Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun Açıklaması

ANKARA - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, PYD Başkanı Salih Müslim'in Türkiye ziyaretinin planlanmış bir gezi olduğunu ve yalnızca Resulayn'daki gelişmeler üzerine gerçekleşmediğini belirterek, Müslim'in, temasları sırasında beyan ettiği görüşlerin ve kamuoyuna verdiği mesajların Türkiye'nin prensipleriyle uyum içinde olduğunu söyledi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Somali'nin başkenti Mogadişu'daki Türk büyükelçiliği ek binasına yönelik saldırıda yaralanan polis memurlarını Ankara'da tedavi gördükleri Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ziyaret etti.

Ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, PYD lideri Müslim'in Türkiye'deki temaslarına ilişkin soru üzerine, Müslim'in Türkiye ziyaretinin haklı olarak ilgi çektiğini, ancak son 2-3 ay içinde Türkiye'de çözüm sürecinin devreye girmesine paralel olarak Suriye'deki bütün Kürt kesimlerle yoğun temaslar sürdürdüklerini ifade etti.

Davutoğlu, "Son olarak Resulayn'da olan gelişmeler söz konusu olmasaydı da bu ziyaret gerçekleşecekti. Bu ziyaretin gerçekleşmesi, Resulayn'daki gelişmelerle, sadece onunla ilgili değildir" diye konuştu.

Türkiye'nin, süreç içinde Suriye'deki tüm kesimlerle Kürt gruplarını da muhalefette etkin rol almaya teşvik etiğini ve çalışmalarını bu çerçevede sürdürdüğünü vurgulayan Davutoğlu, "Planlanmış bir geziydi. Sanki Resulayn'daki gelişmelere istinaden çağrılmış gibi bir hava doğru değil. Ama o da tabii bu ziyarete özel bir anlam kattı" ifadesini kullandı.

-"Önemli olan, kalıcı statü şeklinde bir emrivakiye gidilmemesi"

Türkiye'nin taleplerini sıralayan Dışişleri Bakanı Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Baştan itibaren 3 temel talebimiz vardı. Bunlar ilkesel şeyler. Bunu biz Kürtlere söylediğimiz gibi Sünnilere, Türkmenlere, Nusayrilere de aynısını söylüyoruz. Bir, rejime destek vererek bu zulmün parçası olmayın. İki, seçilmiş bir Suriye parlamentosu oluşana kadar herhangi bir emrivaki sürecin içinde olmayın. Üç, Türkiye'nin güvenliğini tehdit edecek bir faaliyet içinde olmayın. Bu açıdan bakıldığında, Salih Müslim'in gerek toplantıda beyan ettiği görüşler, gerekse kamuoyuna verdiği mesajlar açıktır. Rejimle aralarına bir mesafe koyduklarını ifade etmiştir. Özerklik veya başka bir taleplerinin olmadığını açık bir şekilde ifade etmiştir. Ancak diğer muhalefet grupları gibi onların da kendi bulundukları, etkin oldukları yerlerde bir şekilde bir sivil yönetim kurma ihtiyaçları var."

Şehir bazında diğer muhalif grupların da hayatın akışını temin etmeye çalıştıklarına işaret eden Davutoğlu, "Bunlar bir zaruretten kaynaklanan bu tür geçici tedbirler olabilir. Önemli olan, kalıcı bir statü şeklinde bir emrivakiye gidilmemesi. Bunu da Türkiye kaygı duyduğu için değil, böyle bir emrivaki Suriye'de zaten çok kırılgan olan durumu daha da kırılganlaştıracağı için bunun doğru olmadığını düşünüyoruz. Bu açıdan verilen mesajlar bizim beyan ettiğimiz prensiplerle uyumludur" diye konuştu.

Kürtlerin Suriye muhalefetine katılımının önemine de değinen Davutoğlu, "Beklentimiz, Suriye muhalafetiyle daha organik bir ilişki içine girmeleri. Bu konuda da bizden yardım talep ettiler. Biz de Suriye muhalafetiyle görüşerek, Kürt grupların da Suriye muhalefeti içinde yer almaları konusunda gerekli katkıyı yapacağız" dedi.

Davutoğlu, Suriye muhalefetiyle her düzeyde temaslarının sürdüğüne dikkati çekerek, "Bu anlamda onların katılımı teşvik edici veya varsa bir problem, bu problemleri aşıcı yönde yardımcı olacağız. Önemli olan Suriye'nin geleceğini inşa edecek olan grupların, kesimlerin tek bir çatı altında toplanması, aralarındaki problemleri aşıp Suriye'nin geleceğine el ele birlikte yürümeleri" ifadesini kullandı.

-Mısır'a yönelik temaslar

Mısır'daki gelişmeleri ve bu yönde yürüttüğü temasları da değerlendiren Davutoğlu, "Türkiye'nin bu konudaki tutumu ilkesel olarak açıktır. Biz Mısır'da bir an önce demokratik sürece dönülmesi ve demokrasinin restore edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bütün temaslarımız bu yöndedir" dedi.

Mısır'ın bölgenin bel kemiği niteliğinde bir ülke olduğunu ve oradaki olumsuzlukların tüm bölgeyi olumsuz etkileyeceğini dile getiren Davutoğlu, Mısır'da demokrasinin başarısının da bütün bölgede demokrasinin en önemli garantisi olduğunu söyledi.

"Son dönemde yaşananlar son derece acı gelişmelerdir. Özellikle gösterilerde 200 kardeşimizin hayatını kaybetmesi durumu daha da kritik hale getirmiştir" diyen Davutoğlu, bu çerçevede önceki gün BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile telefonda görüştüğünü, dün de Kahire'yi ziyaret eden AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ile gelişmeleri ele aldığını kaydetti.

Konuya ilişkin değişik temaslarının sürdüğünü ifade eden Davutoğlu, "Türkiye, Mısır'ın huzuru, istikrarı ve iç barışı ve bölge üzerindeki etkisi bakımından olabilecek pozitif gelişmelere her zaman katkı vermeye hazırdır. Önemli olan Mısır'da halkın iradesinin siyasi yapıya yansıyacağı bir sürecin bir an önce başlamasıdır. Bu konuda elimizden gelen çabayı gösteriyoruz, göstermeye devam edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: AA