Isias Oteli Davasi Yarina Ertelendi
Adiyaman’da 6 Subat depreminde yikilan ve 72 kisinin hayatini kaybettigi Isias Oteli davasinda, otelin ortaklari olarak görülen Ahmet Bozkurt’un çocuklari, otelle ilgili tüm sorumlulugun babalarina ait oldugunu söyledi. Durusma yarina ertelendi.
Otel Sahibi Ahmet Bozkurt’un ardindan tutuksuz yargilanan kizi Bilge Açik savunmasinda, otelin is ve isleyisinde söz sahibi olmadigini belirterek, “Otelin yüzde 5 hissesine ortagiyim. Yalniz 2021’de ben hissemi devrettim, otelin is ve isleyisinden bilgim yoktu. Her konuda babam ilgilenirdi. Bizim hükmümüz olmazdi. Yönetimden babam sorumluydu. Imza yetkim yoktuk” seklinde konustu.
"Otelin yetkilisi ve sorumlusu babamdir”
Ahmet Bozkurt’un oglu tutuklu sanik Efe Bozkurt ise otele bir çivi bile çakilsa babasindan habersiz olmayacagini savunmasinda dile getirerek, "3 Ocak 1992 tarihinde dogdum. 11 yaslarindayken otel açilmis. 2016 yilinda yapilan kat ile ilgili bir bilgim ve ilgim yoktur. Bu konuda karar mercii babamdadir. Babamin talimati olmadan en ufak adim atilmaz, hareket edilmezdi. Duvardaki çivinin yeri bile babamin talimatiyla olurdu. Otelin yetkisi, sorumlulugu babam Ahmet Bozkurt’tur” diye savunma yapti.
Ahmet Bozkurt’un diger oglu tutuklu sanik Mehmet Fatih Bozkurt, “1993 yilinda Kibris’a okumaya gittim, 1999 yilinda geri döndüm. Akabinde aileme ait otomotiv sirketinde is basi yaptim. Daha sonra babam tarafindan otel yatirimina hisse vererek ortak yapti. Bana yüzde 5 hisse verildi.
Benim tüm vaktim otomotiv sektöründe geçti. Bundan dolayi yüzde 1’e düsürüldü. Fakat 2016 yilinda yüzde 1 iken, babamin tasarrufu ile, bana yetki verildi.
Otelle ilgili hiçbir isleyisin içinde olmadim. Fakat 2021 yilinin sonuna geldiginde babam hisseleri almam gerektigini söyledi.
Bende hisseleri üstüme aldim. Yönetim kurulu baskani olup olmadigimi bilmiyordum. Oranin sorumlulugu babama aittir” seklinde konustu.
Ahmet Bozkurt’un kizi Seda Zeren ise, otelle herhangi bir baglantisinin olmadigini, sadece babasinin otelle ilgilendigini belirterek, “Adana’da yasiyorum, Adiyaman’a çok gelip gitmezdim. Bayramlarda falan gelirdim. O zamanda evde kalirdim. Babam otelle ilgilenirdi. Babam onurlu bir isadamidir. Otelde kaçak oldugu söylenen katin varligini basindan ögrendim” ifadelerini kullandi.
Ahmet Bozkurt’un kizi Sule Özbek ise, "2011 yilinda erkek kardesim Efe Bozkurt’a yüzde 5 olan hissemi devrettim. 2016 yilinda ben ortak degildim. Sahsim ve ailem üzerine atilan suçlamalari kabul etmiyorum. Benim babam ailesinde titiz bir insandir. Is hayatinda da ayni titizdir” dedi.
Ahmet Bozkurt’un esi Ulviye Bozkurt ise savunmasinda, “Üzerimize atilanlar iftiradir, bu iftiralari kabul etmiyorum. Savcilikta verilen ifadelerimi yineliyorum. Kaçak kat denilen yer, teras kattir” diye konustu.
