Disk'ten 15-16 Haziran 1970 Hatırlatması
DİSK Gaziantep Bölge temsilcisi Nihat Bencan, 15-16 Haziran 1970 tarihinde, 150 bin işçinin ortaya koyduğu eylemlerin yıl dönümüyle ilgili basın açıklaması yaptı.
15-16 Haziran tarihinin DİSK için çok önemli bir tarih olduğunun altını çizen Bencan, bu tarihin, Türkiye işçi sınıfı açısından, haksızlığa boyun eğmeyen, sendikal hak ve özgürlüklerine kararlılıkla sahip çıkan DİSK üyesi işçilerin önderliğinde, tüm engellemelere karşı 150 bin işçinin ortaya koyduğu kararlılığın tarihi olduğunu kaydetti.
Nihat Bencan, "DİSK'in 1967 yılında kuruluşu ile giderek yükseliş eğilimine giren işçi hareketinden tedirgin olan patronların sözcülüğüne soyunan parlamento, Türkiye İşçi Partisi'nin muhalefetine karşın, sendikal hak ve özgürlükleri budayan, sendika seçme özgürlüğünü sınırlandıran, DİSK'i yok etmeyi amaçlayan yasayı 11 Haziran 1970'te kabul etti. TBMM Çalışma Komisyonu Başkanı, eski çalışma bakanlarından AP'li Turgut Toker, niyetlerini "Yeni değişiklik tasarısı ile DİSK'in canına ot tıkanacaktır" diye
belirtiyordu. Bunun üzerine işçilerin tepkisi fabrikalardan, sokaklara, caddelere, meydanlara yayıldı, sendikalarına sahip çıkan on binlerin öfkesi İstanbul'un 2 yakasında 2 gün boyunca süren gösterilerle devam etti" dedi.
Yasanın işçilerin tepkileri dikkate alınarak Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini ifade eden Bencan, "DGM direnişlerinden, Faşizme ihtar mitinglerine, grevlere, DİSK'in önünü kesemeyen patronlar 10 yıl sonra 12 Eylül Askeri darbesi ile DİSK'in faaliyetlerini askerlere yasaklattırarak, Türkiye işçi sınıfının ağır yenilgisi üzerine bir korku cumhuriyeti inşa ettiler. Bugün DİSK, 15-16 Haziran direnişinin verdiği ruhla, çoğu 1970 tarihinde geri püskürtülen ancak 12 Eylül ile birlikte bir kısmı
zorla dayatılan yasakçı yasalara karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor" diye konuştu.
Bencan konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Şu bilinmelidir ki, haksızlığa boyun eğmeyen, işçi sınıfının atan yüreği DİSK hiç susmayacaktır. 15-16 Haziran ruhu ile kıdem tazminatlarına, işten atılmalara, güvencesiz çalışmaya, kiralık işçi uygulamasına, sendikal barajlara, noter şartına, işsizliğe, esnek ve kuralsız çalışmaya karşı, temel hak ve özgürlükler, demokrasi ve barış, işçilerin birliği ve hakların kardeşliği mücadelemizi yükselteceğiz. Önümüzde zorlu bir yol var. Yolumuz açık olsun"
Nihat Bencan, "DİSK'in 1967 yılında kuruluşu ile giderek yükseliş eğilimine giren işçi hareketinden tedirgin olan patronların sözcülüğüne soyunan parlamento, Türkiye İşçi Partisi'nin muhalefetine karşın, sendikal hak ve özgürlükleri budayan, sendika seçme özgürlüğünü sınırlandıran, DİSK'i yok etmeyi amaçlayan yasayı 11 Haziran 1970'te kabul etti. TBMM Çalışma Komisyonu Başkanı, eski çalışma bakanlarından AP'li Turgut Toker, niyetlerini "Yeni değişiklik tasarısı ile DİSK'in canına ot tıkanacaktır" diye
belirtiyordu. Bunun üzerine işçilerin tepkisi fabrikalardan, sokaklara, caddelere, meydanlara yayıldı, sendikalarına sahip çıkan on binlerin öfkesi İstanbul'un 2 yakasında 2 gün boyunca süren gösterilerle devam etti" dedi.
Yasanın işçilerin tepkileri dikkate alınarak Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini ifade eden Bencan, "DGM direnişlerinden, Faşizme ihtar mitinglerine, grevlere, DİSK'in önünü kesemeyen patronlar 10 yıl sonra 12 Eylül Askeri darbesi ile DİSK'in faaliyetlerini askerlere yasaklattırarak, Türkiye işçi sınıfının ağır yenilgisi üzerine bir korku cumhuriyeti inşa ettiler. Bugün DİSK, 15-16 Haziran direnişinin verdiği ruhla, çoğu 1970 tarihinde geri püskürtülen ancak 12 Eylül ile birlikte bir kısmı
zorla dayatılan yasakçı yasalara karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor" diye konuştu.
Bencan konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Şu bilinmelidir ki, haksızlığa boyun eğmeyen, işçi sınıfının atan yüreği DİSK hiç susmayacaktır. 15-16 Haziran ruhu ile kıdem tazminatlarına, işten atılmalara, güvencesiz çalışmaya, kiralık işçi uygulamasına, sendikal barajlara, noter şartına, işsizliğe, esnek ve kuralsız çalışmaya karşı, temel hak ve özgürlükler, demokrasi ve barış, işçilerin birliği ve hakların kardeşliği mücadelemizi yükselteceğiz. Önümüzde zorlu bir yol var. Yolumuz açık olsun"
