Norveç’Te Türk Kadınların Oluşturduğu Koro, Kilisede Konser Verdi
Norveç’in başkenti Oslo’da çeşitli mesleklerde çalışan 12 Türk kadın bir araya gelerek ALATURKA adında Klasik Türk Müziği korosu kurdu.
Norveç’in başkenti Oslo’da çeşitli mesleklerde çalışan 12 Türk kadın bir araya gelerek ALATURKA adında Klasik Türk Müziği korosu kurdu. Enstrüman eşliğinde yaklaşık üç aylık bir çalışmanın ardından Koro, Oslo’da bir kilisenin salonunda müzikseverlerin karşısına çıktı. Stovner Kilisesi’nde düzenlenen konseri Türkiye’nin Oslo Büyükelçisi Hayati Güven ve eşinin yanı sıra, Norveçli ve Türk davetliler izledi.
İki bölümden oluşan programın ilk kısmında nihavent makamında 11 şarkı okuyan Bayanlar Korosu, ikinci bölümde ise hicaz makamında şarkılar söyledi. Aygün Acar Seferli, Ayşe Zeybek, Hülya Gürsel, Seher Kumbaroğlu ve Gülay Kutal da solo performans sergiledi. Şefliğini Hülya Gürsel’in yaptığı Türk Kadınlar Korosu’nun konseri, beğeniyle dinlendi.
Program sonrası koronun kuruluşu ve çalışmaları hakkında açıklamada bulunan Hülya Gürsel, 30 yıldan beri Norveç’te yaşadığını belirterek, “İzmir’de Karşıyaka Türk Kadınlar Derneği Korosu’nda sekiz yıl çalıştım. Oslo’da da hep böyle bir koro ihtiyacı his ettik. Radyocu Doğan Gürsel Bey ve Emine Kale hanımın girişimleriyle koro kurmaya karar verdik. Gönüllü arkadaşlara teklif götürdük. Arkadaşlarımız başta biraz çekimser kaldılar. Kimisi ‘yürümez’ dedi. Ancak biz büyük bir hırsla ‘bunu yapacağız’ dedik ve bugün ilk konserimizi verdik.” diye konuştu.
Korodaki herkesin amatör olarak müzik ile ilgilendiğini anlatan Hülya Gürsel, grubu büyüterek daha çok kişi ile konser vermek ve şartlar oluşursa yurt dışında da konser vermek istediklerini söyledi.
Grubun kurucularından olan Psikolog Emine Kale de Norveç’te böyle bir oluşuma ihtiyaç olduğunun altını çizerek, “Hep birilerinin başlatmasını bekledik. Kimse başlatmayınca iş bize düştü. Piyanist Aygün Hanım da aramıza katılınca iş ciddiyet kazandı. Hem katılanların sevdiği ve enerji aldığı bir uğraş hem de Norveç’te Türk müziğini tanıtmak için büyük bir fırsat bu.” şeklinde konuştu. İlk başlarda ayda bir kez bir araya geldiklerini, sonra bunu ayda ikiye çıkardıklarını ifade eden Kale, konser tarihi belli olduğunda işi daha ciddiye aldıklarını ve her hafta provalar yaptıklarını kaydetti.
Bu tür sosyal faaliyetlerin ruh sağlığına da büyük katkısının olduğuna dikkat çeken Kale, “Zaman zaman Türk hastalarımı bu gibi gruplara yönlendirmek istedim. Olmadığı için eksikliğini çok yaşadım. Dil probleminden dolayı Norveçli gruplara katılamıyorlar. Özellikle hafif depresyon yaşayanların sağlık bulabileceği bir ortam. Biz bir araya gelince ve şarkılar söyleyip ayrılınca kendimizi iyi hissediyoruz. Bir nevi depresyon ilacı gibi bir şey.” ifadelerini kullandı.
İki bölümden oluşan programın ilk kısmında nihavent makamında 11 şarkı okuyan Bayanlar Korosu, ikinci bölümde ise hicaz makamında şarkılar söyledi. Aygün Acar Seferli, Ayşe Zeybek, Hülya Gürsel, Seher Kumbaroğlu ve Gülay Kutal da solo performans sergiledi. Şefliğini Hülya Gürsel’in yaptığı Türk Kadınlar Korosu’nun konseri, beğeniyle dinlendi.
Program sonrası koronun kuruluşu ve çalışmaları hakkında açıklamada bulunan Hülya Gürsel, 30 yıldan beri Norveç’te yaşadığını belirterek, “İzmir’de Karşıyaka Türk Kadınlar Derneği Korosu’nda sekiz yıl çalıştım. Oslo’da da hep böyle bir koro ihtiyacı his ettik. Radyocu Doğan Gürsel Bey ve Emine Kale hanımın girişimleriyle koro kurmaya karar verdik. Gönüllü arkadaşlara teklif götürdük. Arkadaşlarımız başta biraz çekimser kaldılar. Kimisi ‘yürümez’ dedi. Ancak biz büyük bir hırsla ‘bunu yapacağız’ dedik ve bugün ilk konserimizi verdik.” diye konuştu.
Korodaki herkesin amatör olarak müzik ile ilgilendiğini anlatan Hülya Gürsel, grubu büyüterek daha çok kişi ile konser vermek ve şartlar oluşursa yurt dışında da konser vermek istediklerini söyledi.
Grubun kurucularından olan Psikolog Emine Kale de Norveç’te böyle bir oluşuma ihtiyaç olduğunun altını çizerek, “Hep birilerinin başlatmasını bekledik. Kimse başlatmayınca iş bize düştü. Piyanist Aygün Hanım da aramıza katılınca iş ciddiyet kazandı. Hem katılanların sevdiği ve enerji aldığı bir uğraş hem de Norveç’te Türk müziğini tanıtmak için büyük bir fırsat bu.” şeklinde konuştu. İlk başlarda ayda bir kez bir araya geldiklerini, sonra bunu ayda ikiye çıkardıklarını ifade eden Kale, konser tarihi belli olduğunda işi daha ciddiye aldıklarını ve her hafta provalar yaptıklarını kaydetti.
Bu tür sosyal faaliyetlerin ruh sağlığına da büyük katkısının olduğuna dikkat çeken Kale, “Zaman zaman Türk hastalarımı bu gibi gruplara yönlendirmek istedim. Olmadığı için eksikliğini çok yaşadım. Dil probleminden dolayı Norveçli gruplara katılamıyorlar. Özellikle hafif depresyon yaşayanların sağlık bulabileceği bir ortam. Biz bir araya gelince ve şarkılar söyleyip ayrılınca kendimizi iyi hissediyoruz. Bir nevi depresyon ilacı gibi bir şey.” ifadelerini kullandı.