Kadinlar, Kendi Soyadlarini Ne Zaman Kullanabilecek
Evlenen kadinin kocasinin soyadini almasini hükmeden Medeni Kanun’un 187. Maddesinin Anayasa Mahkemesi karari ile iptal edilmesine ragmen 5 ay sonra yürürlüge girecegine dikkat çeken Prof. Dr. Sükran Sipka, “Bu süre içinde yasa koyucu yani TBMM, iptal edilen kanunun yerine bir düzenleme yapmali. Yapilan düzenleme ile kadin kendi soyadi ile evlilige devam edebilmeli” dedi.

“Kadinin soyadi, kisilik hakkinin bir parçasidir”
Altinbas Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafindan düzenlenen Cumhuriyetimizin 100. Yilinda Medeni Haklar Sempozyumunda konu ele alindi. Prof. Dr. Sükran Sipka, yaptigi degerlendirmede, özellikle çalisan kadinlar için soyadi meselesinin çok önemli olduguna dikkat çekerek, “Evli kadinin soyadi hakki, fantezi bir hak gibi görünüyor ama gerçekten önemli. Kimligimiz, kisiligimiz her sey bir anlamda ona göre degisiyor bir evlilik yapildigi zaman. Erkek için böyle bir zorunluluk yokken, kadinin evlenince kocasinin soyadini alma zorunlulugu ve soyadinin degismesi, esitlik ilkesine aykiridir. Anayasamizin temel esitlik ilkesi olan 10. Maddesine ve evlilik içinde eslerin esitligine iliskin 41. Maddesine aykiridir.” seklinde görüslerini dile getirdi.
“Kadin, kendi soyadi ile evlilige devam edebilmeli”
Kadinlarin kendi soyadlari degismeden evlilige devam etme hakkini savunan Sipka, “Bu hak, kadinin kimligi ve kisiliginin bir parçasidir. Daha önceki yillarda da AHIM ve Anayasa Mahkemesine bireysel basvuru sonucunda, birçok kararda kadinin kisilik hakki ihlali ve esitlik ilkesine aykirilik oldugu kabul edilmistir. Buna ragmen kadinlar sadece kendi soyadlarini tasimak için, Medeni Kanun’da yer alan 187. madde nedeniyle, bireysel dava açmak zorunda birakiliyordu. Nüfus kayitlarinin düzeninin saglanmasina yönelik kamu yarari ilkesi de artik hakli bir gerekçe degildir. Zira her kisinin T.C numarasi ve bilisim teknolojisi sayesinde bu kayitlar arasindaki irtibat saglanmaktadir. Ayrica evlenen kadinin nüfus kaydinin kocasinin kaydina tasinmasi da artik kabul edilmemelidir.” ifadelerini kullandi.
Sipka, ayrica 5 ay sonra 187. maddenin uygulamadan kalktiginda ne olacaginin da henüz belirsiz olduguna dikkat çekti. “Yasa koyucunun, yani Millet Meclisi’nin bunun yerine bir yasa koymasi gerekiyor. Esitlige inanan bir tavir ile düzenlenecegini varsayarsak, bu konuda Avrupa’daki kurallarla uyumlu bir düzenleme beklenebilir.” açiklamalarini yapti.
Avrupa’daki modeller nasil
Sipka, Türkiye’nin Medeni Kanunu’nu Isviçre’den aldigi için onlarin hukuk dünyasina tabii olduguna isaret etti. Avrupa’daki uyguma örneklerini dile getirerek, yeni madde düzenlemesinde iliskin önerilerde bulundu. Söyle ki, “Avrupa’da evlenen kadinin soyadi degismez. Avrupa bu konuda ailelere birkaç seçim hakki vermis. Kadin soyadini degistirmek istiyorsa kocasiyla anlasarak ya kocasinin soyadini alir ya da ikisinin soyadlarinin birlesimini kullanabilirler. Anlasarak ikisi de kendi aile isimlerini kullanabilir. Hatta bazi durumlarda erkek de kadinin soyadini alabilir. Nikah öncesinde hiçbir bildirimde bulunulmadiysa kadin kendi soyadi ile devam ediyor. Kimlikleri de degismiyor, sadece nüfus kayitlarinda evli olduklari bilgisi resmi olarak giriliyor.” açiklamasini yapti. Türkiye de muhtemel uygulamaya baslandiginda, büyük ihtimalle geriye dönük de uygulanabilecegini vurgulayarak, Bunun içinde de kadinlarin bir basvuruda bulunmasi gerektigini belirtti.
