Genel Müdür Salih Gökçe: Okuldaki Eğitim Evde Devam Etmeli
Eskişehir Özel Samanyolu Eğitim Kurumları Genel Müdürü Salih Gökçe, eğitim başarısında çocuk kadar anne babanında rolünün büyük olduğunu söyledi.Gökçe, "Okulda alınan eğitim evde devam etmeli." dedi.
Okulda alınan eğitimin evde devam etmemesinin çocuğun başarısında düşüşe neden olduğunu ifade eden Eskişehir Samanyolu Eğitim Kurumları Genel Müdürü Salih Gökçe, aile kavramının çocuğun eğitim hayatında önemli bir yere sahip olduğunu belirtti.
Gökçe, çocuğuyla ilgilenemeyen, aile yaşantısında düzen bulunmayan, hayatları programsız anne-babaların çocuklarından, düzenli ders çalışma ve başarı beklemeleri yanlış olacağını kaydetti.
Gökçe şöyle devam etti: “Çocuktan uzun zaman sonra eve gelen, çocuğunun okul yaşantısını takip edemeyen, eve geldiğinde ise daha çok ev işleri veya işyerinden getirdiği işlerle meşgul olan anne-babaların çocuklarından ciddi bir başarı ve gayret beklemeleri doğal değildir. Özellikle yoğun iş temposu ile çalışan babaların bütün yükü annenin üzerine yıkma kolaycılığından uzak durması gerekir. Çünkü çocuğun başarılı olmasında anne-babasının da hayatlarını bir programa bağlamaları ve çocuklarının çalışma düzenini bu programa dâhil etmeleri gereklidir.”
ÇALIŞMA ORTAMINI DÜZENLEMELİ
Gökçe, çocuğun ders çalışırken, anne babanın TV seyrettiği, gezmeye gittiği ya da misafirlikte olduğu bir ortamda 'Hadi sen odana gidip ders çalış' denildiğinde çocuğun verimli bir ders çalışma yapamayacağına değindi. Anne-babaların çocuğun ders çalışma ortamının hazırlanmasında doğrudan sorumlu olduğunu ifade eden Genel Müdür Gökçe, Çocuğun bir odasının olması ya da ders çalışma köşesinin oluşturulması öncelikli bir görev olduğunu kaydetti.
Söz konusu çalışma ortamının fazla ve gereksiz eşyaların uzaklaştırılması önemli olduğunu belirten Gökçe, özellikle ders çalışmayı zorlaştıran ve dikkatin dağılmasında etkili olan TV, bilgisayar, cep telefonu gibi teknolojiden arındırılması gerektiğini kaydetti.
OKUL VE ÖĞRETMEN İLE İLETİŞİME GEÇİLMELİ
Öğretmenlerin anne babadan sonra çocuğun hayatındaki en önemli öğrenme kaynaklarından biri olduğuna değinen Gökçe, okulunu ve öğretmenini seven bir öğrencinin, dersini de severek, isteyerek yaptığını ve böylece daha başarılı olduğunu belirtti.
Gökçe şöyle devam etti: “Çünkü okulu, öğretmen ve dersi sevmek başarıda önemli bir faktördür. Çocuğumuzun okulunu ziyaret etmek ya da öğretmeni ile görüşmek için bir sorun çıkmasını beklememeliyiz. Anne-babanın okul ziyareti ve öğretmenler ile görüşmesi, öğretmenlerde çocuğu ile ilgili bir farkındalık oluşturur. Burada öğretmenlerin çocuğa ailesi ile ilgili olumlu ifadeler kullanması, anne-babanın da öğretmen ile ilgili olumlu kanaatlerini çocuklarına iletmesi yani karşılıklı paslaşması, çocuğun okul ve öğretmenleri hakkında olumlu düşünceler geliştirmesine yardımcı olur.”
Gökçe, çocuğuyla ilgilenemeyen, aile yaşantısında düzen bulunmayan, hayatları programsız anne-babaların çocuklarından, düzenli ders çalışma ve başarı beklemeleri yanlış olacağını kaydetti.
Gökçe şöyle devam etti: “Çocuktan uzun zaman sonra eve gelen, çocuğunun okul yaşantısını takip edemeyen, eve geldiğinde ise daha çok ev işleri veya işyerinden getirdiği işlerle meşgul olan anne-babaların çocuklarından ciddi bir başarı ve gayret beklemeleri doğal değildir. Özellikle yoğun iş temposu ile çalışan babaların bütün yükü annenin üzerine yıkma kolaycılığından uzak durması gerekir. Çünkü çocuğun başarılı olmasında anne-babasının da hayatlarını bir programa bağlamaları ve çocuklarının çalışma düzenini bu programa dâhil etmeleri gereklidir.”
ÇALIŞMA ORTAMINI DÜZENLEMELİ
Gökçe, çocuğun ders çalışırken, anne babanın TV seyrettiği, gezmeye gittiği ya da misafirlikte olduğu bir ortamda 'Hadi sen odana gidip ders çalış' denildiğinde çocuğun verimli bir ders çalışma yapamayacağına değindi. Anne-babaların çocuğun ders çalışma ortamının hazırlanmasında doğrudan sorumlu olduğunu ifade eden Genel Müdür Gökçe, Çocuğun bir odasının olması ya da ders çalışma köşesinin oluşturulması öncelikli bir görev olduğunu kaydetti.
Söz konusu çalışma ortamının fazla ve gereksiz eşyaların uzaklaştırılması önemli olduğunu belirten Gökçe, özellikle ders çalışmayı zorlaştıran ve dikkatin dağılmasında etkili olan TV, bilgisayar, cep telefonu gibi teknolojiden arındırılması gerektiğini kaydetti.
OKUL VE ÖĞRETMEN İLE İLETİŞİME GEÇİLMELİ
Öğretmenlerin anne babadan sonra çocuğun hayatındaki en önemli öğrenme kaynaklarından biri olduğuna değinen Gökçe, okulunu ve öğretmenini seven bir öğrencinin, dersini de severek, isteyerek yaptığını ve böylece daha başarılı olduğunu belirtti.
Gökçe şöyle devam etti: “Çünkü okulu, öğretmen ve dersi sevmek başarıda önemli bir faktördür. Çocuğumuzun okulunu ziyaret etmek ya da öğretmeni ile görüşmek için bir sorun çıkmasını beklememeliyiz. Anne-babanın okul ziyareti ve öğretmenler ile görüşmesi, öğretmenlerde çocuğu ile ilgili bir farkındalık oluşturur. Burada öğretmenlerin çocuğa ailesi ile ilgili olumlu ifadeler kullanması, anne-babanın da öğretmen ile ilgili olumlu kanaatlerini çocuklarına iletmesi yani karşılıklı paslaşması, çocuğun okul ve öğretmenleri hakkında olumlu düşünceler geliştirmesine yardımcı olur.”