Baykal, Dersim Tartışmasını Tuzak Olarak Değerlendirdi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) eski Genel Başkanı Deniz Baykal, yaşanan Dersim olayları tartışmasının bir tuzak olduğunu belirterek, "Bugün barış içinde yaşayan kesimleri tarihi tek taraflı takdim ederek çatışma noktasına sürüklemeye çalışmak, iyi niyetli bir yaklaşım değildir" dedi.
Bursa programına CHP il başkanlığını ziyaretle başlayan eski genel başkan Deniz Baykal, tartışılan Dersim olaylarıyla alakalı açıklamalarda bulundu. Türkiye`nin sıkıntılı bir dönemden geçtiğini ifade eden Baykal, "Bu dönem içinde CHP`ye yönelik kışkırtmalar, suçlamalar, saldırılar hepimizin dikkati içinde hiç tereddüt etmeyin ki değerlendiriliyor. Bunlara CHP`nin hak ettiği cevabı vereceğine kimsenin kuşkusu olmasın. CHP bu suçlamaların, bu tertiplerin, bu tuzakların üstesinden gelecek bir partidir.Geçmişte geldik, yine geliriz. Ben CHP`li arkadaşlarımdan geleceğe umutla ve güvenle bakmalarını bekliyorum. Sakın moralinizi bozmayın. Kendinizi karamsarlığa kaptırmayın. Umutsuzluğa kesinlikle düşmeyin. Hiç merak etmeyin. Çünkü CHP, Türkiye`deki çok köklü oluşumların, değişimlerin arkasındaki temel güçtür. Olay bir parti olayı değildir. Bu bir Türkiye olayıdır. Bugün CHP`ye yenilik saldırıları, sanmayın ki normal bir siyasi tartışma içinde değerlendirilmesi mümkündür. Olay Türkiye`ye yönelik bir saldırıniteliğindedir. Türkiye`nin birikimine, ortaya koyduğu niteliğe, kimliğe yönelik bir saldırıyla karşı karşıyayız. Bunları biliyoruz. Biz çok büyük bir tarihin içinden geldik. Bu tarihin içinde CHP hem büyük sorumluluk üstlendi hem de Türkiye`nin şekillenmesine ne büyük katkıyı yaptı. Bugün Türkiye olarak ortaya çıkan sonucun ülkede o başarıyı gerçekleştiren kuşağın tüm mensupları tarafından iftiharla sahiplenilmesi gerekir Bizim tarihimiz büyük bir tarihtir. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki tarih her zaman iyiniyetlerin, güzel sözlerin, temennilerin şekillendirildiği bir süreç değildir. Tarih, güç ve sıkıntılı kararların alındığı, acıların yaşandığı, bedellerin ödendiği çok karmaşık bir süreçtir. Bu sadece bizimle ilgili değil, insanlık tarihinin tümüyle ilgili bir süreçtir" dedi
"GÖREVİMİZ TARİHTEN HUSUMET ÇIKARMAK DEĞİLDİR" Türkiye`de geçmişte de çok ciddi sıkıntılar yaşandığını ifade eden Baykal, "Ama şunu hepimizin bilmesi gerekir ki, bizim görevimiz tarihten husumet çıkarmak değildir. Görevimiz özellikle kendi tarihimizden, düşmanlık, nefret, kızgınlık ve kuşku çıkarmak değildir. Bizim görevimiz tarihimizi doğru anlamaktır. Acısını, tatlısını, iyisini, kötüsünü elbette bütün gerçekliğiyle görmektir ve o tablo karşısında gerekeni yapma sorumluluğundan kaçmamaktır. Ama bunun ötesinde temel sorumluluğumuz, tarihimizdençatışma değil, barış çıkartmaktır. Düşmanlık değil sevgi çıkartmaktır. Karşıtlık değil