İmkb Başkanı İbrahim Turhan Açıklaması
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Başkanı İbrahim Turhan, aile şirketi olmaları ve halka arzla ilgili gerekli bilgilerinin olmaması nedeniyle şirketlerin genellikle paylarını halka arz etmekte istekli davranmadığını belirtti.
İMKB Konferans Salonunda turizmcilere yönelik düzenlenen tanıtım toplantısında, sermaye piyasalarından fon temin etme imkanları, halka açılma, İMKB'de işlem görme gibi konularda bilgi verildi.
Toplantıda konuşan Turhan, sermaye piyasalarında yeniden yapılandırmanın söz konusu olduğunu anlatarak, borsanın adını ''Borsa İstanbul'' olarak değiştirmeye karar verdiklerini hatırlattı.
Turhan, bir dünya markası olan İstanbul markası etrafında olan imajı Türkiye geneline yaymak gerektiğine dikkati çekerek, ''Türkiye önümüzdeki dönemde hızla büyüyecek. Bu büyüme yatırıma bağlı. Bu yatırımları yapmak için gerekli olan finansmanı şirketlerin kaynaklarından artırarak, karlarını bu işe kanalize ederek çözmeleri mümkün değil'' diye konuştu.
Başka kaynakları da harekete geçirmek gerektiğini vurgulayan Turhan, ''Bu finansman genellikle bankalar üzerinden karşılanıyor. Bankalar emanet para ile çalışırlar. Kriz dönemlerinde likidite aşırı hassasiyet gösterir. Halbuki sermaye piyasaları ile sağlanan finansmanda bunlar söz konusu değil. Aile şirketi olmaları ve halka arzla ilgili gerekli bilgilerinin olmaması nedeniyle şirketlerimiz genellikle paylarını halka arz etmekte istekli davranmıyor. Halka açık bir şirket her zaman ilave sermaye sağlama avantajına sahiptir. Halka açık şirketlerde her türlü bilgi bütün şeffaflığıyla sunulur'' değerlendirmesini yaptı.
-''Diyaloğu devam ettirdiğimiz sürece hem biz hem de turizmciler kazanacak''-
Turhan, halka arzı ve sermaye piyasası imkanlarını daha geniş bir perspektiften değerlendirmek ve şirketlerin sermaye piyasası ile yakın ilişki içinde olmasını sağlamanın hem şirketler hem ülke hem de ekonomik açıdan büyük önem taşıdığını söyledi.
Bu nedenle şirketlerle doğrudan diyaloğa geçerek, onları bilgilendirmeye çalıştıklarını belirten Turhan, ''Biz bu diyaloğu devam ettirdiğimiz sürece hem biz hem de turizmciler kazançlı çıkacak. Sonuçta daha ileri ve daha müreffeh bir ülkeye kavuşabileceğiz'' dedi.
-''İMKB'de işlem gören 406 şirketten sadece 13'ü turizm şirketi''-
İMKB Başkan Yardımcısı Mustafa Kemal Yılmaz da, turizm sektörünün Türkiye'nin en önemli sektörlerinden biri olduğunu, sektörün gayri safi milli hasıla içinde yüzde 3'lük bir paya sahip olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin turizm geliri açısından dünyada ilk 10 ülke arasında yer almadığına işaret eden Yılmaz, ''Bunun çeşitli nedenleri var, ama en önemli nedeni gelir-maliyet dengesi. Bunun turizm şirketleri tarafından da sağlanması gerekiyor. Sektör yoğun bir yatırım yapıyor. Bunun için de finansman gerekiyor. Bu da daha çok bankalar tarafından gerçekleştiriliyor. Sermaye piyasası, turizm sektörü için yeni sermaye yaratıyor'' diye konuştu.
Yılmaz, şirketlerin kredi kullanarak elde ettikleri finansmanı halka arz ederek sağlayabileceklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
''Halka arz nedir- Kendi şirketinizin hisselerini halka satarak orada topladığınız kaynağı kendi yatırımlarınızda kullanmanızdır. Bu kaynak, bankacılık ile kıyaslandığında daha az maliyetli bir kaynaktır. Yani daha ucuza bir maliyetle, geri ödemesiz, daha uzun süreli bir kaynak elde etmiş oluyorsunuz. Turizm sektörü için bu önemli, çünkü 2008'den buyana dünya ekonomisinde bir daralma yaşanıyor. Ancak bu daralma turizm sektöründe görülmüyor. Sektör küçülmüyor, büyüyor ve büyümeye de devam edecek.
