Kurban İbadeti Ve Bayramın Önemi

Müftü Bağcı, kurbanın insanı Allah’a yaklaştıran bir ibadet olduğunu ve her ibadette olduğu gibi kurbanda da samimi olmanın esas olduğunu söyledi.

Müftü Selami Bağcı, “Kurban İnsanlık tarihi boyunca var olan ve bütün dinlerde, inançlarda yer alan bir ibadettir. İnsanın; inandığı, tazim ettiği Allah’a sunduğu bir sunumdur. Kurban ibadetini, ilk olarak Hz. Âdem’in oğullarında görüyoruz. Bunlardan Habil, malının en değerlisini Allah’a sunduğu için kurbanı kabul edilmiş, diğeri Kabil kurbanına değer vermediği için, Kurban’ın taşıdığı manayı idrak etmediği için kurbanı kabul edilmemiştir. Daha sonra kurbanı günümüzdeki şekliyle Hz. İbrahim’de görüyoruz. Yıllar sonra evlat sahibi olan Hz. İbrahim’i Cenab-ı Hak büyük sınavdan geçirir. Oğlunu kurban etmesini rüya yoluyla kendisine emreder. Durumu oğluna haber verince, çocuk yaşta olan İsmail (A.S) bunun Allah’ın bir emri olduğunu idrak ederek " Babacığım emrolunduğun şeyi yerine getir. İnşallah ben sabredeceğim." Diyerek Allah’ın emrine teslimiyetini ifade etmiştir. İbrahim (A.S), emrolunduğu büyük bir imtihanı gerçekleştirmek üzere yola çıktığında, kendisine engel olan şeytan ve nefsini bertaraf ederek emrolunduğu kurban görevini yerine getirmek üzere oğlunu kurban etmek üzere iken Allah’u Teala kendisine bir büyük kurbanlık gönderir. Hz. İbrahim Sadakati ile büyük bir imtihanı başarmış olur. Hz. Âdem’in iki oğlu ve Hz. İbrahim’in kurban ibadetini yerine getirmelerinden bahisle bizlere Cenab-ı Hak şu mesajları vermiştir. Kurban, insanı Allah’a yaklaştıran ibadettir. Her ibadette olduğu gibi kurbanda da samimi olmak esastır. Maddi gücümüze göre sunacağımız en iyi kurban, ibadet şuuruyla ve İsmail (A.S) gibi tam bir teslimiyet ile yerine getirildiğinde Allah, o kurbanı kabul eder. Allah’ın emrini yerine getirmek üzere kestiğimiz kurbanlar, bizleri hem Allah’a yaklaştıracak hem de kurbanlarımızdan fakir ve yoksullara ikram etmemiz sebebiyle birbirimize yaklaştıracaktır. Kurbanlarımızı ibadet şuuruyla, hayvana eziyet etmeden sağlık kurallarına uygun olarak kesmeliyiz. Kestiğimiz kurbanlarımızın bir kısmını başta yoksul ve kimsesizlere olmak üzere muhtaç kimselere de ikram etmeliyiz. Bir kısmını da kendi aile fertlerimize ayırmalıyız. Bayramımızı da akraba ve komşu ziyaretleriyle gerçek bayramlara dönüştürmeliyiz. Sene içerisinde görüşmediğimiz nice dostlarımızla görüşerek aramızda sevgi ve muhabbeti pekiştirmeliyiz. Bu vesile ile bütün Müslüman kardeşlerimizin bayramını tebrik eder, sağlık ve afiyet içerisinde bayram geçirmemize, bütün Müslümanların birliğine dirliğine huzuruna vesile olmasını Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum” dedi.