dayanışma, bütünlük, birlik çıkarmaktır. Eğer böyle bir anlayışla geçmişimize bakarsak, bundan geleceğe yönelik olarak dayanışma, barış, kardeşlik çıkarmamız mümkündür ve bu sağlanmalıdır. Biz CHP olarak tarihimize toplumumuza milletimize hiç bir zaman etnik ya da dinsel mezhebi kimlikler çerçevesinde bakmadık. Tarihimizde yaşanmış acı tatlı olayların da bu şekilde anlaşılması doğru değildir. Türkiye`de bir etnikçatışma, tarihi bir mezhep çatışması, tarihi bütün dayatmalara rağmen aşılabilmiştir. Ve aşılmasında ülkeyi yöneten insanların çok büyük katkısı olmuştur. Geldiğimiz noktada artık bizim etnik tartışmaya, mezhep tartışmasına teslim olmadan insanları etnik kimliğiyle dinsel, mezhebi kimlikleriyle değil onları insan kimliğiyle anlayarak sahiplenerek, değerlendirerek birbirimizle ilişki kurmamız lazım. Tartışmamızı kendi tarihimizle çatıştırarak kendi tarihimizde etnik kimlikleri çatıştırarak, bir yere varmamızmümkün değildir. Bugün barış içinde yaşayan kesimleri tarihi tek taraflı takdim ederek çatışma noktasına sürüklemeye çalışmak iyi niyetli bir yaklaşım değildir. Bunlar genel değerlendirmeler CHP bu konuda çok duyarlıdır. Bu konular çok önemlidir. Tüm tarihimiz boyunca biz parçalanmayı değil bütünleşmeyi amaçladık. O bütünleşmenin gereklerini büyük bir gayretle yerine getirdik ve bugün dünyanın bütün ülkelerinde saygıyla karşılanan bir Türkiye Cumhuriyeti tablosu ortaya çıktı. Bu son tartışmalar sizi hiç birşekilde olumsuz etkilemesin. Bunlara gülüp geçiniz. Bunlar milletimizin cevabını en iyi şekilde verdiği gelecekte de vereceği konulardır" diye konuştu
TERÖRDE `TAVŞANA KAÇ TAZIYA TUT` POLİTİKASI İZLENDİ CHP`nin özellikle bu iktidar döneminde Türkiye`nin yanlışa sürüklenmemesi için tarihi görevler yaptığını kaydeden Baykal sözlerini şöyle sürdürdü
"2000 yılından bu yana Türkiye`nin maruz kaldığı terör tehdidi karşısında CHP olarak biz bazı teşhisler ortaya koyduk, bazı değerlendirmeler yaptık. Bu değerlendirmelerimiz iktidardaki parti tarafından reddedildi. Terör konusunda tam tersi bir anlayış Türkiye`de hayata geçirildi. Terörü gerçekleştiren kesimleri muhatap alma, onlarla işbirliği yapma, onların sırtını sıvazlama, onların gönlünü kazanma ve onlarla anlaşma çabası içinde Türkiye`de terör sorununu çözme politikası izlendi. Bu politikanınsimgesi Habur`dur. Çünkü Habur`da doğrudan terörün içinde yer almış unsurlar Türkiye Cumhuriyeti devleti tarafından t ddMİZ TARİHTEN Ham tersi terörle hiç bir ilgisi olmayan insanlarmış gibi kabul edilerek, terör örgütüne bir mesaj verilmek, ikna edilmek, onunla işbirliği yapılmak istendi. Bu konuda adımlar atıldı. Yargı ayaklar altına alındı. Adalet çiğnendi. Gerçeklere göz yumuldu. Seyyar mahkemeler kuruldu. Teröristlerin ayaklarına mahkemeler taşındı. `Açılım yapıyoruz` dediler bir açılım politikasıgötürdüler. Bu açılım politikasına