Güleç; '1 Mayis Emek Ve Dayanisma Günümüz Kutlu Olsun'

Emeklinin, isçinin, memurun toplumun tüm kesimlerinin yasanan ekonomik kriz ortaminda, yüksek enflasyon ve artan geçim sikintisi karsisinda olumsuz yönde etkilenmeye devam ettigi belirten Güleç, açilmasini söyle sürdürdü;

“Emekli maasinin yetersizligi emeklilerin birçogunun çocuklarindan destek almasina veya onlarin yanina siginmalarina, çocuklarinin ise artan geçim sikintisi ve giderek düsen alim gücü karsisinda daha da zorlanmalarina sebep oldugu görülmektedir. Bu duruma büyüksehirlerde artan fahis kira bedellerini de ekleyince durumun içinden çikilmaz bir hal aldigi görülmektedir.

Her sektör ve alanda yasandigi gibi egitim çalisanlari üzerinde de ekonomik sorunlarin getirdigi yük gün geçtikçe daha da artmaktadir. Egitim camiasinin yiginla çözülmeyi bekleyen meseleleri sorunun bir boyutu iken artan ekonomik darbogazla birlikte yasanan sikintilarda sorunun bir diger boyutunu olusturmaktadir. Yasanan ekonomik buhran karsisinda ne emekli ögretmenin aldigi emekli ikramiyesinin degeri kalmistir ne de emekli ögretmen maasiyla çocuk okutmak ve evlendirmek mümkün olabilmektedir. Sartlarin iyilestirilmesi gerekmekle birlikte hâlihazirda görev yapmakta olan ve bilhassa mesleginde 10 hizmet yilini doldurmamis ögretmenlerimizin maaslarinin düsük olusu egitim camiamizin kiymetli emekçileri olan ögretmenlerimizin alin terinin ne kadar ödendigi gerçegini de ortaya koymaktadir.

Asla emegin karsiligi olmayan ek ders ücretlerine de gerekli zammin yapilmasi ve büyüksehirlerde görev yapan memura kira destegi verilmesi elzemdir. Ögretmenin mali ve sosyal haklari yok denecek ölçüde emeginin karsiligini almaktan uzaktir. Alelacele çikarilan Ögretmenlik Meslek Kanunu’nun yetersiz ve birçok soruna davetiye çikarici nitelikte oldugunu ifade etmistik. Bu gün gelinen noktada Ögretmenlik Meslek Kanunu’nun sorunlarla dolu oldugu ortadadir. Ögretmenler Odasi’nda gelir dengesizligi olusmus ve hatta uçurumlar olustugu görülmüstür. Emekçilerimiz emeklerinin karsiligini alabilmeyi beklemekte, sosyal ve ekonomik haklari tanimlanmis, daha adil ve sartlari iyilestirilmis bir meslek kanunu beklemektedir.

Çalisan memurlarimizin tamami bayram ikramiyesinden faydalanmayi beklerken diger yandan atanmayi bekleyen binlerce meslektasimizi da hatirlatmayi emege sayginin bir geregi olarak gördügümüzü beyan etmek isteriz. Zira o kadar yil okuyup, puanlarini alip atanmayi bekleyen meslektaslarimizin da biran evvel okullarina, ögrencilerine kavusmalarini temenni ediyoruz. 9 aydir bekletilen ve mülakatin kaldirilacagina iliskin söz verilen ögretmenlerimizin kontenjanlarinin biran evvel gönülleri rahatlatacak bir sayiyla ilan edilmesini arzuluyoruz.

Üniversitelerde görev yapmakta olan üniversite idari personelinin (GIH, THS, YHS, SHS, 4/B Sözlesmeli) en temel haklardan biri olan tayin/nakil haklari olmaksizin çalistirilmasi 21. Yüzyilda kabul edilebilir bir durum degildir. Üniversitelerde görev yapan tüm personelin tayin hakki için Üniversiteler Arasi Atama ve Yer Degisikligi Yönetmeligi’nin hazirlanarak yürürlüge girmesi gerekmektedir. Bu yönetmelikte yer degisikliginin sartlari, mazeret tayinleri, egitim hakki tayini, becayis vb. düzenlemelerin net bir sekilde ifade edilmesi ve bu düzenlemelerin rektörlerin keyfi kararina birakilmaksizin, torpil vb. durum söz konusu olmaksizin gerekli tedbirlerin alinmasi elzemdir. Bu çalisanlarimizla ilgili sürgün maddesi diye bilinen 13-b/4 geçici görevlendirme maddesinin tamamen kaldirilmasi, egitim ve ögretim hizmet kolunda verilen zam, tazminat, üniversite ödenegi, tesvik vb. haklardan da faydalanmalarini saglayacak sekilde yasal düzenlemelerin yapilmasi elzemdir. Tüm bu sorunlarin çözümü için TBMM Milli Egitim Komisyonunu olusturan vekillerimizi göreve davet ediyoruz. Bizlerde 1 Mayis günü tüm teskilatlarimizla birlikte Ankara’da meydanda olacagiz. Her alanda emek sarf eden tüm emekçilerimizin bu emeklerinin karsiligini alabilmelerini temenni ediyor, birlik, mücadele ve dayanisma günü olan 1 Mayis Bayrami’ni kutluyorum. Emekçilerimizin haklari için mücadele etmeye devam edecegimizi bu vesileyle bir kez daha ifade etmek istiyorum.”