Türk Eğitim-sen İstanbul Bölge Başkanı Bostan:

Türk Eğitim-Sen İstanbul Bölge Başkanı M. Hanefi Bostan, Milli Eğitim Bakanlığının mahkeme kararlarına rağmen usulsüz olarak şube müdürü atamalarını sürdürdüğünü iddia etti.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın, mahkeme kararlarına rağmen şube müdürü atamalarını sürdürdüğünü belirten Bostan, "Mahkemelerin vermiş olduğu aleyhteki kararlara rağmen, Milli Eğitim Bakanlığı usulsüz ve haksız olarak şube müdürlüğü atamalarına devam ediyor. Bu durum eğitim camiasında büyük huzursuzluklara neden oluyor ve eğitim çalışanlarının motivasyonunu bozuyor. Cumhurbaşkanının biran önce olaya müdahale ederek bu haksızlığa ve adaletsizliğe son verdirmesi gerekiyor" dedi.
"26098 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinde değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesinin 1/c bendinde, merkez ve taşra şube müdürlüğüne sınavsız atanmasını düzenleyen 25-1/c bendinde yer alan "şube müdürlüğü.." ibaresinin yürütülmesinin durdurulması ve devamında iptali istemiyle Danıştay'da dava açıldı" diyen Bostan şunları kaydetti:
"Danıştay 12. Dairesi tarafından da yönetmeliğin 25. maddesinin 1/c bendinde yer alan "şube müdürlüğü" ibaresinin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi. Kısaca sınavsız olarak Şube Müdürü olma hakkı tanıyan yönetmelik maddesi Danıştay'ca hukuka uygun bulunmadı. Milli Eğitim Bakanlığı Danıştay kararını uygulamayarak ve bu haksız, hukuksuz uygulamaya devam etti. Bu nedenle Türk Eğitim-Sen olarak Ankara 1. İdare Mahkemesinde Danıştay kararının uygulanmasını ve yürütmesi durdurulan yönetmelik hükmü
uyarınca yapılan tüm şube müdürü atamalarının iptali istemiyle dava açıldı. Ankara 1. İdare Mahkemesi, Danıştay kararı ile yürütmesi durdurulan hüküm uyarınca, 12.12.2008 tarihinden bugüne kadar yapılan bütün şube müdürlüğü atamalarını iptal etti."
Uygulamayla ilgili Milli Eğitim Bakanlığını usulsüzlükle suçlayan Bostan, "Yapılan atamaların iptal edildiğine dair bakanlıkça düzenlenen atama kararnamelerinin birer nüshası Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde Türk Eğitim-Sen olarak Milli Eğitim Bakanlığından istenildi. Ancak Bakanlık; 28 Ekim 2010 tarih ve 66073 sayılı işlem ile 12 Aralık 2008 tarihinden sonra Bakanlık Merkez Teşkilatına yapılan şube müdürlüğü atamalarının 657 sayılı Devlet Memurları Kanunun 76. maddesi uyarınca Makam Takdiri ile
gerçekleştirildiğinden söz edilerek sınavsız yapılan şube müdürlüğü atamalarını yönetmeliğine göre değil Bakan onayı ile yaptığını net bir biçimde ifade etti" dedi.
Bostan, "Daha önce de Bakanlığın 76. madde kapsamında 38 kişinin sınav şartına bağlı olmaksızın Merkez Teşkilatına şube müdürü olarak atadığı yönünde sendikamıza gelen şikayetler üzerine Türk Eğitim Sen olarak bu 38 kişinin sınavsız atanıp atanmadıkları sorulmuş ve 12 kişinin 12.12.2008 tarihinden sonra bakanlık kadrolarına 76. madde kapsamında atandığı 26 kişinin de 12.12.2008 tarihinden önce yine 76. madde kapsamında atandığı bakanlıkça bildirilmiştir. Kısacası bakanlık 12 kişinin atamasını 12.12.2008
tarihinden sonra 76. madde kapsamında yapmış bunlardan birisi yargı kararınca iptal edilmiş geriye kalan 11 kişi halen bu kadrolarda görev yapmaktadır" dedi.
