Bakan Çelik: Millet Tanktan Yana Değil, Yöneticileri Halktan Yana Olmalıdır

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 50 yıldır devletin milletin değer yargıları ile çatıştığını belirterek, “Milletimizle mücadele döneminin bitirilmesi konusunda elimizden geleni ardına koymuyoruz.

Milletle kol kola devam ediyoruz. Bu millet tanktan yana değil, bu ülkenin yöneticileri halktan yana olmalıdır. Yeter bu dönemleri kapatmamız gerekiyor.” dedi.

MÜSİAD Genel İdare Kurulu (GİK) Gala Programı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik 'in katılımıyla Bursa Hilton Otel 'de yapıldı. Toplantıya Vali Yardımcısı Ahmet Hamdi Usta ile Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe de katılarak birer konuşma yaptı.

“SORUNLARI TORUNLARA BIRAKMIYORUZ”

Programda konuşan Bakan Faruk Çelik, Türkiye 'yi karamsarlıklardan, ümitsizliklerden çıkartıp istikrara ve başarıya ulaştırdıklarını dile getirdi. Sorunların elbette bulunduğunu ifade eden Çelik, “Ama bir özelliğimiz var, sorunları torunlara bırakmayacak bir anlayışla çalışıyoruz.” diye konuştu.

Sorunların başında 240 milyar dolarlara dayanan ithalat ile 75 milyar dolarları aşan cari açık olduğunu vurgulayan Bakan Çelik, şöyle konuştu: “Sorun alanlarımızı da açık bir şekilde ifade ediyoruz. Şeffaflık bu, milletin iktidarı olmak da bu. Biz öteden beri muhalefetten bunu istiyoruz, elbette eksiğimiz vardır. Bunları çözüm önerileriyle ortaya koymamız ülkeyi güçlü kılar. Ama maalesef bu konularda ciddi sorunlar yaşıyor Türkiye. Muhalefet alanında ciddi sorunlar yaşadığını söylemek istiyorum, siyaset yapmak için değil.”

“ÜRETİM YOK, KÜRSÜ İŞGALİ VAR, KAVGA GÜRÜLTÜ VAR”

Bakan Çelik, eğitim reformu ile ilgili komisyonda yaşanan kavgaya değinerek, milletin televizyon izlemediğini kaydetti. Çelik, şöyle devam etti: “İyi ki meclis televizyonu erken kapanıyor, geç saatlere kadar devam etmiyor. Ne var, üretim var mı, verim var mı? Sadece kürsü işgali var. Şu anda komisyon çalışıyor, kavga var, gürültü var. Efendim kesintisiz eğimi devam etsin, niye devam etsin, dünyanın neresinde var, hangi gelişmiş ülkesinde var. Burada işadamları var söylüyorum, ara elemanı öldüren kesintisiz eğitimdir. Bunun başka izahı yok.

“BUNUN ADI KÖR MUHALEFETTİR”

Bugün ara eleman konusunda sıkıntı yaşıyorsak, hala yüzde 35 'lerde meslek lisesi mezunu eleman var ise hala yüzde 60 'larda düz lise var ise gelişmiş ülkelerde bunun tersi ise ve biz bunu sürdürmeye çalışıyorsak bu kör muhalefettir. Akıllı muhalefet değildir. Onun için bizim getirdiğimiz teklifi eleştirme hakkı vardır, ilave etme hakkı vardır, farklı önerilerle buna çözüm bulma anlayışı vardır. Hayır, burada bir dikte anlayışı çerçevesinde olağanüstü şartlarda gelen dayatma düzenin devam etmesi gerekir anlayışı, demokratik ülkelerde muhalefet anlayışı olamaz. Oluyorsa bu muhalefette sorun var demektir. O anlamda sitemlerimizi bu anlamlı toplantıyla gönderiyoruz.”

