"İslam'ın Almanya'da tanınması sorunların çoğuna çözüm üretir"

Almanya'da uyum, İslam ve Müslümanlarla ilgili sert tartışmalar sürerken Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller Partisi yetkililerinin, "İslam'a eşit statü verilmesi, devlet tarafından tanınması" yönündeki açıklamaları İslami organizasyonlar tarafından memnuniyetle karşılandı. SPD'nin Federal Meclis İçişleri Politikaları Sözcüsü Dieter Wiefelspütz İslam'a Hıristiyanlık ve Yahudilikle eşit stütü verilmesi gerektiğini belirterek, bunun ülkedeki 4 milyon Müslümana önemli bir sinyal olacağını vurgulamıştı. Yeşiller Parti Federal Meclis uyum politikaları sözcüsü Mehmet Kılıç ise İslam'ın tanınmasının Müslüman göçmenlere kabul hissi vereceğini bildirerek bunun uyuma da büyük katkısı olacağının altını çizmişti.

SPD ve Yeşiller'den gelen bu açıklamaları son derece yerinde bulan İslami kurum yetkilileri, Cihan Haber Ajansı'na yaptıkları açıklamada, Almanya'da İslam'ın ve Müslümanların dini cemaat olarak tanınmasının başta Alman toplumunun Müslümanları kabulü, Müslümanların Almanya'yı vatan hissetmesi ve daha iyi uyum sağlaması, İslam din dersleriyle Müslüman çocukların dinleri hakkında doğru bilgilenmeleri olmak üzere pek çok soruna çözüm kapılarını açacağının altını çizdi. Konuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan İslami çatı kuruluşu Almanya Müslümanlar Koordinasyon Konseyi (KRM) dönem sözcüsü ve İslam Kültür Merkezleri Birliği (İKMB) Diyalog Sorumlusu Erol Pürlü, Almanya'da İslam'ın tanınması konusunda geç bile kalındığını söyledi. Pürlü, "Üç-dört yıldan beri Almanya İslam Konferansı'nda konuşuyor, görüşüyoruz. Bunların birer neticesi olması lazım. Neticesid e İslam dininin Almanya'da tanınması, İslami cemaatlerin tanınması ve bir an evvel pratik hizmetlere başlanmasıdır. Bunların başında ise okullarda İslam din dersleri geliyor. İslam din derslerinin uyum açısından, okullardaki müspet atmosfer açısından çok faydalı olacağına inanıyorum. Yeni nesillerin İslam'ı doğru tanımalarının yolu da budur. Tanınma için bir 40 sene daha beklemeye ne Müslümanların ne de Almanya'nın vakti var." dedi. İslam'a eşit statü ve İslam din dersleri hakkının verilmesinin okullarda ve toplumda kabülü hızlandırıp hızlandırmayacağını, sorunların çözümüne kapı açıp açmayacağının sorulması üzerine Pürlü, "Kamuoyundaki tartışmalarda hep İslamiyetle ilgili menfi konular ele alınıyor. İslamiyetin tanınmış olması, siyasilerin kabullenmiş olması Almanya'daki İslam imajını çok değiştireceğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

İslam Konseyi (Islamrat) Başkanı ve KRM eski dönem sözcüsü Ali Kızılkaya ise, SPD ve Yeşiller'in çıkışını memnuniyetle karşıladıklarını bildirerek, İslam'ın tanınmasının yolunun İslami kuruluşların hukuki anlamda muhatap alınmasından geçtiğini kaydetti. Kızılkaya, şunları söyledi: "Göçün 50. yılında Müslümanların hala hukuka uygun şekilde muhatap kabul edilmemeleri düşündürücü, uyum açısından da son derece vahimdir. Bunun nedeni siyasetin kararsızlığı ve uyum politikalarında inandırıcılıktan uzak olmasıdır. Cumhurbaşkanı'nın haklı açıklamalarına gösteriler tepkiler ortaya koyuyor ki; bazı siyasi çevreler Müslümanları entegre etmek istemiyor. Herkes şikayet ediyor ama, aslında Müslümanları entegre etmeyen bir çevre var. Bu üzücü bir durum. Sağ eğilimdeki oylar alınmak için Müslümanlara haksızlık yapılıyor. İslam nihayet tanınmalı ki; enerjimizi ortak geleceğimiz için harcayalım. Tanınma olursa daha rahat bir ortam oluşur. Çözümler hızlanır. Tartışmalar olunca sakin ve kaliteli bir ortamda süreceğine inanıyorum" dedi. Almanya Müslümanlar Merkez Konseyi (ZMD) Genel Başkanı Aiman Mazyek de SPD ve Yeşiller'den gelen açıklamayı desteklediklerini kaydederek, "Çünkü bu şekilde çok sayıda problem çözülebilir. Dost-düşman tartışmalarına değil, pratik çözümlere ihtiyacımız var."