"Bakanlığın 76. maddeyi yorumlarken ve uygularken göz ardı ettiği Danıştay içtihatlarında yerleşmiş kriterleri unutmaması gerekmektedir" diyen Bostan, şunları söyledi:
"Bu yerleşik içtihatlar bağlamında atamalar gerçekleştirilirken kariyer ve liyakat ilkelerinin uygulanması, kamu hizmetleri görevlerine girmede bütün kamu görevlilerine eşit imkanların verilmesi, kamu yararı ve hizmet gerekleri ilkeleri gözetilmelidir. Bu ilkeler gözetilmeden yapılan atamalar elbette yargı denetimine tabi tutulacak ve son 5 yılda pek çok defa olduğu üzere yine yargı organlarınca iptal edilecektir. Bakanlık tüm yargı kararlarına rağmen hukuka aykırı eylemlerini devam ettirmektedir.
Aşağıda isimleri verilen kişiler bakanlık tarafından usulsüz ve haksız olarak atandığı, bakanlığın sendikamıza Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde verdiği bilgilerden ortaya çıkmaktadır.
1) A.T. isimli kişi Yaygın Eğitim Enst. Öğret. ve Md.olarak görev yapmakta iken 25/12/2008 tarihinde İşletmeler Dai.Bşk. Şb. Md. olarak atanmıştır.
2) A. K. İsimli kişi Konya Akören Ali Aşık Çok Programlı Lis. Öğrt. Ve Md. olarak görev yapmakta iken 31/12/2008 tarihinde Erkek Teknik Öğrt.Gn. Md. Şb. Md. olarak atanmıştır.
3) N.Ü. isimli kişi Ankara Gölbaşı Şahin Sevin İ.Ö.O.Öğtr.olarak görev yapmakta iken 03/02/2009 tarihinde Personel Gn. Md. Şb. Md. olarak atanmıştır.
4) Ş.Y. isimli kişi Ticaret ve Tur. Öğrt.Gn.Md. Eğitim Uzmanı olarak görev yapmakta iken 17/02/2009 tarihinde Ticaret ve Tur.Öğrt. Gn. Md. Şb. Md. olarak atanmıştır.
5) M.K. isimli kişi Van Merkez Mizancı Murat Lisesi Öğretmeni olarak görev yapmakta iken 07/04/2009 tarihinde Yurt Dışı Eğt. Öğrt. Gn. Md. Şb.Md. olarak atanmıştır.
6) C.A. isimli kişi Balıkesir Ayvalık TM. ve And. Otelcilik Lisesi Öğretmeni olarak görev yapmakta iken 22/04/2009 tarihinde Eğitimi Araştırma ve Geliştirme Dairesi Başkanlığnaı Şube Müdür olarak atanmıştır.
7) C.Ö. isimli kişi Yaygın Eğitim Enstitüsü Öğretmeni olarak görev yapmak iken 27/04/2009 tarihinde Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne Şube Müdürü olarak atanmıştır.
8) T.Ç. isimli kişi Ankara Mamak Kayaş Sakarya İlköğretim Okulu Öğretmeni ve Müdürü olarak görev yapmakta iken 30/ fd Devlet Memurları Kanunun 76.04/2009Yurt Dışı Eğt. Öğrt. Gn. Md. Şb Md. olarak atanmıştır.
9) F.T. isimli kişi İstanbul Başakşehir Anaokulu Öğretmeni ve Müdürü olarak görev yapmakta iken 02/06/2009 tarihinde Yurt Dışı Eğt. Öğrt. Gn. Md. Şb. Md. olarak atanmıştır.
10) S.Y. isimli kişi İstanbul Sancaktepe Samandıra Tek. Ve End. Mes. anlığın 76. madde kapsamLis. Öğrt ve Müd. Yrd. olarak görev yapmakta iken 02/03/2010 tarihinde Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne Şube Müdürü olarak atanmıştır.
Yukarıda sayılan görevlere sınav sonuçlarına göre değil sadece Bakan onayı ile atanan ve görevlerine devam eden kişilerin atamalarının iptali için yargıya gidilmesi gerekmektedir. Dava açmak isteyen üyelerimize sendikamız tarafından her türlü hukuki destek verilecektir. Bu ülkede haksızlığı, hukuksuzluğu ve adaletsizliği ortadan kaldıracak bir "Molla Kasım" kalmadı mı?"