Tuz Tüketiminin Sınırlandırılmasıyla 2,5 Milyon Ölüm Önlenebilir

Aydın Halk Sağlığı İl Müdürü Dr. Şenol Okur, tuz tüketiminin günde 5 grama düşürülmesiyle her yıl yaklaşık 2,5 milyon ölüm vakasının önlenebileceğini belirtti.

Tuz Tüketiminin Sınırlandırılmasıyla 2,5 Milyon Ölüm Önlenebilir
Türk Gıda Kodeksi Tuz Tebliğine ana maddesi sodyum klorür olan ham tuzdan yapılmış tuzların tüketime uygun olduğunu belirten Dr. Şenol Okur, “Sofra tuzunun asıl adı sodyum klorürdür. Sodyum Klorür, diyetle alınan tuzun kimyasal adıdır. Tuzun 1 gramında 400 mg sodyum bulunur. Genellikle besinler gereksinimden fazla sodyum içerir. Sofra tuzu, kabartma tozu ve yemek sodası sodyumun en iyi kaynaklarıdır. Tüketilen sodyumun büyük bir kısmı mutfak masasında yemeklere eklenen tuzdan değil işlem görmüş besinlerden gelir. İşlenmiş besinler sodyum alımının genelde yüzde 75’ini oluşturur. Salamura besinlerde sodyum alımına önemli oranda katkıda bulunur. Yetişkin bir insan vücudunda 90-140 gram sodyum bulunur. İnsan vücudunun bazı fonksiyonları için sodyuma ihtiyacı vardır. Ancak fazla alınması ise yüksek kan basıncı başta olmak üzere felç, kalp hastalıkları ve böbrek hastalıklarına neden olabilmektedir. İnsanlar genetik olarak günde 0,25 gramdan daha az tuz almaya programlanmıştır” dedi.

Son yıllarda yüksek tuz alımıyla ilgili olarak böbrek yoluyla fizyolojik sistemlerde problemler oluşmakta olduğuna işaret eden Dr. Şenol Okur, “Dünya genelinde bir milyon hipertansiyon hastası bulunduğunu ve bu hastaların yüzde 17-30’unun aşırı sodyum tükettiğini belirtmiştir. Son yıllarda yapılan analizler dünya genelinde 2006’dan 2015’e kadar 8,5 milyon ölümün sadece diyetteki sodyumun azaltılması ile önlenebileceğini göstermiştir. Tuz tüketiminin günde 5 grama düşürülmesi her yıl yaklaşık 2,5 milyon önlenebilir ölüm anlamına gelmektedir. Günlük tüketilmesi gereken tuz miktarı 5 gram iken, ülkemizde 18 gram tuz tüketilmektedir” diye konuştu.

TUZ TÜKETİMİNİ AZALTMANIN YOLLARI Daima taze ve tuz eklenmemiş besinlerin tercih edilmesini tavsiye eden Okur, tuz tüketimin azaltılmayla ilgili olarak şu uyarlarda bulundu: “Eğer hipertansiyon gibi sağlık probleminiz varsa, mutlaka satın aldığınız hazır ürünlerin etiketlerini okuyunuz. Tuzsuz ya da tuzu azaltılmış besinleri tercih ediniz. Sofrada tuzluk kullanmamakla tuz alımı yüzde 15 azaltılabilir. Yemeklerin tadına bakmadan tuz kullanma alışkanlığından vazgeçiniz. Baharat ve maydanoz, nane, kekik, dereotu, rezene, fesleğen gibi aroma sağlayıcıları tuz yerine tercih ediniz. Turşu, ketçap, hardal, zeytin, soya sosu, salata sosları vb. yiyeceklerin tuz içeriği yüksektir. Bu besinlerden uzak durunuz ya da çok nadir tüketiniz. Taze sebze ve meyve tüketimini arttırınız. Maden suları kaynağına göre farklı miktarlarda çözünmüş halde yapısında; sodyum, kalsiyum, magnezyum, demir ve alüminyum olmak üzere çok sayıda mineral ve doğal gaz içermektedir. Bu nedenle satın aldığınız maden sularının sodyum içeriğini etiketinden kontrol ediniz. Tuz yerine göre zehir, yerine göre panzehirdir. Bu nedenle yerinde kullanmasını bilmek gerekir”
Kaynak: İHA