CHP, `Yanlış bir yaklaşımdır, gerçekçi olmak gerekir. Terörün bir projesi vardır. Elinde silah olduğu sürece terörle müzakere yapılmaz. Teröre karşı etkili bir mücadele gerekir` dedi. Son zamanlarda ortaya çıkan gerçekler bize neyi gösterdi. Ortaya çıktı ki Türkiye en büyük terör saldırısına maruz kaldığı sırada, Tokat`ta saldırıların gerçekleştiği sırada Osso`da terörle Türkiye müzakere ediyormuş. Müzakere ederken Türkiye adına konuşan Başbakanın temsilcisi, terörörgütünün temsilcisine `Güneydoğu`da sizi rahatsız eden vali, belediye başkanı, idari yetkili, emniyet müdürü varsa söyle onlar hakkında biz gereğini yapalım` teminatı veriyormuş. Tavşana kaç tazıya tut politikası. Terörle aynı masada onlara şirin gözükme, bölgede teröre karşı etkili bir mücadeleyi frenleme, tutma politikası. Buna karşı bizim politikamız ortadaydı. CHP`nin teşhis ve politikaları onu reddeden çözüm üretmek istemeyen AK Parti iktidarının 10 yıl sonra gelip dayandığı nokta olmuştur. 10 yılsonra AK Parti, CHP`nin terör konusundaki tezlerine iltica etmek zorunda kalmıştır. Bu kamuoyumuz tarafından anlaşılması gereken temel bir noktadır. `Laiklik dinsizliktir` diyenler şimdi Mısır`da laiklik nutku atma noktasına geldiler"
"CHP TÜRKİYE`NİN GELECEĞİNDE İDDİA SAHİBİ TEMEL GÜÇ KONUMUNDADIR" CHP`nin bugün dimdik ayakta olduğunu dile getiren Baykal, "CHP Türkiye`nin geleceğinde iddia sahibi temel güç konumundadır. Bakmayın siz seçim sonucu tartışmalarına. İşin özü CHP Türkiye`nin en temel unsuru olmaya devam ediyor. Bizim tarihimize yönelik oluşturulmak istenen tartışmalara itibar etmeyin. Tarihimizi biz elbette büyük bir sorumlulukla tartışırız, irdeleriz, ders alırız, yanlışı tespit eder, doğruyu görürüz. Ama ortada hiç bir kuşku yokken Türkiye`de bizi birbirimizle boğaz boğaza getirecektarihi nefretin, hiç bir şekilde dayanağı yoktur. Türkiye nefrete değil, sevgiye ihtiyaç duyuyor. Tarihimizden kimse nefret çıkartmasın, tarihimizden de sevgi çıkacaktır, çıkarılmalıdır. Yanlışlıklar da kabul edilecektir. Olumsuzluklar görülecek, gerçeklerle yüzleşilecektir. Ama unutmayın nefret, çatışma, düşmanlık çıkarılmayacaktır. Şuanda oluşturulmak istenen kavganın altında birilerin nefret, kavga çıkarma, kamplaşma oluşturma, tarihten siyaset üretme, günlük siyasete malzeme çıkarma çabası var. Tarihikendi şartları içinde halletme çözme değil. Günlük tartışmasına malzeme çıkartmasına evet dememiz mümkün değildir. Gelişmeleri kaygıyla izlediğinizi biliyorum ama merak etmeyin bunun üstesinden layıkıyla geliriz" şeklinde konuştu