Turizmde bizim rakibimiz olan Yunanistan, İspanya ve İtalya gibi bazı ülkeler krizden kurtulmak için turizmde fiyatları aşağı çekiyor. Dolayısıyla Türk turizminin de belli bir oranda fiyatları aşağı çekmesi gerekecek. İşte turizm şirketlerinin borsadan elde edecekleri kaynaklarla maliyetlerini aşağı çekmeleri kendileri açışından büyük fayda sağlayacak.''
İMKB'de 406 şirketin işlem gördüğünü, bu şirketlerin içinde sadece 13 turizm şirketi bulunduğunu ifade eden Yılmaz, ''Turizm şirketlerinin kendileri tanıtmaları açısından halka arz çok anlam ifade ediyor. Halka arz seferberliği başlattık. Şirketleri tek tek ziyaret ederek halka arz konusunda bilgi veriyoruz. Sadece İstanbul'da değil Türkiye'nin her yerindeki turizm şirketleri ile de görüşeceğiz'' dedi.
-''Halka arzı kendi sektörümüze anlatamadık''-
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Başaran Ulusoy da, turizmciler olarak önce havayı koklayıp ona göre hareket ettiklerini vurgulayarak, özellike krizlerin kendilerini tedbirli olmaya sevk ettiğini söyledi.
Ulusoy, sektör olarak İMKB'nin bugün düşündüklerini 10 yıl önce kendilerinin düşünebilmelerinin büyük faydalar sağlayacağını ifade ederek, ''Sektör olarak sizin düşündüklerinizi 10 yıl önce düşünseydik, yalnız siyasetçilere bırakılmayacak bir meydan olan AB'ye daha erken girerdik. Biz yanlış yaptık, bunları kendi sektörümüze anlatamadık. Ancak, onlar da hazır değildi'' yorumunda bulundu.
Türkiye'de bir otel sahibinin hem patron olup hem kasaya hem muhasebeye baktığını dile getiren Ulusoy, bu alışkanlıklardan da yavaş yavaş vazgeçilmesi gerektiğini vurguladı.
Ulusoy, ''Halka arz bizim işimize gelir mi- Gelir. Halka arz konusunda sektör başkanı olarak yanlış yaptık kanaatindeyim, hep çekindik, korktuk. Banka kredisi kullanmaktansa halka arzı tercih etmeliyiz'' değerlendirmesini de yaptı.
Toplantıya Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği Başkanı Timur Bayındır, Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği İsmail Işık'ın yanı sıra çok sayıda turizm şirketinin yetkilileri de katıldı.
Muhabir: Semra Orkan
Yayıncı: Zekeriya Gülün
Kaynak: AA
Toplantıda konuşan Turhan, sermaye piyasalarında yeniden yapılandırmanın söz konusu olduğunu anlatarak, borsanın adını ''Borsa İstanbul'' olarak değiştirmeye karar verdiklerini hatırlattı.
Turhan, bir dünya markası olan İstanbul markası etrafında olan imajı Türkiye geneline yaymak gerektiğine dikkati çekerek, ''Türkiye önümüzdeki dönemde hızla büyüyecek. Bu büyüme yatırıma bağlı. Bu yatırımları yapmak için gerekli olan finansmanı şirketlerin kaynaklarından artırarak, karlarını bu işe kanalize ederek çözmeleri mümkün değil'' diye konuştu.
Başka kaynakları da harekete geçirmek gerektiğini vurgulayan Turhan, ''Bu finansman genellikle bankalar üzerinden karşılanıyor. Bankalar emanet para ile çalışırlar. Kriz dönemlerinde likidite aşırı hassasiyet gösterir. Halbuki sermaye piyasaları ile sağlanan finansmanda bunlar söz konusu değil. Aile şirketi olmaları ve halka arzla ilgili gerekli bilgilerinin olmaması nedeniyle şirketlerimiz genellikle paylarını halka arz etmekte istekli davranmıyor. Halka açık bir şirket her zaman ilave sermaye sağlama avantajına sahiptir. Halka açık şirketlerde her türlü bilgi bütün şeffaflığıyla sunulur'' değerlendirmesini yaptı.
-''Diyaloğu devam ettirdiğimiz sürece hem biz hem de turizmciler kazanacak''-
Turhan, halka arzı ve sermaye piyasası imkanlarını daha geniş bir perspektiften değerlendirmek ve şirketlerin sermaye piyasası ile yakın ilişki içinde olmasını sağlamanın hem şirketler hem ülke hem de ekonomik açıdan büyük önem taşıdığını söyledi.
