Almanya'nın Afganistan savaşı
Afganistan'da Taliban'la meydana gelen çatışmalarda 3 Alman askerinin ölmesi ve dost ateşinden dolayı 6 Afgan askerinin yaşamını yitirmesi üzerine açıklama yapan Gutterbergı “Afganistan'da savaş veriyoruz” sözlerini kullandı.
Taliban’la çatışmada 3 Alman askerinin yaşamını yitirmesi, dost ateşinde 6 Afgan askerin ölmesi tartışmaları alevlendirdi. Afganistan’daki durum için “savaş” sözcüğünü kullanan Gutterbergı, kararlılık mesajı verdi.
Afganistan'da yaşanan son gelişmeler, Almanya'da tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Cuma günü Kunduz yakınlarında Taliban'la yaşanan çatışmada 3 Alman askeri hayatını kaybederken, 8 asker yaralandı. Ambulans uçakla Almanya'ya getirilen 4 yaralı askerin sağlık durumu ciddiyetini koruyor.
Yine Cuma günü Alman askerlerinin “dost ateşi” sonucu yanlışlıkla 6 Afgan askeri yaşamını yitirmesi, kamuoyunda Afganistan'da görev yapan Alman birliklerinin misyonuna ve çekilme tarihine ilişkin tartışmaları alevlendirdi.
Almanya Federal Savunma Bakanlığı, askerlerin öldüğü çatışmayla ilgili inceleme başlatırken, Federal Başsavcılık da, Afgan askerlerin öldüğü olayı soruşturuyor.
"SAVAŞ BENZERİ KOŞULLAR"
Almanya Savunma Bakanı Karl-Theodor zu Guttenberg, yaşanan çatışmaların Afganistan misyonunun tehlikesini gözler önüne serdiğini, ancak ülkede istikrarı sağlamada kararlı olduklarını vurguladı.
Guttenberg, “Afganistan'daki durum tehlikeli. Bunda gizlenebilecek bir taraf yok. Biz çekilme konusunda bir perspektif belirledik, ancak o tarihe kadar bu tehlikeli görevi yürütmek zor olacak, yaşanan şiddetli çatışmalar da Afganistan’da savaş benzeri koşullar içinde olduğumuzu gösteriyor" dedi. Savunma Bakanı, Alman askerlerinin içinde bulunduğu durumun, günlük dilde karşılığının “savaş” olduğunu dile getirdi.
Almanya’nın Afganistan’da 4 bin 300 asker bulundurması, kamuoyunda destek bulmazken muhalefetin yoğun eleştirilerine hedef oluyor. Geçtiğimiz 4 yıl soyunca iktidarda olan “büyük koalisyon” hükümeti, kamuoyundaki hassasiyet nedeniyle “savaş” sözcüğünü kullanmaktan kaçınmıştı. Alman Ordu Sendikası ise, Afganistan’da riskli görev üstlendiklerini ancak siyasetçilerin kullandığı dil nedeniyle, operasyonun ciddiyetinin kamuoyunda anlaşılmadığı eleştirisini getiriyor.
SİLAHLI ATIŞMA MI, DEĞİL Mİ?
Afganistan'daki yaklaşık 4500 Alman askeri, Federal Meclis tarafından “muharip güç” olarak değil, güvenlik ve yeniden istikrara katkı amacıyla görevlendirilmişti. Ancak bazı Alman siyasetçiler yaşanan son gelişmeler ışığında Afganistan'daki durumun "silahlı çatışma hali" olduğunun kabul edilmesi yönünde çağrıda bulunuyor.
Hükümet yetkilileri, Afganistan stratejisine bağlı kalınacağını açıklıyor. Hrıstiyan Demokrat Birlik'in savunma uzmanı Andreas Schockenhoff, hedefin sivil yapılanmaya destek olmak, istikararı sağlamak, daha sonra çekilme sürecini yönetmek olduğunu söyledi.
MUHALEFET ÇEKİLME TAKVİMİ İSTİYOR
Muhalefet partileri ise hükümetten kesin bir çekilme takvimi istiyor. Yeşiller’den Omid Nouripour, hükümet hedeflerini açıkça dile getirmediği için kamuoyunun Afganistan misyonuna verdiği desteğin azaldığına dikkat çekerken, Yeşiller’in Meclis Grup Başkan Yardımcısı Jürgen Trittin somut bir çekilme tarihi talep etti ve “Oradaki askerleri gördüğünüzde bir şey netliğe kavuşuyor. Bu misyon sürekli olamaz. Askerler bu tehlike ile daha ne kadar iç içe olacaklarını bilmek zorundalar" dedi.
SİVİL ÇABALARA ÖNCELİK
Sosyal Demokrat Parti Meclis Grup Başkan Yardımcısı Gernot Erler ise Alman birliklerinin Afganistan'dan hemen çekilmesine yönelik talepleri geri çevirdi. Erler, “Sonntag Aktuell” gazetesine yaptığı açıklamada, "Almanya bu şekilde Afgan toplumunu yeni bir iç savaşa sürüklemiş olur" dedi.