"DERSİM TARTIŞMALARI BİR TUZAKTIR, BURADA İYİ NİYETİ YAKALAMAK MÜMKÜN DEĞİL" Bir soru üzerine CHP`nin Dersim tartışma ddMİZ TARİHTEN Hlarındaki politikasını değerlendiren Baykal, "Olayın özü çok açık, bu bir tuzaktır. Burada iyi niyeti yakalamak mümkün değildir. Bu CHP ve Türkiye`ye Cumhuriyetine yönelik bir tertip olarak ortaya çıkmıştır. İnandırıcı olmaktan uzak gerekçeler imal edilmiştir. Bunların her birisinin çürütüldüğünü biliyoruz. CHP, bu tuzağa düşmeyecektir. Bu oyunun bir parçası haline dönüşmeyecektir. Yaşanan tarih ortadadır. CHP`nin anlayışı ilkeleri ortadadır.Dersim halkı oradadır. Dersim halkının siyasi tercihi oradadır. Türkiye`nin bugün geldiği nokta ortadadır. Bütün bunları hepimiz çok iyi değerlendiriyoruz. Yani parti içinde tartışmalar olur. Ama CHP`nin bu konudaki düşünceleri çok açıktır. Türkiye`yi bağımsız bir devlet olarak kuran kadro başta Mustafa Kemal olmak üzere tarihi bir görev yapmıştır. Dünyanın en saygın işlerinden birini gerçekleştirmişlerdir. Bu konuda tereddüt oluşturma, bu konuyu gündelik siyasi çekişme haline getirmek iflasa mahkumdur. CHPbu çabaya alet edilmeyecek, edilemeyecektir. Bu konuda CHP`nin tüm unsurlarının tam bir kararlılık içinde olduğundan kimsenin kuşkusu olmasın" dedi.
Onur Öymen başta olmak üzere Baykal`a yakın olan isimlerin katıldığı toplantıda CHP Bursa İl Başkanı Gürhan Akdoğan da, Baykal`a ziyaretinden dolayı teşekkür etti.
Kaynak: İHA
"GÖREVİMİZ TARİHTEN HUSUMET ÇIKARMAK DEĞİLDİR" Türkiye`de geçmişte de çok ciddi sıkıntılar yaşandığını ifade eden Baykal, "Ama şunu hepimizin bilmesi gerekir ki, bizim görevimiz tarihten husumet çıkarmak değildir. Görevimiz özellikle kendi tarihimizden, düşmanlık, nefret, kızgınlık ve kuşku çıkarmak değildir. Bizim görevimiz tarihimizi doğru anlamaktır. Acısını, tatlısını, iyisini, kötüsünü elbette bütün gerçekliğiyle görmektir ve o tablo karşısında gerekeni yapma sorumluluğundan kaçmamaktır. Ama bunun ötesinde temel sorumluluğumuz, tarihimizdençatışma değil, barış çıkartmaktır. Düşmanlık değil sevgi çıkartmaktır. Karşıtlık değil dayanışma, bütünlük, birlik çıkarmaktır. Eğer böyle bir anlayışla geçmişimize bakarsak, bundan geleceğe yönelik olarak dayanışma, barış, kardeşlik çıkarmamız mümkündür ve bu sağlanmalıdır. Biz CHP olarak tarihimize toplumumuza milletimize hiç bir zaman etnik ya da dinsel mezhebi kimlikler çerçevesinde bakmadık. Tarihimizde yaşanmış acı tatlı olayların da bu şekilde anlaşılması doğru değildir. Türkiye`de bir etnikçatışma, tarihi bir mezhep çatışması, tarihi bütün dayatmalara rağmen aşılabilmiştir. Ve aşılmasında ülkeyi yöneten insanların çok büyük katkısı olmuştur. Geldiğimiz noktada artık bizim etnik tartışmaya, mezhep tartışmasına teslim olmadan insanları etnik kimliğiyle dinsel, mezhebi kimlikleriyle değil onları insan kimliğiyle anlayarak sahiplenerek, değerlendirerek birbirimizle ilişki kurmamız lazım. Tartışmamızı kendi tarihimizle çatıştırarak kendi tarihimizde etnik kimlikleri çatıştırarak, bir yere varmamızmümkün değildir. Bugün barış içinde yaşayan kesimleri tarihi tek taraflı takdim ederek çatışma noktasına sürüklemeye çalışmak iyi niyetli bir yaklaşım değildir. Bunlar