Bu nedenle şirketlerle doğrudan diyaloğa geçerek, onları bilgilendirmeye çalıştıklarını belirten Turhan, ''Biz bu diyaloğu devam ettirdiğimiz sürece hem biz hem de turizmciler kazançlı çıkacak. Sonuçta daha ileri ve daha müreffeh bir ülkeye kavuşabileceğiz'' dedi.
-''İMKB'de işlem gören 406 şirketten sadece 13'ü turizm şirketi''-
İMKB Başkan Yardımcısı Mustafa Kemal Yılmaz da, turizm sektörünün Türkiye'nin en önemli sektörlerinden biri olduğunu, sektörün gayri safi milli hasıla içinde yüzde 3'lük bir paya sahip olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin turizm geliri açısından dünyada ilk 10 ülke arasında yer almadığına işaret eden Yılmaz, ''Bunun çeşitli nedenleri var, ama en önemli nedeni gelir-maliyet dengesi. Bunun turizm şirketleri tarafından da sağlanması gerekiyor. Sektör yoğun bir yatırım yapıyor. Bunun için de finansman gerekiyor. Bu da daha çok bankalar tarafından gerçekleştiriliyor. Sermaye piyasası, turizm sektörü için yeni sermaye yaratıyor'' diye konuştu.
Yılmaz, şirketlerin kredi kullanarak elde ettikleri finansmanı halka arz ederek sağlayabileceklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
''Halka arz nedir- Kendi şirketinizin hisselerini halka satarak orada topladığınız kaynağı kendi yatırımlarınızda kullanmanızdır. Bu kaynak, bankacılık ile kıyaslandığında daha az maliyetli bir kaynaktır. Yani daha ucuza bir maliyetle, geri ödemesiz, daha uzun süreli bir kaynak elde etmiş oluyorsunuz. Turizm sektörü için bu önemli, çünkü 2008'den buyana dünya ekonomisinde bir daralma yaşanıyor. Ancak bu daralma turizm sektöründe görülmüyor. Sektör küçülmüyor, büyüyor ve büyümeye de devam edecek.
Turizmde bizim rakibimiz olan Yunanistan, İspanya ve İtalya gibi bazı ülkeler krizden kurtulmak için turizmde fiyatları aşağı çekiyor. Dolayısıyla Türk turizminin de belli bir oranda fiyatları aşağı çekmesi gerekecek. İşte turizm şirketlerinin borsadan elde edecekleri kaynaklarla maliyetlerini aşağı çekmeleri kendileri açışından büyük fayda sağlayacak.''
İMKB'de 406 şirketin işlem gördüğünü, bu şirketlerin içinde sadece 13 turizm şirketi bulunduğunu ifade eden Yılmaz, ''Turizm şirketlerinin kendileri tanıtmaları açısından halka arz çok anlam ifade ediyor. Halka arz seferberliği başlattık. Şirketleri tek tek ziyaret ederek halka arz konusunda bilgi veriyoruz. Sadece İstanbul'da değil Türkiye'nin her yerindeki turizm şirketleri ile de görüşeceğiz'' dedi.
-''Halka arzı kendi sektörümüze anlatamadık''-
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Başkanı Başaran Ulusoy da, turizmciler olarak önce havayı koklayıp ona göre hareket ettiklerini vurgulayarak, özellike krizlerin kendilerini tedbirli olmaya sevk ettiğini söyledi.
Ulusoy, sektör olarak İMKB'nin bugün düşündüklerini 10 yıl önce kendilerinin düşünebilmelerinin büyük faydalar sağlayacağını ifade ederek, ''Sektör olarak sizin düşündüklerinizi 10 yıl önce düşünseydik, yalnız siyasetçilere bırakılmayacak bir meydan olan AB'ye daha erken girerdik. Biz yanlış yaptık, bunları kendi sektörümüze anlatamadık. Ancak, onlar da hazır değildi'' yorumunda bulundu.
Türkiye'de bir otel sahibinin hem patron olup hem kasaya hem muhasebeye baktığını dile getiren Ulusoy, bu alışkanlıklardan da yavaş yavaş vazgeçilmesi gerektiğini vurguladı.
Ulusoy, ''Halka arz bizim işimize gelir mi- Gelir. Halka arz konusunda sektör başkanı olarak yanlış yaptık kanaatindeyim, hep çekindik, korktuk. Banka kredisi kullanmaktansa halka arzı tercih etmeliyiz'' değerlendirmesini de yaptı.
Toplantıya Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği Başkanı Timur Bayındır, Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği İsmail Işık'ın yanı sıra çok sayıda turizm şirketinin yetkilileri de katıldı.
Muhabir: Semra Orkan
Yayıncı: Zekeriya Gülün