Diyanet Isleri Baskani Erbas, 'Peygamberler Sehri Kudüs' Belgeselinin Tanitimina Katildi

Diyanet TV tarafindan hazirlanan “Peygamberler Sehri Kudüs” belgeselinin tanitim programi yapildi. Programa, AK Parti Genel Baskanvekili Binali Yildirim ve Diyanet Isleri Baskani Ali Erbas katildi.

Kocatepe Konferans Salonu’nda düzenlenen programda, Diyanet Isleri Baskan Yardimcisi Prof. Dr. Huriye Marti ve Dini Yayinlar Genel Müdürü Doç. Dr. Fatih Kurt da birer selamlama konusmasi yapti.

Diyanet Isleri Baskani Erbas, programda yaptigi konusmada, “Peygamberler Sehri Kudüs” belgeselinin, izleyenlerin Kudüs bilgisine ve bilincine önemli katkilar sunacagina inandigini ifade ederek, çalismanin hayirlara vesile olmasini diledi.

Kudüs’ün evrensel bir deger olarak insanligin bulustugu mukaddes bir belde oldugunu belirten Baskan Erbas, “Kudüs, Hz. Âdem’den itibaren Islam’i teblig vazifesiyle görevlendirilen nice peygamberin hatirasini barindiran kutlu bir sehirdir. Nice peygamberin tevhit mücadelesine ev sahipligi yapan mübarek bir sehirdir.” dedi.

“Kudüs, Islam’in ilk kiblegahidir”

Baskan Erbas, Kudüs’ün Müslümanlar nezdinde her türlü mesakkatin göze alinarak yolculuk yapilmaya deger görüldügü üç mabetten birinin bulundugu yer oldugunu animsatarak, “Islam’in ilk kiblegâhidir: Peygamber Efendimiz, hicretten önce Kabe’yi de önüne almak suretiyle Mescid-i Aksa’ya yönelerek namaz kilmis, Medine döneminde de kible Kabe’ye çevrilinceye kadar buna devam etmistir. Kudüs, çevresinin mübarek kilindigini bizzat Kur’an-i Kerim’in beyan ettigi Mescid-i Aksa’yi bagrinda tasiyan bir sehirdir.” diye konustu.

Kudüs’ün, Peygamberimizin Isrâ ve Mîrac mucizesini yasadigi yer oldugunu belirten Baskan Erbas, “Yeryüzünden âlemlerin Rabbine açilan bir yolun ve göklerden dünyaya inen engin bir rahmetin sahididir Kudüs; Yüce Allah’in ‘iyi ve güzel bir yer’ olarak tanittigi Kudüs ve Mescid-i Aksa, Müslümanlara Hz. Peygamber’in müjdesi ve emanetidir.” ifadelerini kullandi.

“Kudüs, tüm dünya Müslümanlarinin ve insanligin ortak meselesidir”

Baskan Erbas, Kudüs’ün bir adinin, dogruluk, diger adinin ise baris ve kutsiyet oldugunu dile getirerek, “O, dünyanin herhangi bir ülkesindeki herhangi bir toprak parçasi degildir. Kudüs, imana muvafik bir durusun, sabitkadem bir istikametin ve muhabbete bagli bir yönelisin sembolü olarak Müslümanlarin hayatinda vazgeçilmesi asla mümkün olmayan büyük bir anlam ifade etmektedir." degerlendirmesinde bulundu.

“Kudüs, Islam medeniyetinin tarihsel bilgi ve degerler hafizasidir”

Kudüs’ün, Islam medeniyetinin tarihsel bilgi ve degerler hafizasi olduguna isaret eden Baskan Erbas, söyle devam etti: “Kudüs; Emevi, Abbasi, Eyyubi, Memlük, Selçuklu ve Osmanli eserleri ile imar edilmistir ve bizlere inancinin, tarihinin, medeniyetinin kendisine yükledigi misyon ve sorumlulugu anlatir. Zira sehre bugünkü kimligini kazandiranlar, tartismasiz Müslümanlardir.

Kudüs’te, Hz. Ömer’in fethiyle baslayan Müslümanlarin hakimiyetinde, asirlar boyunca farkli inançlarin mabetleri bir arada bulunmus ve her dinin müntesipleri, özgürce ve hosgörü içinde birlikte yasamislardir. Özellikle Osmanli devrinde Müslümanlar, insafli ve adaletli bir yönetim sergileyerek farkli inanç mensuplarinin canina, malina ve din özgürlügüne herhangi bir müdahalede bulunmamislardir. Hatta gayr-i müslimler, aralarindaki anlasmazliklarin çözümünde Islam’in adaletine siginmislardir.

Dinimizin engin hosgörüsünün, kusatici ve kucaklayici anlayisinin en açik tezahürü, Halil Kapisi’nin iç duvarinda bulunan kitabedir. Ecdadimiz, ‘Lâ ilâhe illallah, Ibrâhim Halîlullah’ yani ‘Allah’tan baska ilah yoktur; Ibrahim, Allah’in dostudur.’ yazarak Yahudi ve Hristiyan inancinin da önem verdigi Hz. Ibrahim’in adini Kudüs’ün surlarina naksetmistir.”