Alman askerlerine yönelik saldırıyı, “Afgan halkının çıkarlarını gözetmeyen korkak bir saldırı” olarak niteleyen Erler, uzun dönemde ise çekilme takvimine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Erler, “Afgan güvenlik güçlerinin daha iyi eğitilmesini, kesin bir çekilme tarihinin belirlenmesini ve sivil yeniden yapılanma çalışmalarına destek verilmesini öngören temel görüşümüzde hiçbir değişiklik olmayacak" dedi.
Afganistan'da yaşanan son gelişmeler, Almanya'da tartışmaları yeniden alevlendirdi.
Cuma günü Kunduz yakınlarında Taliban'la yaşanan çatışmada 3 Alman askeri hayatını kaybederken, 8 asker yaralandı. Ambulans uçakla Almanya'ya getirilen 4 yaralı askerin sağlık durumu ciddiyetini koruyor.
Yine Cuma günü Alman askerlerinin “dost ateşi” sonucu yanlışlıkla 6 Afgan askeri yaşamını yitirmesi, kamuoyunda Afganistan'da görev yapan Alman birliklerinin misyonuna ve çekilme tarihine ilişkin tartışmaları alevlendirdi.
Almanya Federal Savunma Bakanlığı, askerlerin öldüğü çatışmayla ilgili inceleme başlatırken, Federal Başsavcılık da, Afgan askerlerin öldüğü olayı soruşturuyor.
"SAVAŞ BENZERİ KOŞULLAR"
Almanya Savunma Bakanı Karl-Theodor zu Guttenberg, yaşanan çatışmaların Afganistan misyonunun tehlikesini gözler önüne serdiğini, ancak ülkede istikrarı sağlamada kararlı olduklarını vurguladı.
Guttenberg, “Afganistan'daki durum tehlikeli. Bunda gizlenebilecek bir taraf yok. Biz çekilme konusunda bir perspektif belirledik, ancak o tarihe kadar bu tehlikeli görevi yürütmek zor olacak, yaşanan şiddetli çatışmalar da Afganistan’da savaş benzeri koşullar içinde olduğumuzu gösteriyor" dedi. Savunma Bakanı, Alman askerlerinin içinde bulunduğu durumun, günlük dilde karşılığının “savaş” olduğunu dile getirdi.
Almanya’nın Afganistan’da 4 bin 300 asker bulundurması, kamuoyunda destek bulmazken muhalefetin yoğun eleştirilerine hedef oluyor. Geçtiğimiz 4 yıl soyunca iktidarda olan “büyük koalisyon” hükümeti, kamuoyundaki hassasiyet nedeniyle “savaş” sözcüğünü kullanmaktan kaçınmıştı. Alman Ordu Sendikası ise, Afganistan’da riskli görev üstlendiklerini ancak siyasetçilerin kullandığı dil nedeniyle, operasyonun ciddiyetinin kamuoyunda anlaşılmadığı eleştirisini getiriyor.
SİLAHLI ATIŞMA MI, DEĞİL Mİ?
Afganistan'daki yaklaşık 4500 Alman askeri, Federal Meclis tarafından “muharip güç” olarak değil, güvenlik ve yeniden istikrara katkı amacıyla görevlendirilmişti. Ancak bazı Alman siyasetçiler yaşanan son gelişmeler ışığında Afganistan'daki durumun "silahlı çatışma hali" olduğunun kabul edilmesi yönünde çağrıda bulunuyor.
Hükümet yetkilileri, Afganistan stratejisine bağlı kalınacağını açıklıyor. Hrıstiyan Demokrat Birlik'in savunma uzmanı Andreas Schockenhoff, hedefin sivil yapılanmaya destek olmak, istikararı sağlamak, daha sonra çekilme sürecini yönetmek olduğunu söyledi.
MUHALEFET ÇEKİLME TAKVİMİ İSTİYOR
Muhalefet partileri ise hükümetten kesin bir çekilme takvimi istiyor. Yeşiller’den Omid Nouripour, hükümet hedeflerini açıkça dile getirmediği için kamuoyunun Afganistan misyonuna verdiği desteğin azaldığına dikkat çekerken, Yeşiller’in Meclis Grup Başkan Yardımcısı Jürgen Trittin somut bir çekilme tarihi talep etti ve “Oradaki askerleri gördüğünüzde bir şey netliğe kavuşuyor. Bu misyon sürekli olamaz. Askerler bu tehlike ile daha ne kadar iç içe olacaklarını bilmek zorundalar" dedi.
SİVİL ÇABALARA ÖNCELİK
Sosyal Demokrat Parti Meclis Grup Başkan Yardımcısı Gernot Erler ise Alman birliklerinin Afganistan'dan hemen çekilmesine yönelik talepleri geri çevirdi. Erler, “Sonntag Aktuell” gazetesine yaptığı açıklamada, "Almanya bu şekilde Afgan toplumunu yeni bir iç savaşa sürüklemiş olur" dedi.
Alman askerlerine yönelik saldırıyı, “Afgan halkının çıkarlarını gözetmeyen korkak bir saldırı” olarak niteleyen Erler, uzun dönemde ise çekilme takvimine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Erler, “Afgan güvenlik güçlerinin daha iyi eğitilmesini, kesin bir çekilme tarihinin belirlenmesini ve sivil yeniden yapılanma çalışmalarına destek verilmesini öngören temel görüşümüzde hiçbir değişiklik olmayacak" dedi.