Ünlü İşadamı, Telden Yaptığı Oyuncak Arabaları Satarak İşe Başlamış
Telden yaptığı oyuncak arabaları zengin aile çocuklarına satarak iş hayatına atılan Ermetal Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Fahrettin Gülener, bugün Fiat, Renault, Ford ve Toyota gibi dünyanın önde gelen otomotiv devlerine üretim yapıyor.
Gençlere tavsiyelerde bulunan Gülener,bugünlere para sevdasıyla değil, bir şeyler yapma arzusuyla geldiğini söylüyor. 800 çalışanıyla Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu arasında yer alan Ermetal Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Fahrettin Gülener, Bursa Kent Konseyi Gençlik Meclisi İstihdam ve Kariyer Çalışma Grubu tarafından düzenlenen “Param Yok Ama Fikrim Var” konulu söyleşiye katıldı.
Gençlerle tecrübelerini paylaşan başarılı işadamı, çocukluğuna dair önemli bilgiler verdi. Kendisinin de gençken fikirleri olduğunu, ancak parası olmadığını söyleyen Gülener, şöyle konuştu: “Babam bana ‘kendi paranla oku’ dedi.
Ben de gündüz çalışıp, gece okudum. İyi ki öyle demiş. Mühendis olmak için fikrim vardı ama param yoktu. O zaman aklını, sevdanı, bilgini, yüreğini, kabiliyetini ortaya koy. Lisede aldığım eğitimle çok iyi paralar kazandım. Belki yanlış ama ön lisanstan hemen sonra 70’li yılların başında iş hayatına atıldım. Sosyal hayata göre insan, ailesinden aldığı terbiye ve hedeflerle 7 yaşından sonra kendinden mesuldür. 11 yaşında yaptığım telden arabaları zengin aile çocuklarına satarak ilk iş deneyimimi yaşadım.”
Gençlere birlikte fikir üretme tavsiyesinde bulunan Gülener, şöyle devam etti: “En iyi akıl ortak akıldır. Kim nerede görev alacağını bilemez. Ama en iyi görevlere talipseniz, en iyi ve en yeterli kişi olun. Ancak iyi niyet tek başına yeterli değildir. İyi niyet artı yeterlilik eşittir başarı. Gençler, önce kendi ülkesini iyi gezmeli, ardından mutlaka ülke sınırları dışına çıkmalıdır. Geç alınan en doğru karar yanlıştır. Aklın başına geldi ama enerjiden ve topluma vereceklerinden zaman azaldı. Bu yüzden gençler muhakkak ‘kim, nerede, ne yapıyor?’ bilmeli, ‘neden, niçin ve nasıl yapılıyor?’ bilmelidir. ‘Kiminle, nereye kadar?’ sorusunun cevabı ise uzun mesafeler sonra alınabiliyor.”Bugünlere para sevdasıyla değil, bir şeyler yapma arzusuyla geldiğini dile getiren Gülener, fikirlerin, yakıt gibi olduğunu ve beraber yürüyebilecekleri birkaç kişiyle paylaşılması gerektiğini belirtti.
Gülener, “Amerika’da yılda 4.5 milyon patent üretiliyor. Türkiye’de ise bu rakamlar çok düşük. Birinci sebebi, eğitim sistemimizde yenilikçilik olup kontrol altına alma geleneği yok. İkincisi yasaların boşluklarından yararlanan kişilerin, gençlerin düşüncelerinden rahatça faydalanmasıdır. Fikrin çok para getiriyor, ancak insanlığa hizmet etmiyorsa ondan kaç. Üretmeyi alışkanlık haline getirin. Vatanımıza sahip çıkmalıyız. Bu yüzden çok çalışmalıyız. Unutmayın ki her fert istemedikçe tam kalkınma olmaz.” dedi .
Gençlerle tecrübelerini paylaşan başarılı işadamı, çocukluğuna dair önemli bilgiler verdi. Kendisinin de gençken fikirleri olduğunu, ancak parası olmadığını söyleyen Gülener, şöyle konuştu: “Babam bana ‘kendi paranla oku’ dedi.
Ben de gündüz çalışıp, gece okudum. İyi ki öyle demiş. Mühendis olmak için fikrim vardı ama param yoktu. O zaman aklını, sevdanı, bilgini, yüreğini, kabiliyetini ortaya koy. Lisede aldığım eğitimle çok iyi paralar kazandım. Belki yanlış ama ön lisanstan hemen sonra 70’li yılların başında iş hayatına atıldım. Sosyal hayata göre insan, ailesinden aldığı terbiye ve hedeflerle 7 yaşından sonra kendinden mesuldür. 11 yaşında yaptığım telden arabaları zengin aile çocuklarına satarak ilk iş deneyimimi yaşadım.”
Gençlere birlikte fikir üretme tavsiyesinde bulunan Gülener, şöyle devam etti: “En iyi akıl ortak akıldır. Kim nerede görev alacağını bilemez. Ama en iyi görevlere talipseniz, en iyi ve en yeterli kişi olun. Ancak iyi niyet tek başına yeterli değildir. İyi niyet artı yeterlilik eşittir başarı. Gençler, önce kendi ülkesini iyi gezmeli, ardından mutlaka ülke sınırları dışına çıkmalıdır. Geç alınan en doğru karar yanlıştır. Aklın başına geldi ama enerjiden ve topluma vereceklerinden zaman azaldı. Bu yüzden gençler muhakkak ‘kim, nerede, ne yapıyor?’ bilmeli, ‘neden, niçin ve nasıl yapılıyor?’ bilmelidir. ‘Kiminle, nereye kadar?’ sorusunun cevabı ise uzun mesafeler sonra alınabiliyor.”Bugünlere para sevdasıyla değil, bir şeyler yapma arzusuyla geldiğini dile getiren Gülener, fikirlerin, yakıt gibi olduğunu ve beraber yürüyebilecekleri birkaç kişiyle paylaşılması gerektiğini belirtti.
Gülener, “Amerika’da yılda 4.5 milyon patent üretiliyor. Türkiye’de ise bu rakamlar çok düşük. Birinci sebebi, eğitim sistemimizde yenilikçilik olup kontrol altına alma geleneği yok. İkincisi yasaların boşluklarından yararlanan kişilerin, gençlerin düşüncelerinden rahatça faydalanmasıdır. Fikrin çok para getiriyor, ancak insanlığa hizmet etmiyorsa ondan kaç. Üretmeyi alışkanlık haline getirin. Vatanımıza sahip çıkmalıyız. Bu yüzden çok çalışmalıyız. Unutmayın ki her fert istemedikçe tam kalkınma olmaz.” dedi .