genel değerlendirmeler CHP bu konuda çok duyarlıdır. Bu konular çok önemlidir. Tüm tarihimiz boyunca biz parçalanmayı değil bütünleşmeyi amaçladık. O bütünleşmenin gereklerini büyük bir gayretle yerine getirdik ve bugün dünyanın bütün ülkelerinde saygıyla karşılanan bir Türkiye Cumhuriyeti tablosu ortaya çıktı. Bu son tartışmalar sizi hiç birşekilde olumsuz etkilemesin. Bunlara gülüp geçiniz. Bunlar milletimizin cevabını en iyi şekilde verdiği gelecekte de vereceği konulardır" diye konuştu
TERÖRDE `TAVŞANA KAÇ TAZIYA TUT` POLİTİKASI İZLENDİ CHP`nin özellikle bu iktidar döneminde Türkiye`nin yanlışa sürüklenmemesi için tarihi görevler yaptığını kaydeden Baykal sözlerini şöyle sürdürdü
"2000 yılından bu yana Türkiye`nin maruz kaldığı terör tehdidi karşısında CHP olarak biz bazı teşhisler ortaya koyduk, bazı değerlendirmeler yaptık. Bu değerlendirmelerimiz iktidardaki parti tarafından reddedildi. Terör konusunda tam tersi bir anlayış Türkiye`de hayata geçirildi. Terörü gerçekleştiren kesimleri muhatap alma, onlarla işbirliği yapma, onların sırtını sıvazlama, onların gönlünü kazanma ve onlarla anlaşma çabası içinde Türkiye`de terör sorununu çözme politikası izlendi. Bu politikanınsimgesi Habur`dur. Çünkü Habur`da doğrudan terörün içinde yer almış unsurlar Türkiye Cumhuriyeti devleti tarafından t ddMİZ TARİHTEN Ham tersi terörle hiç bir ilgisi olmayan insanlarmış gibi kabul edilerek, terör örgütüne bir mesaj verilmek, ikna edilmek, onunla işbirliği yapılmak istendi. Bu konuda adımlar atıldı. Yargı ayaklar altına alındı. Adalet çiğnendi. Gerçeklere göz yumuldu. Seyyar mahkemeler kuruldu. Teröristlerin ayaklarına mahkemeler taşındı. `Açılım yapıyoruz` dediler bir açılım politikasıgötürdüler. Bu açılım politikasına CHP, `Yanlış bir yaklaşımdır, gerçekçi olmak gerekir. Terörün bir projesi vardır. Elinde silah olduğu sürece terörle müzakere yapılmaz. Teröre karşı etkili bir mücadele gerekir` dedi. Son zamanlarda ortaya çıkan gerçekler bize neyi gösterdi. Ortaya çıktı ki Türkiye en büyük terör saldırısına maruz kaldığı sırada, Tokat`ta saldırıların gerçekleştiği sırada Osso`da terörle Türkiye müzakere ediyormuş. Müzakere ederken Türkiye adına konuşan Başbakanın temsilcisi, terörörgütünün temsilcisine `Güneydoğu`da sizi rahatsız eden vali, belediye başkanı, idari yetkili, emniyet müdürü varsa söyle onlar hakkında biz gereğini yapalım` teminatı veriyormuş. Tavşana kaç tazıya tut politikası. Terörle aynı masada onlara şirin gözükme, bölgede teröre karşı etkili bir mücadeleyi frenleme, tutma politikası. Buna karşı bizim politikamız ortadaydı. CHP`nin teşhis ve politikaları onu reddeden çözüm üretmek istemeyen AK Parti iktidarının 10 yıl sonra gelip dayandığı nokta olmuştur. 10 yılsonra AK Parti, CHP`nin terör konusundaki tezlerine iltica etmek zorunda kalmıştır. Bu kamuoyumuz tarafından anlaşılması gereken temel bir noktadır. `Laiklik dinsizliktir` diyenler şimdi Mısır`da laiklik nutku atma noktasına geldiler"
