Bayraktar Açiklamasi 'Sürdürülebilir Turizm Haftasi Olsun'

Turizmin sosyal, kültürel ve ekonomik yapisiyla birçok alani ilgilendiren ve kalkinma bakimindan itici sektörlerin basinda gelen bir alan olduguna dikkat çeken Dr. Bayrakrar, kalkinma olayinin ise her ülkenin ilk hedefi konumunda oldugunu söyledi.



Kalkinmayi birçok alanda incelemenin mümkün oldugunu belirten Bayraktar sunlari ifade etti: “Nitekim genellikle ekonomi alaniyla iliskilendirilen kalkinma olayi aslinda parayla ifade edilebilen bir olgu degildir. Kalkinma bir bölgedeki refah düzeyinin artirilabilmesiyle mümkündür. Destinasyonlar açisindan kalkinmayi turizm araciligiyla saglamak elbette ki güçlü bir avantajdir. Fakat kalkinmayi saglamak kadar sürdürülebilirligini de düsünmek daha dogru bir politika olacaktir. Sürdürülebilirlik konusunda dünyada birçok karar alici mekanizma politika üretiyor ancak hayata geçirilme oranlari ne düzeyde bunu tartismak gerekiyor. Sürdürülebilir kalkinma politikalarindan en önemlisi Birlesmis Milletler tarafindan ortaya konulan ve 17 maddeden olusan Sürdürülebilir Kalkinma Amaçlaridir. Süphesiz bu amaçlara ulasabilmek adina turizm alanini araci olarak kullanmak dogru bir politika olacaktir.”

“Ülkeler Turizm Alaninda Sürdürülebilirligi Önemsemeli ve Bu Konuda Politika Üretmelidir”

“Sürdürülebilir Kalkinma Amaçlari turizm alani bakimindan düsünüldügünde sürdürülebilir turizm konusu ortaya çikmaktadir. Sürdürülebilir turizm konusu baslangiçta turizmin yol açtigi çevresel tahribata odaklanmisken artik sosyal ve ekonomik sürdürülebilirlik konularini da gündemine almistir. Ülkeler turizm alaninda sürdürülebilirligi önemsemeli ve bu konuda politika üretmelidir. Bu açidan Kültür ve Turizm Bakani’nin açikladigi sürdürülebilir turizm hedeflerine hizmet edecek olan projeyi destekliyorum. Bu projeye göre Türkiye’deki tüm konaklama isletmeleri Bakanlik belgesi alacak ve tümünün güvenli turizm sertifikasina ve yesil yildiza sahip olmasi saglanacak. Projenin hayata geçirilmesi turizm sektörünün ürettigi ana ürün olan konaklama alanina sürdürülebilirlik açisindan can suyu olacaktir. Çünkü turistin en fazla vakit geçirdigi ve tükettigi turizm ürünü olan konaklama faaliyetinin üretimi sirasinda dogaya önemli ölçüde enerji akisi gerçeklesiyor. Proje amacina ulasabilirse elbette önemli bir adim, ancak sürdürülebilirligi konusurken projenin sürdürülebilirligini es geçmek olmaz. 24-27 Mart 2022 tarihinde düzenlenen "Daha Iyi Bir Dünya Için Turizm" kongresinde çevresel sürdürülebilirlik konusunda yaptigimiz çalismanin sonuçlari biraz can sikici. Yesil yildiza sahip bir konaklama isletmesini çevresel duyarlilik açisindan inceleyen arastirma, isletmenin yesil yildiza sahip olmasina ragmen çevre politikalarinin birçok açidan yetersiz oldugunu ortaya koyuyor. Politika üreticilerine ne kadar is düsüyorsa isletmecilere belki daha fazlasi düsüyor. Sürdürülebilirligi yalnizca bu iki paydas bakimindan degerlendirmek yetersiz olur. Çünkü tam sürdürülebilirligi saglamak; karar alicilarin, isletmecilerin, turistlerin ve yerel halkin bu bilince ulasmasiyla mümkün olabilir. Bu husus bizi alan yazinda yeni bir kavrama götürüyor:

"Sorumlu Turizm"

“Bu kavram tüm turizm camiasinda benimsenmeli ve tüm faaliyetler bu çerçevede yürütülmelidir. Sorumlu turizm kavrami; sorumlu turist, sorumlu isletme, sorumlu personel... gibi birçok çesitliligi barindiriyor. Özetle ekonomik, çevresel ve toplumsal refah seviyesine ulasma hedefinde; sürdürülebilir turizm ve sorumlu turizm konularini önemsemek sektörün gelecegi açisindan oldukça önemli.

Yerelde istihdamin desteklendigi, enerjinin verimli kullanildigi, atiklarin dogru yönetildigi, biyolojik çesitliligin korundugu, toplumsal ve kültürel degerlerin korundugu, yerel isletmelerin desteklendigi ve en önemlisi dezavantajli gruplarin da erisebildigi nice turizm haftalarina Tüm turizm camiasinin sürdürülebilir turizm haftasi kutlu olsun.”