Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım: Bize rahat yok
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali, terörün Türkiye’nin başının belası olduğunu belirterek, “Bu belayı memleketin başından defetmeden bize rahat yok” dedi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Ankara Genç İşadamları Derneği’nin Sheraton Oteli’nde düzenlediği “06 Gündem” toplantısına katıldı.
Toplantıda bir konuşma yapan Bakan Yıldırım, Hakkari’deki terör saldırısıyla ilgili sert açıklamalarda bulundu. Terör olayının Türkiye’nin başının belası olduğunu ifade eden Yıldırım, dün Hatay’da bir askerin, bugünde Hakkari’de 8 askerin hain saldırıda şehit olduğunu söyledi.
“Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Yaralılara Allah’tan acil şifalar diliyoruz” diyen Yıldırım, “30 yıldan fazla bir süredir 1983’ten buyana bu ülke biryandan kalkınmasını, gelişmesini ve ilerlemesini sağlarken, bir yandan da bu bela ile amansız bir mücadele veriyor. Hem insan kaynağımızı, hem de parasal kaynağımızı 35 yıldır maalesef ülkemizin birliği, beraberliği, bekası için var gücümüzü kullanıyoruz ve bu belayı memleketin başından defetmeden de bize rahat yok” diye konuştu.
“Bu ülke bölücülere, dış güçlerin taşeronlarına boyun mu eğecek” diyen Bakan Yıldırım, “Bir kere bir şeyi doğru koymamız lazım. Bazısı teröre ne olsun diyor. Dursun bu kan, bitsin bu terör diyor. Bunun aksini söyleyen yok hepimiz istiyoruz. Bir şeyi görmemiz lazım. Türk milleti bırakın bu terör olaylarını, tarihi boyunca kimsenin boyunduruğu altına girmemiştir. Böyle bir gelenekten ve tarihten geliyoruz. Dünyada bir başka ulusun esaretine girmeyen iki tane millet vardır. Birisi İngilizler, diğeri ise Türklerdir. Dolayısıyla bu iş o kadar basit değildir. Bu mücadele devam edecek. Ne kadar sürerse o kadar devam edecek. İçerde 75 milyon, dışarıda 8 milyon millet evladı her zaman bir oldu, beraber oldu. Ayrımız gayrımız olmadı. Osmanlı döneminde 7 cephede mücadelede ettik. Kurtuluş mücadelesini birlikte verdik. Milletimiz arasında mezhep, meşrep, dil ve din farkı yok. Bunları sadece istismar ederek dış güçlerin maşası olarak görev yapan bir örgüt var. Olayı doğru koymamız lazım. Taşeron örgüt işin görünen tarafı. Bunun arkasında oyun kuranlar var. Türkiye’nin sıçramasını, etkinliğinin artmasını geciktirmek isteyen unsurlar. Bunu da biliyoruz. Hem uluslar arası hem kendi hukukumuzda insanların özgürlüklerine baskı altına almadan güvenliklerini sağlamak. Bölgesel kalkınma hedeflerini yerine getirmek en öncelikli görevimizdir. Burada en önemli konu terör örgütünün bölge insanı üzerinde baskısını bölge insanına doğrulduğu namlunun yönünü çevirmezsek bu mücadele hiçbir şekilde hız kesmez” diye konuştu.
Bölge insanıyla terörün bağının mutlaka koparmak gerektiğini kaydeden Yıldırım, “Bunun yolu da silahı eline alıp çocuk, kadın ve sivil savunmasız demeden öldüren askerlerimize Mehmetçiğimize hain pusular kuran bu şer yuvalarının peşini bırakmak. Şuanda süreç tüm hızıyla gidiyor. Bir yandan da bunların içerde ve dışarıdaki siyasi sponsorlarının da bir şekilde onlara uygun mücadeleyi sürdürmek. Burada bu konu asla ve asla siyasetin bir istismar aracı olamaz. Her şehit olduğunda hepimizin yüreği yanıyor. Bir eve bir aileye ateş düşüyor. Bunu biliyoruz. Ama bu bizim mücadelemizi eksiltmeyecek kararlığımızı arttıracaktır. Bunu da herkesin bilmesi lazım” dedi.