“Kudüs bugün huzura hasrettir”

Baskan Erbas, Kudüs’ün, Müslümanlarin idaresinde barisin yurdu olduguna dikkat çekerek, “Müslümanlar tarafindan idare edilirken emniyetin, sulh ve merhametin en güzel örneklerini, farkli din, dil, irk ve mezheplerin bir arada uyum içerisinde yasamasinin en nadide tablolarini insanliga takdim eden Kudüs, ne yazik ki Birinci Dünya Savasi’nin ardindan Islam cografyasinin isgal edilmesiyle bu ideal vasfini kaybetmeye baslamistir. Tarihte ‘Darü’s-selam’, yani baris ve huzurun merkezi olan Kudüs, bütün Müslümanlarin gönlünde kanayan bir yara haline gelmistir. Her bir kösesinde insanligin ortak izlerini, hatirasini barindiran kadim sehir, bugün huzura hasrettir.” seklinde konustu.

“Türkiye, dünyadaki tüm mazlumlarin yanindadir”

Filistin ve Kudüs konusunun; dünü, bugünü ve yarini açisindan ele alindiginda, Islam cografyasinin genel durumunun ve temel sorunlarinin da konusulmasi gerektigini kaydeden Baskan Erbas, Türkiye’nin her zaman dünyadaki tüm mazlumlarin yaninda oldugunu belirterek, söyle konustu:

“Orta Asya’dan Afrika’ya, bir araya geldigimiz her platformda biz Kudüs davamizi gündeme getirdik ve getirmeye de devam ediyoruz. Bizler, millet olarak tarih boyunca Kudüs ve Mescid-i Aksa ile olan gönül bagimizi hiçbir zaman koparmadik, koparamayiz. Kudüs, geçmisten günümüze her müminin kalbinde müstesna bir yere sahiptir ve vazgeçilmesi asla mümkün olmayan mübarek bir beldemizdir.

Istanbul, Bagdat, Sam, Mekke, Medine, Kudüs, ayni hakikatin, ayni medeniyetin kardes sehirleridir. Ayni hikayenin, ayni hüznün, ayni sevincin sehirleridir. Bundan dolayi, en samimi sözler Kudüs için söylenmis, en samimi duygularla siirler Kudüs için yazilmis, en içten kelimelerle agitlar Kudüs için yakilmistir.”

“Kudüs, Allah’in izniyle yeniden barisin sembolü olacaktir”

Kudüs’ün, imana dayali bir sorumlulugun, hukuka, tarihe ve gelecege karsi vefanin, vahye sabitlenmis istikametin ve muhabbete bagli bir yönelisin sembolü olduguna vurgu yapan Baskan Erbas, sunlari söyledi:

“Bugün burada bu yönelisin, bu muhabbetin ve geçmise olan vefanin bir ifadesi olarak güzel bir çalismaya, basarili bir faaliyete sahit oluyoruz. Kudüs’teki Osmanli izlerinden Kubbetü’s-Sahra’nin tarihine kadar farkli basliklar altinda gerçeklestirilen ve dinler tarihi açisindan Kudüs’ün önemine iliskin genis bilgilerin yer alacagi “Peygamberler Sehri Kudüs” belgesel serisinin hayirlara vesile olmasi Yüce Mevla’dan niyaz ediyorum. Inaniyorum ki bu belgesel, Kudüs ile ilgili yeni arastirmalara vesile olacak, arastirmacilara ayri bir azim ve heyecan katacaktir. Ve yine inaniyorum ki Kudüs Allah’in izniyle yeniden barisin sembolü, darü’s-selam olacaktir.”

Baskan Erbas, belgeselin Kudüs farkindaligina katki saglamasi niyazinda bulunarak, belgeselin hazirlanmasinda emegi geçen herkese tesekkür etti.

AK Parti Genel Baskanvekili Binali Yildirim: “Kudüs’ü tanimak milli bir görevdir”

Binali Yildirim da Türkiye’nin milli kimliginin olusmasinda cografyanin etkili oldugunu kaydederek, Kudüs’ün hem dini hem de milli hafizada önemli bir yeri bulunduguna dikkati çekti. Kudüs’ün dününü bilmenin, bugününü anlamanin ve yarinini tasavvur etmenin milli bir görev oldugu degerlendirmesinde bulunan Yildirim, dini hafizasi önemli olan bu sehrin bugün “hüzünlü” oldugunu ifade etti.

Israil’in, Kudüs’ün manevi kimligini, tarihi hafizasini tek basina sahiplenmeye çalismasinin kabul edilemez oldugunu vurgulayan Yildirim, sehrin çok kimlikli varliginin inkar ve ihmal edilmesinin baslica anlasmazliklarla çatismalarin kaynagi oldugunu kaydetti.

Konusmalarin ardindan “Peygamberler Sehri Kudüs” belgeselinden özel bir bölümün gösterimi yapildi. Belgeselin ilk bölümü Miraç Kandili olan 27 Subat Pazar aksami Diyanet TV ekraninda yayinlanacak.

“35 farkli mekanda çekimi yapildi”

Tarihi ve kutsal mekanlarin titiz bir çalismayla anlatildigi belgesel, Filistin ve Türkiye’den 15 kisilik profesyonel belgesel ekibinin 30 günlük çalismasi sonucunda tamamlandi.

Yapim ekibi arasinda Kudüs’e yönelik çalismalari yürüten uzman ve akademisyenlerin de yer aldigi belgesel, 26 dakikalik 16 bölümden olusuyor.

Yeni nesil teknolojilerle 35 farkli mekanda çekimleri yapilan belgeselde, Mescid-i Aksa imamindan Kiyamet Kilisesi anahtarini elinde bulunduran aile üyelerine kadar Kudüs halkindan röportajlar da yer aldi.

Belgeselin tanitim programina, Diyanet Isleri eski Baskani Lütfi Dogan, TIKA Baskani Serdar Çam, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Diyanet Isleri Baskanliginin üst düzey yöneticileri, sivil toplum kuruluslarinin temsilcileri ve çok sayida davetli katildi.