Japonya'dan Kazandigini Can Dostlarina Harciyor
Aydin’in Karacasu ilçesinde yasayan 58 yasindaki emekli Ingilizce ögretmeni Bülent Akin Dönertas, Japonya merkezli bir dil okulunda çevrimiçi ders verirken, buradan kazandigini ise can dostlarinin bakimina harciyor.
Yaklasik 1 yildir can dostlari için çabalayan ve adeta ilçedeki köpeklerin gönüllü bakicisi olan Dönertas, 1 gün bile bos geçmeden bakima muhtaç köpeklerin yanina geldigini ifade ederek “Bir gün dahi buraya gelmezsem bu köpekler ölür. Buradakiler bakima muhtaç ve hasta köpekler” dedi.
6 ay önce geçirdigi korona virüs sebebiyle köpeklere gelemedigini bu sebeple zor anlar yasadigini ifade eden Dönertas, çözümü bakici tutmakta buldu. Ücretini vererek günde 2 saat köpeklerin bakimini yapacak bakici aradigini ifade eden Dönertas; “Ben tek kisiyim ve 11 aydir kendim kosturuyorum. Her gün sabah kalkip, firincilardan ekmek aramaya çalisiyorum. Ekmekleri bulup getirdikten sonra, ekmek kesmeye basliyorum. Gelen artik yemeklerle onlari karistiriyorum. Yetmedigi yerde kuru mama takviyesi yapiyorum. Kuru mamayi da Kaymakamlik ayda 4-5 torba verebiliyor. Onlarla beraber yiyecekleri hazirliyorum. Bir köpegin önce yemegini verip, suyunu degistiriyorsunuz. Daha sonra pisligini temizleyip, atiyorsunuz. Hasta olan köpekler varsa onlarin ignesini yapiyorsunuz, ilacini içiriyorsunuz. Bunlar yaklasik benim 1,5 saatimi aliyor. Bu 11 aydir her gün bu sekilde ve ben geçen gün hasta oldum ve bir Allah’in kulu gelmedi. O halimle yine buraya gelmeye çalistim. Adim atamadim. Köpeklerimin yemegini verdim ve daha sonra taksiye binip hastaneye gittim. Benim bir gün tatilim yok. Bu köpekler ben verirsem var, vermezsem yok. Ben buraya gelmesem bu hayvanlar ölür” dedi.
Karacasu Barinagi’nda kendisinin misafir oldugunu hatirlatan Dönertas; “Burada benim hiçbir yetkim yok. Ben burada bir misafirim ama bu isi birinin yapmasi gerekiyor. Ben sadece vicdanen bu isi yapiyorum. Su anda bir köpegimiz var hasta. Sabah ve öglen ilaçlarini verdim. Simdi de et suyu kaynattim siringa ile agzindan zorla verecegim yoksa bu hayvan ölür” dedi.
“17 köpegi ameliyat ettirdim”
Karacasu Lisesi’nden emekli Ingilizce ögretmeni oldugunu belirten Dönertas, "Ama yurtdisinda bir okulda online ögretmenlik yapiyorum. Okulum Japonya’da. Yani bu benim köpeklerimin masrafini karsilayabildigim tek yer. Yoksa normal emekli maasimla bunlari karsilayamam. Bu köpeklerimiz sokakta yasayan köpeklerdi ve açti. Bazilari iskelet halindeydi. Bu barinak yapilmisti. Belediye ve Valilige ait oldugunu düsünüyorum ama hizmete açilmamisti. Gelip gördükten sonra burada köpekleri barindirabilecegimi düsündüm. Bazi hamlelerle izin aldim. Sokak köpeklerini buraya koydum. Ilk etapta 6 köpek koymustum. Bunlarin hepsi disiydi. Her 6 ayda 6-8 yavru yapan disilerdi. Onlarin bazilari da iskelet durumundaydi. Onlari ameliyat edilir hale getirdim, besledim. Daha sonra özel bir klinikte kisirlik ameliyatlarini gerçeklestirdik" seklinde konustu.
Kendi girisimleri ile izin alarak kullandigi barinagin açildigina dair söylentilerin artmasi ile sikintilar çektigini de sözlerine ekleyen Dönertas, “Buradaki çabalarimin ardindan ‘barinak açilmis’ seklinde söylenti yayildi. Herkes köpegini buraya birakip gitmeye basladi.
Ben zengin bir insan degilim kendi imkanlarimla karsiliyorum. Bir barinak zengin bir milyoner kisinin de olsa gücünü yikabilir. Çünkü, kisirlastirilmazsa sürekli köpekler gelmeye devam ederse ne onlara yer yetistirebilirsiniz ne de yiyecek yetistirebilirsiniz. O nedenle ben kendimce bir kriter koydum. Kendi imkanlarimla önceligi sakat hayvanlara kendini güdemeyecek durumda olanlara ameliyat olmasi gereken disilere öncelik verdim. Su anda 17 köpegimizi kendi imkanlarimla ameliyat ettirdim. Yiyeceklerini de kendi imkanlarimla karsiliyorum. Burada ögle yemegi veren bir lisemiz de artik yemeklerini bana gönderiyor ama kisirlik ameliyati, tedavileri gibi durumlari kendim karsiliyorum. Hala daha veteriner klinigine borcum var. Çok fazla yardim almiyorum, alamiyorum, talep etmiyorum. Kirgin oldugum için de çok fazla açiklamiyorum durumu. Burasi konusunda bir bilgim yok. Giristeki tabelada Valilik ve Belediye yaziyor. Görünüste öyle. Burasi bir toplama yeri olarak yapilmis. Toplama yerinin, hasta olan hayvanlarin toplanip topluca tedavi edildigi yer gibi bir konumu var. Zaten böyle olmasi gerekir. Bu isin içerisindeki bir insan olarak benim kisisel görüsüm kesinlikle büyük barinaklar yaptirmak çok gereksiz. Çünkü, bunlari kisirlastirmak yerine sürekli barinak açarsaniz olayi sadece deprestirirsiniz. Yani bir süre sonra Karacasu’nun yarisi barinak haline dönüsür. Mesele bunlari kisirlastirmak” dedi.
Karacasu’daki köpek fazlaliginin nüfusun kontrol edilememesi oldugunu ifade eden Dönertas; “Karacasu’daki köpek fazlaliginin esas nedenlerinden bir tanesi nüfusun kontrol edilememesi. Ben Karacasu için konusayim. 167 tane köpek saydim ben. Çogu da kisirlastirilmis. Her gün 1 ögün az yesek bir günde 7 bin lokma yapar bu. Bu 167 köpegi fazlasiyla besler ve ben iddia ediyorum. Karacasu’nun tüm atiklari gerçek bir sekilde bana gelse, ben tüm Aydin’daki köpekleri beslerim” diye konustu.