Dövme Yaptıracaklara Uzmanlardan Uyarı

Dövme ve kalıcı makyajın uygulama tekniklerinden bahseden Çağatay Vural, “Dövme bazı pigmentlerin veya boyaların cilde uygulanmasıdır. Tarihçesinin özellikle milattan önceye kadar dayandığı söylenmektedir. Özellikle 20. yüzyılın başlarında deniz bölgesindeki insanlarda biraz daha fazla uygulanmıştır. Kişilerin motivasyonunu arttıran şekillerin cilde uygulanması şeklinde boya ile yapılan sanat yöntemidir. Kalıcı ve geçici dövme olarak ayırmak gerekiyor. Özellikle ilk başlarda kına ve kına benzeri boyalardan yapılan dövmeler vardı. Daha sonraları cilt altına kalıcı ve geçici olarak dövmeler yapılmaya başlanmıştır. Dövme dediğimiz esas uygulamalar kalıcı uygulamalar olup, cildin alt tabakalarına kadar uygulanabiliyor. Burada alt tabakalara uygulandığı için tekrar ciltten çıkarılması noktasında farklı teknikler uygulanıyor. Kalıcı makyaj uygulamalarında ise orta tabakalarına uygulandığı için zamanla orada uygulanan pigmentler kaybolmaktadır” şeklinde konuştu.

"HER İĞNENİN HER KİŞİDE FARKLI UYGULANDIĞINA, HER BOYANIN KİŞİYE ÖZEL KULLANILDIĞINA DİKKAT ETMEMİZ GEREKİYOR"
Dövme yapılan yerlerin dezenfekte şartlarına uygun olması gerektiğini vurgulayan Vural, "Bundan yaklaşık 20 yıl önce ülkemizde de sahil kenarlarında neredeyse her köşe başında dövmeci bulunmaktaydı. Bunlardan dolayı çok fazla riskli hastalıklarla karşılaşır duruma gelinmekteydi. Bu nedenle dövmenin, dezenfekte şartlarına uygun olan yerlerde yapılması gerekiyor. Her iğnenin her kişide farklı uygulandığına, her boyanın kişiye özel kullanıldığına dikkat etmemiz gerekiyor. Özellikle kullanılan iğne uçları kişiye özel olmak zorunda. Aynısı kalıcı makyajda da geçerlidir. Her kişiye uygulanan dövme ayrı olmak zorundadır. Bir kişide herhangi bir bulaşıcı hastalık var ise, siz bunu bilemezseniz iğneyi veya boyayı başka bir kişide de uygularsanız hastalığı çok rahatlıkla bulaşabilir. Onun için iğne tek bir kişide kullanılır. Dövme ile kalıcı makyaj farklıdır. Dövme biraz daha vücutta uygulanırken, kalıcı makyaj ise daha çok kadınlarda kaş, göz diplerinde ve dudakta uygulanırken, erkeklerde ise kaş yokluğunda uygulanabilen tekniklerden biridir. Bu bölgelerde çok fazla uygulanmaktadır. Kalıcı makyajın tıpta uygulanma alanı ise çok ilginç bir şekilde ortaya çıkmıştır. Özellikle meme kanseri olan kadınlarda bazen meme cerrahi olarak çıkarılmak zorundadır. Daha sonraki dönemde silikon veya diğer malzemelerle tekrardan oraya meme uygulandığında meme başı yapılamamaktadır. Bu kısma kalıcı makyaj ile meme başı uygulaması hem kişiyi sosyal hem de psikolojik olarak rahatlatmakta kullanılan bir tedavi yöntemi haline gelmiştir" ifadelerini kullandı.

"AÇIK RENKLİ DÖVMELER DAHA ZOR SİLİNİYOR"
Dövmenin silme tekniklerini de sıralayan Vural, "Burada tıbbın zorlandığı noktalardan biri ise budur. Uygulama derinliğini bizler çoğu zaman bilemiyoruz. Dövmeleri daha kalıcı olsun diye derine işledikleri için bunları tamamen silme şansımız olmayabiliyor. Bu alanda önceleri o bölgeyi farklı boyalarla silme çalışması yapılmış ya da zımparalama dediğimiz dermabrazyon yöntemi ile o kısımlar silinmeye çalışılmış. Naturasal pigment de bölgeyi farklı bir boya ile silme yöntemidir. Çok derine inerseniz iz kalabiliyor. Dermabrazyon dediğimiz zımpara tekniğinde aynı şekilde daha derin dövmeleri silmeye kalktığımızda orada da iz kalma riski ortaya çıkmaktadır. Son yıllarda lazer yöntemi üzerinde araştırma yapılmaktadır. Lazer yöntemi günümüzde de uygulanmaktadır. Özellikle kısa dalga boyu olduğu için çok derine inmediklerinden ciltteki daha derin olmayan dövmelerin silinmesinde etkin tedaviler olarak görülmektedir. Özellikle koyu renkler iyi bir şekilde temizlenebilir. Ama kırmızı ve yeşil gibi renkler çok zor silinmektedir. Bunun için farklı teknikler uygulanabiliyor. Her üç teknikte de derindeki dövmeyi çıkarmaya çalışıldıkça o bölgede iz kalma riski artıyor" dedi.

"BRONZ TENLİ KİŞİLER LAZER UYGULAMASI YAPMASIN"
Dövme yapıldıktan sonra kapalı bölgede nemlendirici krem uygulanmasını tavsiye eden Vural, “Açık bölgede ise güneş kremini mutlaka öneriyoruz. Özellikle ilk 24 saat sıcak su değdirilmemesi önemli. Dövme yapıldıktan sonra kişi o bölgeyi yine mutlaka nemlendirmelidir. Dövme silmeden sonra ise tam tersi su ile ilgili bir kısıtlamamız yok ama, nemlendiriciyi ve güneş koruyucuyu mutlaka kullanmalı. Özellikle kalıcı makyajda göz, kaş ve dudak çalışması medikal uygulamalar olduğu için hekimlere yaptırılması gerekmektedir. Dövme silme işlemi hem yazın hem de kışın yapılabiliyor. Sadece dikkat edilmesi gereken eğer açık bir bölge ise kişi de bronz olmuş ise, lazer uygulaması yapmıyoruz. Uygulanan enerji sağlam dokuda kalacağı için kişide istenmeyen yan etkiler ortaya çıkacaktır. Bu yüzden bronz tenli kişiler de lazer uygulaması yapmasın” diye konuştu.

"HEPATİT B VE HEPATİT C GİBİ HASTALIKLARA NEDEN OLABİLİR"
Kişinin alerjik reaksiyonla karşılaşabildiğini belirten Vural, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu yüzden bu tür uygulamalarda özellikle kalıcı makyaj uygulamaları da zaten hekim uygulamaları olarak bilinir. Dövme uygulamalarında da yapan kişilerin çok iyi araştırması gerekiyor. Hekim kontrolünde uygulanmasını tavsiye ediyoruz. Tabii ki dezenfeksiyon şartlarına uyulmadığı zaman enfeksiyon riskine dikkat edilmelidir. İğne konusunda ve boya konusunda dikkat edilmezse hepatit B ve hepatit C gibi hastalıklara neden olabilir."