Türkiye bu güne kadar kazanımlarından asla taviz vermeyeceğini söyleyen Yıldırım, şehitleri rahmet ve şükranla yad ettiklerini, kederli ailelerine başsağlığı dileklerini ileterek, “Onlar esasında ölü değil. İnancımıza göre diridir. Onlar her Türk vatan evladının kalbinde en güzel köşesinde yerine almaktadır. Bununda bu şekilde bilinmesini istiyoruz” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Toplantıda bir konuşma yapan Bakan Yıldırım, Hakkari’deki terör saldırısıyla ilgili sert açıklamalarda bulundu. Terör olayının Türkiye’nin başının belası olduğunu ifade eden Yıldırım, dün Hatay’da bir askerin, bugünde Hakkari’de 8 askerin hain saldırıda şehit olduğunu söyledi.
“Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. Yaralılara Allah’tan acil şifalar diliyoruz” diyen Yıldırım, “30 yıldan fazla bir süredir 1983’ten buyana bu ülke biryandan kalkınmasını, gelişmesini ve ilerlemesini sağlarken, bir yandan da bu bela ile amansız bir mücadele veriyor. Hem insan kaynağımızı, hem de parasal kaynağımızı 35 yıldır maalesef ülkemizin birliği, beraberliği, bekası için var gücümüzü kullanıyoruz ve bu belayı memleketin başından defetmeden de bize rahat yok” diye konuştu.
“Bu ülke bölücülere, dış güçlerin taşeronlarına boyun mu eğecek” diyen Bakan Yıldırım, “Bir kere bir şeyi doğru koymamız lazım. Bazısı teröre ne olsun diyor. Dursun bu kan, bitsin bu terör diyor. Bunun aksini söyleyen yok hepimiz istiyoruz. Bir şeyi görmemiz lazım. Türk milleti bırakın bu terör olaylarını, tarihi boyunca kimsenin boyunduruğu altına girmemiştir. Böyle bir gelenekten ve tarihten geliyoruz. Dünyada bir başka ulusun esaretine girmeyen iki tane millet vardır. Birisi İngilizler, diğeri ise Türklerdir. Dolayısıyla bu iş o kadar basit değildir. Bu mücadele devam edecek. Ne kadar sürerse o kadar devam edecek. İçerde 75 milyon, dışarıda 8 milyon millet evladı her zaman bir oldu, beraber oldu. Ayrımız gayrımız olmadı. Osmanlı döneminde 7 cephede mücadelede ettik. Kurtuluş mücadelesini birlikte verdik. Milletimiz arasında mezhep, meşrep, dil ve din farkı yok. Bunları sadece istismar ederek dış güçlerin maşası olarak görev yapan bir örgüt var. Olayı doğru koymamız lazım. Taşeron örgüt işin görünen tarafı. Bunun arkasında oyun kuranlar var. Türkiye’nin sıçramasını, etkinliğinin artmasını geciktirmek isteyen unsurlar. Bunu da biliyoruz. Hem uluslar arası hem kendi hukukumuzda insanların özgürlüklerine baskı altına almadan güvenliklerini sağlamak. Bölgesel kalkınma hedeflerini yerine getirmek en öncelikli görevimizdir. Burada en önemli konu terör örgütünün bölge insanı üzerinde baskısını bölge insanına doğrulduğu namlunun yönünü çevirmezsek bu mücadele hiçbir şekilde hız kesmez” diye konuştu.
Bölge insanıyla terörün bağının mutlaka koparmak gerektiğini kaydeden Yıldırım, “Bunun yolu da silahı eline alıp çocuk, kadın ve sivil savunmasız demeden öldüren askerlerimize Mehmetçiğimize hain pusular kuran bu şer yuvalarının peşini bırakmak. Şuanda süreç tüm hızıyla gidiyor. Bir yandan da bunların içerde ve dışarıdaki siyasi sponsorlarının da bir şekilde onlara uygun mücadeleyi sürdürmek. Burada bu konu asla ve asla siyasetin bir istismar aracı olamaz. Her şehit olduğunda hepimizin yüreği yanıyor. Bir eve bir aileye ateş düşüyor. Bunu biliyoruz. Ama bu bizim mücadelemizi eksiltmeyecek kararlığımızı arttıracaktır. Bunu da herkesin bilmesi lazım” dedi.
Türkiye bu güne kadar kazanımlarından asla taviz vermeyeceğini söyleyen Yıldırım, şehitleri rahmet ve şükranla yad ettiklerini, kederli ailelerine başsağlığı dileklerini ileterek, “Onlar esasında ölü değil. İnancımıza göre diridir. Onlar her Türk vatan evladının kalbinde en güzel köşesinde yerine almaktadır. Bununda bu şekilde bilinmesini istiyoruz” diye konuştu.