Bik Genel Müdürü Atalay: Basın, İftira, Şantaj Ve Yalan Habere Başvurmamalı
Basın İlan Kurumu (BİK) Genel Müdürü Mehmet Atalay, basının bağımsız olması gerektiğini belirterek, “Fakat iftira, şantaj ve yalan habere başvurmaması lazım.” dedi.
Basın İlan Kurumu (BİK) Genel Müdürü Mehmet Atalay, basının bağımsız olması gerektiğini belirterek, “Fakat iftira, şantaj ve yalan habere başvurmaması lazım.” dedi.
Yarım asırlık geçmişe sahip Basın İlan Kurumu yerel basının gelişmesi için harekete geçti. “Türk Basını Reklamcısıyla Buluşuyor” seminerleri düzenleyen BİK, demokrasinin gelişmesi için yerel basının reklam payını artırmayı hedefliyor.
Kuruluşunun 50. yılında yerel medyanın kaynak sorunun çözümüne katkıda bulunmak için harekete geçen BİK, “Türk Basını Reklamcısıyla Buluşuyor Geleceğin Medyasına Hazırlık” konulu etkinliğini gerçekleştirmeye devam ediyor. Birincisi Gaziantep’te, ikincisi İzmir’de, üçüncüsü Trabzon’da yapılan seminerlerin dördüncü durağı Konya oldu. Dedeman Otel’de düzenlenen seminere çok sayıda kurum ve kuruluş da destek verdi. Etkinliğe Vali Aydın Nezih Doğan, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, BİK Genel Müdürü Mehmet Atalay, BİK Yönetim Kurulu Üyesi ve Merhaba Gazetesi Sahibi Mustafa Arslan ve yaygın basının temsilcileriyle çok sayıda dinleyici katıldı.
Marketing Türkiye Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Günseli Özen Ocakoğlu’nun yönettiği seminerde yerel basının reklamdan aldığı payın nasıl yükseltilmesi gerektiği konuşuldu. Günseli Özen Ocakoğlu, 9 milyon dolarlık reklam pastasının yüzde 60’ını İstanbul, yüzde 40’ını da Anadolu basının aldığını belirtti. Ocakoğlu, Anadolu basının güçlenmesi için reklam pastasından daha fazla pay alması gerektiğini kaydetti.
BİK Genel Müdürü Mehmet Atalay, en büyük hedeflerinin Türkiye’deki ilan pastasını genişletmek olduğunu belirtti. Yeni fikirler üretip çok çalışmak gerektiğini kaydeden Atalay, kurum olarak reklam verenler ve medya arasında destekleyici ve denetleyici bir fonksiyon icra etmeye çalıştıklarını söyledi.
Anadolu’da yüz yıllık gazetelerin olduğunu dile getiren Atalay, şunları söyledi, “1961 yılında BİK boşuna kurulmadı. Dönemin ihtilalcılarının en iyi yaptığı iş BİK’i kurmaları olmuştur. Çünkü BİK, yandaş, candaş, yoldaş medya tartışmalarının yapıldığı dönemde kuruldu. Osmanlı’dan itibaren bunu tartışıyoruz. Kamu ilanlarını dağıtırken kriterleri koymazsanız birileri sizi eleştirebiliyor. Gazetelerin tirajlarına, personel sayısına, sayfa sayılarına, yüzölçümüne bakılıyor. Yüzde 100 adil olduğu söylenebilir.”
İletişim Fakültesi mezunlarının kadro bekleme süresini kaldırdıklarını da dile getiren Atalay, basının ise bağımsız olması gerektiğini fakat iftira, şantaj ve yalan habere başvurmaması gerektiğine dikkat çekti.
