Renan Bilek: “Çocuğuma Bez Almak İçin Dizilerde Oynamak İstemem”

Uludağ Üniversitesi’nin Nilüfer Belediyesi ve Bursa Gazeteciler Cemiyeti ile ortaklaşa düzenlediği “Yüz Yüze Söyleşiler”in konuğu olan oyuncular Renan Bilek, Muhammed Uzuner ve Şebnem Zorlu, öğrencilerin sorularını cevaplarken, sanata ve hayata bakış açılarını da anlattı.

Renan Bilek: “Çocuğuma Bez Almak İçin Dizilerde Oynamak İstemem”
Moderatörlüğünü UÜ İİBF Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Memet Zencirkıran’ın yaptığı Rektörlük A Salonu’ndaki söyleşiye öğrenciler büyük ilgi gösterdi. Söyleşide, “Öyle bir zaman geçer ki” dizi filminin “Süleyman”ı Renan Bilek, mizahı “toplumsal eleştirinin en kudretli alanı” olarak gördüğünü, ancak Türkiye’de 1980’li yıllardan sonra mizah anlayışının değiştiğini, ferdin fazla önemsendiğini söyledi.

“Benim hayata karşı karın ağrılarım var” diyen Bilek, “dokunulmayana dokunuyoruz” diye yapılan, kelime oyunlarına dayanan mizah anlayışını beğenmediğini ifade etti.

Konservatuvarı oyuncu “eğitimi” için yeterli görmediğini belirten Renan Bilek, “Ben alaydan yetiştim. Ferhan Şensoy’dan eğitim aldım. Konservatuvar eğitim vermiyor, tek tip öğretim veriyor. Konservatuvar mezunu bir sürü oyuncu olamamış kişi biliyorum. Ama alaydan yetişmiş birçok pırlanta gibi oyuncu da biliyorum. Konservatuvarsız oyuncu olunur, ama eğitim olmadan oyuncu olunamaz” dedi.

Oyuncuların, televizyon dizilerinde para kazanmak için oynadıklarını, dizi oyuncularının kısa bir süre sonra unutulmaya mahkûm olduğunu dile getiren Bilek, “Kalıcı olan sanattır. Televizyonda en fazla zanaat yaparsınız. Şu anda oynadığım dizide, zevk aldığım için oynuyorum. Ancak, dizilerle yaşamak istemiyorum. Çocuğumun bezini tedarik edeceğim diye de dizilerde rol almak istemiyorum” diye konuştu.

Yine aynı dizide “Arif” rolünü üstlenen Muhammed Uzuner de, televizyonların herkes için bir “ticarethane” olduğuna dikkat çekerek, “Nasıl ki yapımcılar reytingi yüksek diziyle para kazanmak istiyor, oyuncular para kazanmak için rol alıyor. Bankada birikmiş parası olan oyuncu varsa, rol seçme özgürlüğü vardır. Ben birçok dizide oynadım, içeriğine inanmadan, para kazanmak için... Ama şu anda oynadığım ‘Öyle bir geçer zaman ki’ dizisinin içeriğine de inanıyorum. İlk defa, kişisel fikirlerime denk gelen bir rolde oynuyorum. Bu durum, bir oyuncunun başına çok nadir gelir. Lise döneminde yaşadıklarım dizide tazeleniyor. Zaten politiktim, diziyle daha da politize oldum. Arif karakteri kadar derin biri değilim, ama farkındalıklarla hayatı algılamaya çalışıyorum. Bu da bana çok şey katıyor” dedi.

Antalya Belediyesi’nde kurdukları Tiyatro Atölyesi’nde 12 yıl boyunca isteyen herkese eğitim vermeye çalıştıklarını ve bugün oradan pek çok sanatçı yetiştiğini anlatan Muhammed Uzuner, “Ben üniversitede iktisat okudum, ama alaylı bir tiyatrocuyum. Antalya’daki atölye sürecinde kendimi inşa ettim. Tiyatroya ham giriyoruz, işlenmiş çıkıyoruz. İnsan tiyatroda insan haline geliyor” şeklinde konuştu.

Bir öğrencinin sorusu üzerine Uzuner, “Ruhunda olup biteni en dürüst, en samimi şekilde dışa yansıtan, dünyada en çok şikâyetçi olduğu şeyin tedavisine yardımcı olan, dünyaya insan gibi bakan ve kendini donatmış oyuncuları” beğendiğini ifade etti.

Birçok dizide rol alan Şebnem Zorlu da, hobisini meslek olarak yapan ender insanlardan biri olduğunu, bu şansı da ailesinin desteği sayesinde yakaladığını söyledi.

Kaynak: İHA