Sanik ve müsteki avukatlari arasinda usul satasmasi yasandi
Saniga müsteki avukatlarinin soru sormasiyla ilgili sanik avukatlari, usul konusunda yanlislik yapildigini dile getirerek sanik ve müsteki avukatlari arasinda karsilikli satasmalar yasandi. Sanik avukatlari, müsteki avukatlarinin soru sormak yerine yorum yaparak, saniklari yönlendirmeye çalistiklarini öne sürdü. Mahkeme Baskani yasanan duruma müdahale ederek, avukatlari sakin olmalari konusunda uyardi.
Avukatlar ile ilgili konunun son bulmasinin ardindan tutuklu sanik Mimar ve Fenni Mesul Erdem Yildiz’in savunmasina geçildi. Erdem Yildiz savunmasinda, “Belediyeye hak sahibi basvurur. Belediye imar durumu ve çapini verir. Mal sahibi, ilgili mühendislere götürür. Bana getirdi mimarisini, ben mimarisini hazirladim. Mimari projeyle birlikte toplam 6 projenin tamami belediyeye sunulur. Belediye kontrolleri yapar, eksik yoksa onaylar. Ayni noterde oldugu gibi daha sonra huzurda imzaya çagirilir. 1995-2000 yillarda benim müteahhit olarak o binayi yaptigimi iddia etmisler. O tarihlerde ben bu ülkede bile degildim. Ben bitmis binada ince islerle ilgili sorumluluk aldim. Ilerleyen zamanda benim yaptigim islerle ilgili bir seyde kalmamistir. Olmayan statik projede ben nasil statikçi oluyorum, mimarla statikçiyi nasil yan yana koyuyorlar?” ifadelerini kullandi.
Tutuklu sanik ve iddianamede Statik Proje Müellifi olarak geçen Halil Bagci ise savunmasinda, statik projesini kendisinin hazirlamadigini ve Ahmet Bozkurt’u tanimadigini belirterek, "Ben statik hesabi yapmadim. Sadece eski ile yeninin hesaplarini karsilastirdim. Ben hayatim boyunca o insaata gitmedim. Ahmet Beyi tanimam, ogullarini da tanimam. Ben tanimadigim birisine nasil proje yapabilirim. Hiç tanimadigim birisine nasil proje yapabilirim? Rapor denilen bilgi notunda sadece durum donatilarinin karsilastirmasini yapmisim” ifadelerini kullandi.
Tutuksuz yargilanan Fenni Mesul Hasan Aslan, dosyaya attigi imzayi hatirlamadigini öne sürerek, “1975 yilinda Adiyaman deprem bölgesi tanimlamasinda 4. derece deprem bölgesidir. Bina bu degerlere uygun sekilde yapilmasaydi 30 yil ayakta kalabilir miydi?” dedi.
Tutuksuz yargilanan Statik Proje Müellifi Mehmet Göncüoglu ise savunmasinda, “Biz 1993 yilinda projemizi teslim ettikten sonrasinda gelismelerden bilgim ve alakam yok. Biz konut olarak statik projesini yaptik ve teslim ettik. Otel olarak statik projesi çizmedim” seklinde konustu.
Mehmet Göncüoglu’nun ‘konut olarak statik proje yaptik’ sözü üzerine sanik avukatlari projede buranin sadece konut degil, konut ve ticari alan olarak imzalandigini dile getirdi.
Müsteki avukatlari ve sanik avukatlarinin talebi ile, 12 saat süren durusmanin bitmeyecek olmasindan dolayi durusmanin ertelenmesini istedi. Iddia makami, saniklarin kaçma süphesi uyandirdigi, dosyada bulunan tutuklama sebeplerinin devam ettigi, dosyada tutuklu bulunan saniklarin tutukluluk hallerinin devamini istedi.
Durusma yarina ertelendi
Müsteki avukatlari tutuklu saniklarin tutukluluk halinin devamini istedi. Sanik avukatlari ise, tutuklu saniklarin tutukluluk halinin kaldirilmasini istedi.
Mahkeme Baskani verdigi ara kararla, tutuklu saniklarin tutukluluk hallerinin devamina, 4 Ocak 2024 Persembe günü saat 09.00’da durusmanin yapilmasina karar verdi.