Tbmm Darbeleri Araştırma Komisyonu'nun, Evren ve Şahinkaya'nın Yargılandığı Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne Gönderdiği Belgeler Arasında, Genelkurmay Başkanlığı'nın, 12 Eylül Askeri Darbesinden Sonra ''işke
Mehmet Tosun - Genelkurmay Başkanlığı, 12 Eylül askeri darbesi sonrasında ''işkencenin önlenmesi'' amacıyla yayımladığı emirde, şüphelilerin, sorgulanmasının uzman emniyet görevlilerince yapılmasını ve sorgulamaya katılanların birbirlerine askeri rütbelerle hitap etmemesini'' istediği ortaya çıktı.
TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu, 12 Eylül dönemine ilişkin bilgi ve belgeleri, Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın yargılandığı Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdiği belgeler arasında, dönemin Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Necdet Öztorun tarafından hazırlanan 5 Mart 1981 tarihli ''işkence iddiaları'' konulu ''prensip emri'' dikkat çekiyor.
Darbenin yapıldığı 12 Eylül 1980'den 1 Mart 1981'e kadar geçen sürede Genelkurmay Başkanlığı'na 68 işkence olayının intikal ettiği belirtilen emir yazısında, 47 işkence olayıyla ilgili soruşturmanın sürdüğü, 14 olayda kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, 6 olayın mahkemesinin devam ettiği, bir olayda ise ilgililerin tutuklandığı kaydediliyor.
Türkiye'nin iç ve dış düşmanları tarafından, güvenlik güçleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri aleyhinde, sorgulamaları ve delil toplamayı etkisiz hale getirmeyi amaçlayan yoğun propaganda faaliyetleri yapıldığı ileri sürülen emir yazısında, işkence iddialarının titizlikle takibinin, ''12 Eylül harekatını hasretle bekleyen'' tarafsız kitlelerin hayal kırıklığına uğratılmaması, yeni yönetime desteğin sürmesi ve harekatın başarıya ulaşması bakımından önemli olduğu vurulandı.
-''Sorgulama sırasında görüşme yok''-
''İşkencenin önlenmesi'' adına yer alan bazı emirler şöyle:
-Emniyet ve jandarmanın sorgulamaları, sıkıyönetim komutanlıklarınca devamlı denetlenecek.
-Sorgulamaların yetkili, tecrübeli ve uzman emniyet görevlilerince yapılması sağlanacak. Sorgulama sırasında, sorgulayanların birbirine 'albayım, yarbayım, binbaşım' gibi askeri rütbelerle hitap etmelerine izin verilmeyecek.
-İşledikleri suçlar nedeniyle yakalanıp sorgulanan örgüt, parti, dernek, sendika üyeleri ile avukat ve gazetecilerin mensup olduğu kuruluşların, sıkıyönetim komutanlıklarının adli kuruluşlarını psikolojik baskı altına alarak işlemlerin süratle yürütülmesini önlemek için propaganda faaliyetine giriştikleri müşahede edilmektedir. Bu nedenle sorgulama ile işkence iddiaları birbirine karıştırılmayacak, etkili sorgulama yapmak için yasal her tedbir alınacak.
-Sorgulama bitiminde, işkenceye yönelik iddia ve iftiraları çürütmek için sorgusu tamamlanan kişi, doktor muayenesinden geçirilip, fiziki görünüşü fotoğraflarla tespit edilecek.
-Mümkünse sorgulama yetkili savcının huzurunda yapılacak, gerektiğinde sanığın ifadesi teybe alınacak, ifadesini inkar etmesi halinde bu kayıtlar kullanılacak.
-Sorgu ve tahkikat sırasında herhangi bir nedenle ölen kişilerin otopsisi çok dikkatli yapılarak raporlar eksiksiz tutulacak, formaliteler tamam olacak.
-İşkence iddialarına ilişkin ''işkence rapor formu'' doldurulacak ve en kısa sürede Genelkurmay Başkanlığı'na gönderilecek.
-Sorgulama sırasında, zanlı ve sanıkların, kimse ile görüşmesine, haberleşmesine müsaade edilmeyecek.
-Kamuoyunu kazanmak için-
Operasyon ve aramalar sırasında, vatandaşların aile mahremiyetinin korunması, örf ve adetlere saygılı olunması istenen emir yazısında, şunlar kaydedildi:
''Mecbur kalınmadıkça kırma ve tahrip yoluna gidilmeyecek, kapalı yerler anahtar bulunarak açılmaya çalışılacak. Operasyonlarda, harekat yapılan bölgedeki bütün vatandaşlara örgütlerin taraftarı gibi tutum ve davranışlarda bulunulmayacak, güvenlik güçleri yalnız suçluların peşine olduğunu sergileyen hareketlere özen gösterecektir.
Herhangi bir olay karşısında veya genel bir aramada rastgele, münferit veya toplu halde, suçu olup olmadığı çok kuşkulu olan kişileri toplamak, günlerce gözaltında tutmak güvensizlik yaratacağından, sorgulamalar süratli yapılacaktır. Halkın yanlı ve kasıtlı hareket ettiklerini açıkça ve resen iddia ettikleri güvenlik mensupları için titizlikle araştırma ve gerektiğinde yasal işlem yapılacak. En vahim durumlarda dahi, suçlu ve zanlılara işkence yapılması iddiaları kovuşturulacak.''
