Adana Büyükşehir Belediyesi`ndeki Yolsuzluk Davası

Adana`da, İçişleri Bakanlığınca açığa alınan Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak ile eski Genel Sekreter Hasan Gülşen, Fen İşleri eski Müdürü Nermin Akray ve Park ve Bahçeler eski Müdürü Sebahattin Karabulut`un da aralarında bulunduğu 3`ü tutuklu 35 sanık, "Refüj ve yeşil alanların düzenlenmesi, bakımı, çiçek alımı ve işçi çalıştırılmasıyla" ile ilgili "Mal ve hizmet alımı" kapsamında yapılan ihalelere fesat karıştırdıkları iddiasıyla hakim önüne çıkarıldı.

Adana Büyükşehir Belediyesi`ndeki Yolsuzluk Davası
Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi`nde saat 11.00`da başlayan duruşma, yaklaşık 6 saat sürdü. Duruşmada, tutuklu sanıklar Hasan Gülşen, Nermin Akray ve Selahattin Karabulut`un yanı sıra Aytaç Durak aralarında bulunduğu 27 tutuksuz sanık hazır bulundu. 5 tutuksuz sanık ise duruşmaya gelmedi. Suçlamaları kabul etmeyen ve ağlamaklı bir ses tonuyla ifade veren Aytaç Durak, kendisinin ve arkadaşlarının ilk defa ağır ceza mahkemesiyle muhatap olduğunu belirterek, "Görevden alındığım süre boyunca 29`u mülkiyebaşmüfettişi, 69 müfettiş belediyeyi hallaç pamuğu gibi etti. Ben hayatım boyunca yanlış iş yapmadım. Diğer belediyeleri kurcalasalar, bir sürü şey bulurlar. Ama burada bulamayıp bana ulaşamadılar. Bir trafik kazası olduğunda polis memuru kroki çizerken hata yapsa, bunun hesabı il emniyet müdüründen ya da içişleri bakanından mı sorulur. Burada yapmak istedikleri şey bu" dedi. Durak, şunları söyledi: "Şu an yargılanmakta olan ekip, benim belediye başkanlığı dönemimde birlikte çalıştığım ekiptir. Bu sanıkların kamu aleyhine herhangi bir işlem yapmaları mümkün değildir. Hizmet sırasında, tamamen kamu menfaati göz önünde bulundurularak hizmet yapılmıştır ve bu görevler yapılırken bazı kusurlar meydana gelmiş olabilir. Bunlar kasıtlı değildir. Bu ekibin iptal ettiği ihale 10 milyonluktu. Bu onaylanmış olsaydı suç olmayacaktı. Ancak onaylanmadığı için yeniden parçalara bölünerek ihale yapıldı. Aynı iş 6milyona ihale edildi. Devletin 4 milyon kazancı olmuştur. Ben ve ekibin hizmet sırasında kamu yararını ön planda tuttuk. Bu ekip, dürüst ve çalışkan bir ekiptir. Bu nedenle suçlamaları kabul etmiyorum. Ben ademi merkeziyetçiyim. Benim suçum, tekrar belediye başkanlığına aday olmaktı. Burada bir avukat arkadaş söyledi, `her yerde 30 yıllık liderler devriliyor, senin de 30 yıl başkanlık yapmak istemen hataydı` diye. Benim tek suçum bu." Tutuklu sanık, eski Adana Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Hasan Gülşen ise belediyede 17 daire başkanlığının bulunduğunu, bunların harcama ve ihale yapmaya yetkili olduklarını belirterek, "Yasalardaki değişiklikler nedeniyle bazı ihaleler iptal edildi. Yeni ihaleler yapılana kadar da pazarlık usulü ihaleler yapıldı. Teknik incelemenin ardından ihaleler, ihale kuruluna gönderildi ve onaylandı. Ardından firmalara tebliğ edildi" dedi

Tebliğlerin hangi firmalara götürüldüğünü bilmediğini savunan Gülşen, "Yasal olarak en az üç firma olmalı. Ama bu ihalelerde ben belediyeyi zarara uğratmadım. 37 yıllık memuriyetimde, görev alanım olmayan bir konuda işlem yapmadım. Firmaların seçimini, Fen İşleri Dairesi yaptı" diye konuştu

Fen İşleri Dairesi eski Müdürü Nermin Akray da hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, "Kurumu ve kamuyu zarara uğratacak bir şey yapmadım. İhaleler hizmetlerin aksamaması için mecburen bölünerek yapıldı. 2005-2006 yılları arasında Durak, tüm harcama yapma yetkilerini Gülşen`e devretti. Bu tarihten sonra ise yetkiler tekrar 17 dairenin başkanlarına dağıtıldı ama yine Gülşen`in onayından geçiyordu" dedi

İhalelerin kimlere tebliğ edileceğiyle ilgili kendisinin bir talimatı bulunmadığını iddia eden Akray, "Bu işleri Gülşen yaptırırdı. Hangi firmanın ekipmanı, aracı, imkanı varsa, onlar tercih edilirdi. İhale işlerini en çok bizim dairemiz yaptığından ve bu işleri bildiğimizden, diğer 16 dairenin ihale işlemlerini de biz hazırlardık. Bu yoğunluk içerisinde bazı hatalar olmuş olabilir" diye konuştu

Park ve Bahçeler eski Müdürü Sebahattin Karabulut ise yasa dışı bir iş yapmadığına değinerek, "2008 yılında yaklaşık maliyet komisyonundaydım. Yasa gereği ihaleler iptal edilince, yeşil alanlarla ilgili acil olarak ihaleye çıkılması gerekti. Yeşil alanlar zarar görürse, bunun zararı yine belediyeye ve kamuya olacaktı" ifadesini kullandı

Karabulut, 14-16 Ekim 2008 tarihlerinde bir bitki firmasının daveti üzerine, inceleme yapmak için Adapazarı`na gittiğini belirterek, "Adapazarı`na, aynı firmaya incelemeye gidecek bir arkadaşımın aracıyla gittim. Akşam otelde yer ayırtıldı ancak, ertesi gün ihale komisyonuna çıkacağımdan konaklamayıp geri döndüm. Burada belediyenin imkanlarını kullanmadım. Daha sonra da aynı firmanın katıldığı ihalede, firma yüzde 16 oranında fiyat kırarak ihaleyi kazandı. Bu firmaya bir tavassut söz konusu değil" dedi. Alınan ifadelerin ardından, mahkeme heyeti, bir üye hakimin itirazına rağmen oy çokluğuyla tutuklu sanıkların tahliyesine karar verdi

İddianamede, Aytaç Durak, Hasan Gülşen, Nermin Akray ve Özlem Hilal hakkında, "ihaleye fesat karıştırmak" suçundan toplam 15 yıldan 36`şar yıla, Sebahattin Karabulut, Selçuk Özkök, Hamit Önder Gündüz ve Erkan Arıkan hakkında toplam 10 yıldan 24`er yıla, diğer 29 sanık hakkında ise 5 yıldan 12`şer yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Kaynak: İHA