Özellikle ithalat ve cari açıkla ilgili sorunların çözümü ile ilgili yeni çıkış yolları aradıklarının altını çizen Çelik, yeni teşvik sisteminin getirileceğini anlattı. Çelik, dünyada durağan bir ekonomi yaşandığını, Avrupa 'da ve komşu ülkelerinde sıkıntılar olduğunu belirterek, Türkiye 'nin yolunda yürüdüğünü vurguladı. Bunda Türkiye 'de sorunları önceden görüp önlemleri almanın etken olduğuna işaret eden Çelik, 2001 yılında da sorunları önceden görülmesi durumunda krizin yaşanmaya bileceğini ifade etti.

“NİYE YÜZDE 50 – 55 OLUYOR”

“Zaten şuan geleceği önceden okuduğumuz için krizi yaşamıyoruz.” diyen Bakan Çelik, IMF ve Dünya Bankası'nın Türkiye ile ilgili yaptığı hiçbir tahminin tutmadığını hatırlattı. 2010 yılında yüzde 2.3 büyüyecek denen ekonominin yüzde 9 büyüdüğünü, 2011 'de ise yüzde 4 tahminlerine karşın yüzde 8 'in üzerinde büyüme gerçekleştiğine dikkat çekti.

Tahminlerin Türkiye 'nin gücünü yansıtmaktan uzak olduğuna değinen Çelik, ülkede büyüme rakamlarında olduğu gibi işsizlik rakamlarında da iyileşme görüldüğünü ifade etti. İşsizlikte gerilemenin sürdüğünü belirten Çelik, şunları kaydetti: “2001 krizinden sonra işsizlik yüzde 15 'lere gelmişti. 2011 'de yüzde 9 civarına indi. Son bir yılda 1,5 milyon kişiyi iş istihdamına kattı Türkiye. Muhalefet bunu anlamıyor. Sonra niye yüzde 34 - 47 oluyor, niye 47 - 50 , niye 50 – 55 oluyor? Görüyoruz, çareyi üretiyoruz da onun için sonuç böyle oluyor.”

“MİLLET TANKTAN YANA DEĞİL”

İyi gittiklerini ancak hala sıkıntılar bulunduğunu belirten Çelik, 28 Şubat sürecinde yaşananlara da değindi. Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kendimize ettiğimizi bize başkası etmedi. 50 yıldır devlet kendi milletinin değer yargılarıyla çatışır mı? 50 yıl Milletin değer yargıları ile mücadele edildi. 20-30 yıl değil 50 yılı kaybettik. Avrupa gelişmekle meşgulken biz başbakanı idama götürdük. En sonunda 28 Şubat müdahalesinin oluşturduğu tablo, bunlar Türkiye 'ye çok zaman kaybettirdi. Millet aya gitti bu milleti yaya bıraktılar. Bugün çıkıp bu süreçlerin savunucusu nasıl olunuyor, buna nasıl bir kılıf uyduruluyor anlamakta güçlük çekiyorum. Buyur yönet, tankla topla geliyorsunuz, yönet. Bir müddet sonra olmuyor. Millete tavsiye ettikleri hiç olmadı. 28 Şubat sonrası bir kukla hükümet tavsiye ettiler, millet de geldi AK Parti 'yi iktidara getirdi. Milletimizle mücadele döneminin bitirilmesi konusunda elimizden geleni ardına koymuyoruz. Milletle kol kola devam ediyoruz. Bu millet tanktan yana değil, bu ülkenin yöneticileri halktan yana olmalıdır. Yeter bu dönemleri kapatmamız gerekiyor.”

28 Şubat süreci nedeniyle merhum Başbakan Necmetin Erbakan 'ı da rahmetle anan Çelik, “O günler çok geride kaldı. Bugün yapacak çok işimiz var. Bunları çözceğiz. Dedikodularla uğraşmayacağız. Ayak uyduran bir muhalefet olursa onlarla yürüyeceğiz, ama ayak uyduramazlarsa millete şikayet edeceğiz ama şikayetle de fazla uğraşmayacağız, işimize bakacağız.” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından yeni üyelere rozet takılarak hediye takdim edildi.