçlıyoruz. Biyoloji ile birleştirdiğimizde ilköğretim veya lise çağındaki öğrencilere anlatılması gerekiyor ki bilim sonradan heveslenecek bir şey. Genç öğrencilerimizin heves etmesini ve öğrenmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA