Türkiye Otomotiv Sanayisinin Gelecegi 6. Rekabet Kongresi'nde
Otomotiv endüstrisi, 6
Otomotiv endüstrisi, 6. Rekabet Kongresi'nde masaya yatırıldı. 'Sektörel Rekabet Gücünü Artırmak' başlıklı panelde Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Alaca konuştu.
Marka yaratma ile ilgili Toyota, Honda ve son olarak da dünyada önemli gelişme gösteren Tata markasına dikkat çeken Alaca, Türkiye'nin de kendi ihtiyaçlarını belirleyerek hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi. "Biz üretimimizle daha çok Avrupa'ya bağlıyız. Acaba kendi içimizde ve çevre ülkelere yönelik bir ürüne mi yönelmeli? Bunun için ilk önce Türkiye olarak çok iyi bir strateji yapmalıyız" diyen Alaca, bunun için de Ar-Ge'nin önemine işaret etti.
Ar-Ge'yi çok ileri teknoloji içermeyen tasarım ve modele yönelik veya ileri teknoloji gerektiren yönde iki şekilde ele alan Alaca, Türkiye'de daha çok ana sanayi ile paralel olarak modellemeye yönelik çalışmalar yaptıklarını söyledi. Ar-Ge konusunda önemli bir markanın Türkiye'de çalışmalarının söz konusu olduğunu, ancak bunların Polonya'ya gittiğini anımsatan Alaca, "Dolayısıyla ülkemizde Ar-Ge için bir strateji ve bunun sürdürülebilirliği yok. Ar-Ge'de bir strateji ortaya koymak gerek. Yan sanayi tek
başına bir anlam ifade etmiyor. Ana sanayi ile birlikte hareket ederek hedefimize ulaşabiliriz.
Panelde konuşmacı Otomotiv Sanayi Derneği Başkanı Kudret Önen de Türkiye'nin sanayiyi nereye götürmek istediğinin önemli olduğunun altını çizerek, Ar-Ge'yi, inovasyonu bunun önüne koymak gerektiğini vurguladı. Önen, otomotiv endüstrisi için bir strateji belirlenmesi gerektiğini vurgulayarak, "Bunun markası önemli değil" dedi.
Diğer panelist Hexagon Yönetim Kurulu Başkanı Jan Nahum'da Önen'in "Marka önemli değil" yaklaşımına karşı çıkarak "10 yıl sonra aynı şeyleri konuşmak istemiyorsak başka yerlere gitmeliyiz. Ar-Ge uğruna Ar-Ge yapmamız yetmez. Ar-Ge taşeronluğu yapmamız yetmez. 2023 yılında dünyada ilk 10 büyük ekonomi içinde olacaksak markalaşmamız gerek. Japonya modeli uygulayarak kendi konseptimizi markamızı yaratmalıyız" dedi.
Marka yaratma ile ilgili Toyota, Honda ve son olarak da dünyada önemli gelişme gösteren Tata markasına dikkat çeken Alaca, Türkiye'nin de kendi ihtiyaçlarını belirleyerek hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi. "Biz üretimimizle daha çok Avrupa'ya bağlıyız. Acaba kendi içimizde ve çevre ülkelere yönelik bir ürüne mi yönelmeli? Bunun için ilk önce Türkiye olarak çok iyi bir strateji yapmalıyız" diyen Alaca, bunun için de Ar-Ge'nin önemine işaret etti.
Ar-Ge'yi çok ileri teknoloji içermeyen tasarım ve modele yönelik veya ileri teknoloji gerektiren yönde iki şekilde ele alan Alaca, Türkiye'de daha çok ana sanayi ile paralel olarak modellemeye yönelik çalışmalar yaptıklarını söyledi. Ar-Ge konusunda önemli bir markanın Türkiye'de çalışmalarının söz konusu olduğunu, ancak bunların Polonya'ya gittiğini anımsatan Alaca, "Dolayısıyla ülkemizde Ar-Ge için bir strateji ve bunun sürdürülebilirliği yok. Ar-Ge'de bir strateji ortaya koymak gerek. Yan sanayi tek
başına bir anlam ifade etmiyor. Ana sanayi ile birlikte hareket ederek hedefimize ulaşabiliriz.
Panelde konuşmacı Otomotiv Sanayi Derneği Başkanı Kudret Önen de Türkiye'nin sanayiyi nereye götürmek istediğinin önemli olduğunun altını çizerek, Ar-Ge'yi, inovasyonu bunun önüne koymak gerektiğini vurguladı. Önen, otomotiv endüstrisi için bir strateji belirlenmesi gerektiğini vurgulayarak, "Bunun markası önemli değil" dedi.
Diğer panelist Hexagon Yönetim Kurulu Başkanı Jan Nahum'da Önen'in "Marka önemli değil" yaklaşımına karşı çıkarak "10 yıl sonra aynı şeyleri konuşmak istemiyorsak başka yerlere gitmeliyiz. Ar-Ge uğruna Ar-Ge yapmamız yetmez. Ar-Ge taşeronluğu yapmamız yetmez. 2023 yılında dünyada ilk 10 büyük ekonomi içinde olacaksak markalaşmamız gerek. Japonya modeli uygulayarak kendi konseptimizi markamızı yaratmalıyız" dedi.