"CHP TÜRKİYE`NİN GELECEĞİNDE İDDİA SAHİBİ TEMEL GÜÇ KONUMUNDADIR" CHP`nin bugün dimdik ayakta olduğunu dile getiren Baykal, "CHP Türkiye`nin geleceğinde iddia sahibi temel güç konumundadır. Bakmayın siz seçim sonucu tartışmalarına. İşin özü CHP Türkiye`nin en temel unsuru olmaya devam ediyor. Bizim tarihimize yönelik oluşturulmak istenen tartışmalara itibar etmeyin. Tarihimizi biz elbette büyük bir sorumlulukla tartışırız, irdeleriz, ders alırız, yanlışı tespit eder, doğruyu görürüz. Ama ortada hiç bir kuşku yokken Türkiye`de bizi birbirimizle boğaz boğaza getirecektarihi nefretin, hiç bir şekilde dayanağı yoktur. Türkiye nefrete değil, sevgiye ihtiyaç duyuyor. Tarihimizden kimse nefret çıkartmasın, tarihimizden de sevgi çıkacaktır, çıkarılmalıdır. Yanlışlıklar da kabul edilecektir. Olumsuzluklar görülecek, gerçeklerle yüzleşilecektir. Ama unutmayın nefret, çatışma, düşmanlık çıkarılmayacaktır. Şuanda oluşturulmak istenen kavganın altında birilerin nefret, kavga çıkarma, kamplaşma oluşturma, tarihten siyaset üretme, günlük siyasete malzeme çıkarma çabası var. Tarihikendi şartları içinde halletme çözme değil. Günlük tartışmasına malzeme çıkartmasına evet dememiz mümkün değildir. Gelişmeleri kaygıyla izlediğinizi biliyorum ama merak etmeyin bunun üstesinden layıkıyla geliriz" şeklinde konuştu
"DERSİM TARTIŞMALARI BİR TUZAKTIR, BURADA İYİ NİYETİ YAKALAMAK MÜMKÜN DEĞİL" Bir soru üzerine CHP`nin Dersim tartışma ddMİZ TARİHTEN Hlarındaki politikasını değerlendiren Baykal, "Olayın özü çok açık, bu bir tuzaktır. Burada iyi niyeti yakalamak mümkün değildir. Bu CHP ve Türkiye`ye Cumhuriyetine yönelik bir tertip olarak ortaya çıkmıştır. İnandırıcı olmaktan uzak gerekçeler imal edilmiştir. Bunların her birisinin çürütüldüğünü biliyoruz. CHP, bu tuzağa düşmeyecektir. Bu oyunun bir parçası haline dönüşmeyecektir. Yaşanan tarih ortadadır. CHP`nin anlayışı ilkeleri ortadadır.Dersim halkı oradadır. Dersim halkının siyasi tercihi oradadır. Türkiye`nin bugün geldiği nokta ortadadır. Bütün bunları hepimiz çok iyi değerlendiriyoruz. Yani parti içinde tartışmalar olur. Ama CHP`nin bu konudaki düşünceleri çok açıktır. Türkiye`yi bağımsız bir devlet olarak kuran kadro başta Mustafa Kemal olmak üzere tarihi bir görev yapmıştır. Dünyanın en saygın işlerinden birini gerçekleştirmişlerdir. Bu konuda tereddüt oluşturma, bu konuyu gündelik siyasi çekişme haline getirmek iflasa mahkumdur. CHPbu çabaya alet edilmeyecek, edilemeyecektir. Bu konuda CHP`nin tüm unsurlarının tam bir kararlılık içinde olduğundan kimsenin kuşkusu olmasın" dedi.
Onur Öymen başta olmak üzere Baykal`a yakın olan isimlerin katıldığı toplantıda CHP Bursa İl Başkanı Gürhan Akdoğan da, Baykal`a ziyaretinden dolayı teşekkür etti.