Omurga Cerrahisi Hakkinda Dogru Bilinen Yanlislar Tedaviyi Geciktiriyor
Doç. Dr. Soner Çivi, omurga cerrahisinde hasta popülasyonunun daha çok 55 yas üzeri menopoz sonrasi kemik erimesi baslamis kadinlardan olustugunu söyledi.

“Omurga cerrahisi ile ilgili hastaliklar genellikle ortopedi ve beyin cerrahisi hekimleri tarafindan tedavi edilmektedir. Ortopedi hekimleri daha çok kemiklerdeki patolojilerle ilgilenir. Beyin ve sinir cerrahisi bu konulara daha bütüncül yaklasir. Hem kemikler hem de içerisindeki sinir dokusunda meydana gelen hasarlanmalarla ilgilenmektedir. Ayni zamanda ameliyatsiz tedavilerde fizik tedavi hekimlerinin yardimina da basvurulmaktadir.’’
"Asil risk yanlis kani"
Genel anesteziye ait risklerin hastalarin kalp, akciger, seker, tansiyon gibi genel saglik durumlariyla ilgili sorunlari yoksa modern anestezi yöntemleri ile komplike ve yüksek teknoloji cihazlarin kullanilmasiyla en aza indirildigini belirten Doç. Dr. Soner Çivi, “Toplumda bel veya boyun cerrahisi ameliyati geçiren hastalarin felç olabilecegi konusunda yanlis bir algi bulunmaktadir. Yaptigimiz ameliyatlarda hastalar erken dönemde ayaga kalkabilmekte ve taburcu olabilmektedirler. Hastanede yatis süresi ameliyatin zorluk derecesine göre uzayabilmektedir. Asil risk bu yanlis kaniyla hastalarin zamaninda doktora basvurmamalarina bagli olarak hastaligin tedavisi için zamaninda müdahale edilememesidir” dedi.
Omurga cerrahisi kilolu ve yasli hastalarda da uygulanabilir
Hastaliklarin kilolu ve yasli kisilerde daha çok görüldügüne dikkat çeken Doç. Dr. Çivi, “Bu grup hastalarimizi ameliyat etmiyor olmak hiç iyilesemeyecekleri anlamina gelir. Omurga cerrahisinde hastalarin yas ve kilolarinda sinir bulunmamaktadir. Önemli olan hastane ve yogun bakim sartlarinin iyi, cihazlarin teknolojik olarak yeterli olmasidir. Ancak ileri yasta ve kilolu hastalara daha fazla özen göstermek gerekir. Ameliyat öncesi hazirliklarin daha yogun bir sekilde yapilarak, bu hastalarin ameliyata uygun sartlarda girmesi saglanmalidir. Ameliyatla hastanin mevcut sikintilarini gidermenin bu grup hastalarin sismanlamasinin ve hareketsizlige bagli olarak meydana gelen ek sorunlarin ortadan kaldirilmasinin çok daha önemli oldugunu düsünüyoruz. Revizyon omurga cerrahisi omurgasinin herhangi bir yerinden daha önce bir veya pek çok kez ameliyat olmus kisilerin sorun olusmasi halinde tekrar ameliyat edilmesidir. Komplike ve zor olan bu ameliyatlari tecrübeli hekimlerin donanimli ve yüksek teknolojiye sahip hastanelerde yapmalari gerekir. Halk arasinda bilinenin aksine daha önce ameliyat olmus hastalar birçok kez revizyon ameliyati olabilirler. Omurga cerrahisinde hasta popülasyonu daha çok 55 yas üzeri menopoz sonrasi kemik erimesi baslamis kadinlardan olusur. Yani genellikle ileri yastaki hastalar diyebiliriz. Daha önce vücudunda bedensel isleri çok fazla yapmis, omurgasini yormus insanlardan olusan bu hastaliklar tedavi edildikten sonra dejeneratif süreç dedigimiz omurganin yaslanmasi, kemik erimesi, omurganin güçsüzlesmesi devam eder. Saglam ve saglikli yerlerde olusabilecek yeni bozukluklar da yeni ameliyatlar gerektirebilir. Sonuçta yaslanan ve eskiyen bir dokuyla ugrasiyoruz. Revizyon ameliyatlarinin küçük bir bölümü basarisiz ameliyatlar sonucunda olur’’ diye konustu.
Daha önce ameliyat geçiren hastalarin normal anatomik yapilarinda farkliliklarin olusmasi, iyilesme sürecinde vücutta degisiklikler meydana gelmesi nedeniyle hekimlerin ameliyat esnasinda zorlanabilecegine deginen Çivi, “Yine bu zorluklar hekimin özel tecrübesiyle asilabilir. Bu hastalarin ameliyata hazirlik süreçleri dikkatli, ehemmiyetli özel hazirliklar gerektirir" diyerek sözlerini tamamladi.