Atalay, yereldeki tüm kurumların ve basının birbirlerine saygılı olması gerektiğini, biz değil hepimiz mantığı içinde hareket etmelerini ifade ederek, “Ancak bu şekilde yerel ve yaygın basın gelişebilir. Japonya’da bir gazetenin tirajı 13 milyon. Türkiye’deki tüm gazetelerin tirajı 13 milyon etmiyor. İşbirliği içinde gazetelerin gücünü arttırıp bu alandan ekmek yiyen on binlerce insanı yüz binlere çıkarabiliriz. Bu işbirliği için BİK hazırdır. Çalışmalarımızın sonucunda Türkiye reklam vermenin ne kadar önemli olduğunu görecek.” diye konuştu.
Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, hem fertlerin, hem devletlerin hem de milletlerin geleceği dair beklentileri olduğunu ifade etti.
Doğan, Türkiye’nin çok iyi çalışan bir demokrasiye sahip olmak ve dünya devletleriyle iktisadi anlamda ilk on ekonomi içinde yer almak gibi iki önemli beklentisinin olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin bu gelişmeyi sağlaması için medyanın hep devletinin ve milletinin yayında olduğunu belirten Vali Doğan, “BİK kurulurken şüphesiz yerel basını desteklemek kadar yetişmiş insan gücü oluşturulması amaçlanmış. Artık sadece yerel medyanın, Türk devlet sisteminin, vergi sisteminin, devlet ilanlarıyla yürütülmesinin zor olduğu görülmüştür. Doğrusu resmi ilan ve reklamlarla yürüyen sistemin demokrasinin güçlenmesine ciddi bir katkı yapmayacağından eminiz.” dedi.
ANADOLU BASINI MERKEZE YÜRÜYOR
BİK Yönetim Kurulu Üyesi ve Merhaba Gazetesi Sahibi Mustafa Arslan, Konya’nın Selçuklu’nun başkenti olduğunu dile getirdi. Yerel basının geleceğinin tartışıldığı, üniversitenin, kamunun ve yerel basın temsilcilerinin bir araya geldiği bir şura toplantısının bu şehre yakıştığını kaydetti.
“Yerel basın yerel demokrasinin gelişmesi için önemlidir” diyen Arslan, şunları kaydetti: “Sivil toplum örgütlerinin faaliyetlerinin duyurulmasında, haber vermede, yönetilenden yana tavır olmada, kamu adına sorgulama görevini yürütmede önemli bir demokrasi aracıdır. Siyasette, ticarette, kültürde Anadolu’nun merkeze doğru yürüdüğünü görüyoruz.”
Yarım asırlık geçmişe sahip Basın İlan Kurumu yerel basının gelişmesi için harekete geçti. “Türk Basını Reklamcısıyla Buluşuyor” seminerleri düzenleyen BİK, demokrasinin gelişmesi için yerel basının reklam payını artırmayı hedefliyor.
Kuruluşunun 50. yılında yerel medyanın kaynak sorunun çözümüne katkıda bulunmak için harekete geçen BİK, “Türk Basını Reklamcısıyla Buluşuyor Geleceğin Medyasına Hazırlık” konulu etkinliğini gerçekleştirmeye devam ediyor. Birincisi Gaziantep’te, ikincisi İzmir’de, üçüncüsü Trabzon’da yapılan seminerlerin dördüncü durağı Konya oldu. Dedeman Otel’de düzenlenen seminere çok sayıda kurum ve kuruluş da destek verdi. Etkinliğe Vali Aydın Nezih Doğan, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Selçuklu Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, BİK Genel Müdürü Mehmet Atalay, BİK Yönetim Kurulu Üyesi ve Merhaba Gazetesi Sahibi Mustafa Arslan ve yaygın basının temsilcileriyle çok sayıda dinleyici katıldı.
Marketing Türkiye Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Günseli Özen Ocakoğlu’nun yönettiği seminerde yerel basının reklamdan aldığı payın nasıl yükseltilmesi gerektiği konuşuldu. Günseli Özen Ocakoğlu, 9 milyon dolarlık reklam pastasının yüzde 60’ını İstanbul, yüzde 40’ını da Anadolu basının aldığını belirtti. Ocakoğlu, Anadolu basının güçlenmesi için reklam pastasından daha fazla pay alması gerektiğini kaydetti.