12 Eylül harekatından sonra kurulan yeni yönetimin, masum vatandaşların yapıcı ve samimi desteği ile başarıya ulaşabileceği ifade edilen emir yazısında, kamuoyunu kazanmanın en önemli yollarından birinin ''suçluyu ve suçsuzu iyi ayırt etmek'' olduğu vurgulandı.
Emir yazısında, işkence iddiaları ve ihtimaline karşı etkin önlemler alınması istendi.
Yayıncı: Selçuk Aval
Kaynak: AA
Darbenin yapıldığı 12 Eylül 1980'den 1 Mart 1981'e kadar geçen sürede Genelkurmay Başkanlığı'na 68 işkence olayının intikal ettiği belirtilen emir yazısında, 47 işkence olayıyla ilgili soruşturmanın sürdüğü, 14 olayda kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, 6 olayın mahkemesinin devam ettiği, bir olayda ise ilgililerin tutuklandığı kaydediliyor.
Türkiye'nin iç ve dış düşmanları tarafından, güvenlik güçleri ve Türk Silahlı Kuvvetleri aleyhinde, sorgulamaları ve delil toplamayı etkisiz hale getirmeyi amaçlayan yoğun propaganda faaliyetleri yapıldığı ileri sürülen emir yazısında, işkence iddialarının titizlikle takibinin, ''12 Eylül harekatını hasretle bekleyen'' tarafsız kitlelerin hayal kırıklığına uğratılmaması, yeni yönetime desteğin sürmesi ve harekatın başarıya ulaşması bakımından önemli olduğu vurulandı.
-''Sorgulama sırasında görüşme yok''-
''İşkencenin önlenmesi'' adına yer alan bazı emirler şöyle:
-Emniyet ve jandarmanın sorgulamaları, sıkıyönetim komutanlıklarınca devamlı denetlenecek.
-Sorgulamaların yetkili, tecrübeli ve uzman emniyet görevlilerince yapılması sağlanacak. Sorgulama sırasında, sorgulayanların birbirine 'albayım, yarbayım, binbaşım' gibi askeri rütbelerle hitap etmelerine izin verilmeyecek.
-İşledikleri suçlar nedeniyle yakalanıp sorgulanan örgüt, parti, dernek, sendika üyeleri ile avukat ve gazetecilerin mensup olduğu kuruluşların, sıkıyönetim komutanlıklarının adli kuruluşlarını psikolojik baskı altına alarak işlemlerin süratle yürütülmesini önlemek için propaganda faaliyetine giriştikleri müşahede edilmektedir. Bu nedenle sorgulama ile işkence iddiaları birbirine karıştırılmayacak, etkili sorgulama yapmak için yasal her tedbir alınacak.
-Sorgulama bitiminde, işkenceye yönelik iddia ve iftiraları çürütmek için sorgusu tamamlanan kişi, doktor muayenesinden geçirilip, fiziki görünüşü fotoğraflarla tespit edilecek.
-Mümkünse sorgulama yetkili savcının huzurunda yapılacak, gerektiğinde sanığın ifadesi teybe alınacak, ifadesini inkar etmesi halinde bu kayıtlar kullanılacak.
-Sorgu ve tahkikat sırasında herhangi bir nedenle ölen kişilerin otopsisi çok dikkatli yapılarak raporlar eksiksiz tutulacak, formaliteler tamam olacak.
-İşkence iddialarına ilişkin ''işkence rapor formu'' doldurulacak ve en kısa sürede Genelkurmay Başkanlığı'na gönderilecek.
-Sorgulama sırasında, zanlı ve sanıkların, kimse ile görüşmesine, haberleşmesine müsaade edilmeyecek.
-Kamuoyunu kazanmak için-
Operasyon ve aramalar sırasında, vatandaşların aile mahremiyetinin korunması, örf ve adetlere saygılı olunması istenen emir yazısında, şunlar kaydedildi:
''Mecbur kalınmadıkça kırma ve tahrip yoluna gidilmeyecek, kapalı yerler anahtar bulunarak açılmaya çalışılacak. Operasyonlarda, harekat yapılan bölgedeki bütün vatandaşlara örgütlerin taraftarı gibi tutum ve davranışlarda bulunulmayacak, güvenlik güçleri yalnız suçluların peşine olduğunu sergileyen hareketlere özen gösterecektir.
Herhangi bir olay karşısında veya genel bir aramada rastgele, münferit veya toplu halde, suçu olup olmadığı çok kuşkulu olan kişileri toplamak, günlerce gözaltında tutmak güvensizlik yaratacağından, sorgulamalar süratli yapılacaktır. Halkın yanlı ve kasıtlı hareket ettiklerini açıkça ve resen iddia ettikleri güvenlik mensupları için titizlikle araştırma ve gerektiğinde yasal işlem yapılacak. En vahim durumlarda dahi, suçlu ve zanlılara işkence yapılması iddiaları kovuşturulacak.''
12 Eylül harekatından sonra kurulan yeni yönetimin, masum vatandaşların yapıcı ve samimi desteği ile başarıya ulaşabileceği ifade edilen emir yazısında, kamuoyunu kazanmanın en önemli yollarından birinin ''suçluyu ve suçsuzu iyi ayırt etmek'' olduğu vurgulandı.
Emir yazısında, işkence iddiaları ve ihtimaline karşı etkin önlemler alınması istendi.
Yayıncı: Selçuk Aval