BİK Genel Müdürü Mehmet Atalay, en büyük hedeflerinin Türkiye’deki ilan pastasını genişletmek olduğunu belirtti. Yeni fikirler üretip çok çalışmak gerektiğini kaydeden Atalay, kurum olarak reklam verenler ve medya arasında destekleyici ve denetleyici bir fonksiyon icra etmeye çalıştıklarını söyledi.
Anadolu’da yüz yıllık gazetelerin olduğunu dile getiren Atalay, şunları söyledi, “1961 yılında BİK boşuna kurulmadı. Dönemin ihtilalcılarının en iyi yaptığı iş BİK’i kurmaları olmuştur. Çünkü BİK, yandaş, candaş, yoldaş medya tartışmalarının yapıldığı dönemde kuruldu. Osmanlı’dan itibaren bunu tartışıyoruz. Kamu ilanlarını dağıtırken kriterleri koymazsanız birileri sizi eleştirebiliyor. Gazetelerin tirajlarına, personel sayısına, sayfa sayılarına, yüzölçümüne bakılıyor. Yüzde 100 adil olduğu söylenebilir.”
İletişim Fakültesi mezunlarının kadro bekleme süresini kaldırdıklarını da dile getiren Atalay, basının ise bağımsız olması gerektiğini fakat iftira, şantaj ve yalan habere başvurmaması gerektiğine dikkat çekti.
Atalay, yereldeki tüm kurumların ve basının birbirlerine saygılı olması gerektiğini, biz değil hepimiz mantığı içinde hareket etmelerini ifade ederek, “Ancak bu şekilde yerel ve yaygın basın gelişebilir. Japonya’da bir gazetenin tirajı 13 milyon. Türkiye’deki tüm gazetelerin tirajı 13 milyon etmiyor. İşbirliği içinde gazetelerin gücünü arttırıp bu alandan ekmek yiyen on binlerce insanı yüz binlere çıkarabiliriz. Bu işbirliği için BİK hazırdır. Çalışmalarımızın sonucunda Türkiye reklam vermenin ne kadar önemli olduğunu görecek.” diye konuştu.
Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, hem fertlerin, hem devletlerin hem de milletlerin geleceği dair beklentileri olduğunu ifade etti.
Doğan, Türkiye’nin çok iyi çalışan bir demokrasiye sahip olmak ve dünya devletleriyle iktisadi anlamda ilk on ekonomi içinde yer almak gibi iki önemli beklentisinin olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin bu gelişmeyi sağlaması için medyanın hep devletinin ve milletinin yayında olduğunu belirten Vali Doğan, “BİK kurulurken şüphesiz yerel basını desteklemek kadar yetişmiş insan gücü oluşturulması amaçlanmış. Artık sadece yerel medyanın, Türk devlet sisteminin, vergi sisteminin, devlet ilanlarıyla yürütülmesinin zor olduğu görülmüştür. Doğrusu resmi ilan ve reklamlarla yürüyen sistemin demokrasinin güçlenmesine ciddi bir katkı yapmayacağından eminiz.” dedi.
ANADOLU BASINI MERKEZE YÜRÜYOR
BİK Yönetim Kurulu Üyesi ve Merhaba Gazetesi Sahibi Mustafa Arslan, Konya’nın Selçuklu’nun başkenti olduğunu dile getirdi. Yerel basının geleceğinin tartışıldığı, üniversitenin, kamunun ve yerel basın temsilcilerinin bir araya geldiği bir şura toplantısının bu şehre yakıştığını kaydetti.
“Yerel basın yerel demokrasinin gelişmesi için önemlidir” diyen Arslan, şunları kaydetti: “Sivil toplum örgütlerinin faaliyetlerinin duyurulmasında, haber vermede, yönetilenden yana tavır olmada, kamu adına sorgulama görevini yürütmede önemli bir demokrasi aracıdır. Siyasette, ticarette, kültürde Anadolu’nun merkeze doğru yürüdüğünü görüyoruz.”