Egitim-Bir-Sen Genel Baskani Yalçin Açiklamasi '3600 Ek Gösterge Basta Olmak Üzere Birçok Kazanim Elde Ettik'

Egitim-Bir-Sen 17. Türkiye Bulusmasi, sube yönetimleri, ilçe temsilcileri ve kadin komisyonlarinin katilimiyla Antalya’da gerçeklestirildi.

Bulusmada, ’Egitimden Bir Kare Temali 5. Fotograf Yarismasi’ dereceye girenlere ödülleri Ali Yalçin tarafindan verildi.

Sendikal çalismalar ve egitim gündemi ile ilgili degerlendirmelerin yapildigi toplantinin açilisinda konusan Ali Yalçin, cesareti sermayesi, inanci iradesi, idealleri enerjisi olan bir teskilat olduklarinin altini çizdi. Temel hak ve özgürlükleri savunan, mali, sosyal ve özlük haklarini artiran, sagladigi 103 kazanimla egitim çalisanlarinin hakkinin, itibarinin, emeginin, alin terinin teminati olan bu muhtesem teskilata helal olsun diyen Yalçin, il, ilçe ve delege seçimlerinin, 30 yillik gelenege yakisan tatli bir rekabet, demokratik nezaket içinde tamamlandigini ifade etti.

Ayrintilarda bogulma degil, daha ileriye hamle yapma zamaninin geldigini belirten Yalçin, "Sonsuzlugu menzil edinmis olanlar yoldaki çakil taslarina takilmaz. Kardeslik siarimiz; hos görmek, yapici olmak, derleyip toparlamak vasfimiz, tek ses, tek yürek olmak tarihi sorumlulugumuzdur. Seçimlerimizin üye, ülke ve yerküremize hayirlara vesile olmasini diliyorum. Nöbeti devredenlere hizmetlerinden dolayi tesekkür, nöbete devam edenleri ve nöbeti devralanlari tebrik ediyor, kendilerine basarilar diliyorum. Yunus’un ‘Her dem yenileniriz, bizden kim usanasi’ dedigi gibi yenilenen bir teskilat var burada. Bin umut, bin müjde, bin sevda, bin heyecan yüklü bu salonda. Suni gündemlere takilmadan, sahayi kirletenlerin fitnesine aldirmadan, yeni adimlar atma, yeni atilimlar yapma zamanidir simdi” dedi.



"Önemli mesafeler aldik"

Önemli hedefler koyduklarini, önemli mesafeler aldiklarini ifade eden Yalçin, "Tanitim filmimizde ve Uluslararasi Emek Konfederasyonu (ILC) kurulus hikayemizde özet geçilen çalismalar bile onlarca dakika sürdü. ‘Içimize, isimize, disimiza yolculuk’ diyerek mottolastirdigimiz yol haritamizin geregi olarak yaptigimiz çalismalardi birçogu. Içimize yolculuk hikayemizde, çekirdegi çeliklestirmek için yaptigimiz onlarca egitim var. Isimize yolculuk hikayemizde, hazirladigimiz raporlar, odak analizler, yaptigimiz arastirmalar, süreli yayinlarimiz, düzenledigimiz sempozyumlar, bilimsel kongreler ve sözü yükseltme çalismalari var. Sendikaciligin kitabini yazmak, tüm kazanimlarimizi bir çirpida ve bir kitapta sunmak var, Egitim Bir-Sen’de 103 ve toplamda 802 kazanimimiz var. Disa yolculuk hikayemizde, kisir döngülere hapsolmamak, kararli ve tutarli yürüyerek hedefe adim adim ulasmak var. Basari var, Uluslararasi Emek Konfederasyonu’nu kurmus olmak var. Hepsinin üstünde büyük bir vizyon, hepsinin altinda müthis bir emek var. Yilmak ve yorulmak yok, yeni yeni hedefler koymak var. ILC’nin egitim sendikalari ayagini kurmak, kurumlasmak, kurumsallasmak var. Çok zor badireler atlattik, çok önemli mesafeler aldik. Düne takilip kalmayacagiz. Yapilmasi gerekeni, üzerimize düseni yapmaya, gelecegi satin almaya, gücümüze güç, kazanimlarimiza kazanim katmaya devam edecegiz. Genel merkezimiz, konukevimiz, otelimiz, Istanbul’da yakinda açacagimiz misafirhanemizle, illerde mülkiyetlerimizle, mekanlarimiz ve imkanlarimizla daha güçlü bir Egitim-Bir-Sen var” diye konustu.



"Çözümün ve umudun adresiyiz"

Egitim-Bir-Sen olarak, üyelerinin gururu, tüm çalisanlarin umudu olduklarini belirten Yalçin, “Kamu görevlileri sendikaciligi yüzde 72 örgütlenme oranina ulastiysa bunda aslan payi bizimdir. Türkiye’nin en büyük emek örgütü, en güçlü sendikasiyiz. Çalisanlar her tarafa kulak kesiliyor ve sonunda dönüp Egitim-Bir-Sen’e bakiyorsa, bu, çözümün ve umudun adresini isaret ediyor demektir. Sadece üyemize karsi sorumluluk duygusu tasimadik; ülkemize, milletimize, yerküremize karsi da sorumlu davrandik her zaman. Ten rengimiz farkli olsa da ter rengimiz ayni, göz rengimiz farkli olsa da gözyasimizin rengi ayni, bakis açilarimiz farkli olsa da yasadigimiz acilar ayni, diyerek Akif Inan’in, ‘Türkümüz dünyayi kardes bilendir-Gökleri insanin ortak tarlasi’ bakis açisiyla emek mücadelemizi yerelden evrensele büyütmeyi sürdürüyor, ‘Dünya besten, emek sermayeden büyüktür’ demeye devam ediyoruz. Kavgamiz, kapitalistlerle, emperyalistlerle, siyonistlerledir. Kavgamiz, bunlarin taseronu teröristlerledir. Kavgamiz, kanli stratejileriyle dünyanin kaynaklarini kurutanlarla, vekalet savaslariyla ülkemize, milletimize savas açanlarla, Istiklal’de, Karkamis’ta masumlara kastedenlerle, Aybüke, Necmettin, Arzu ve Aysenur ögretmenlerimize kiyanlarladir, kavgamiz. Kavgamiz, asimiza, ekmegimize göz koyanlarla; havamizi, suyumuzu, neslimizi bozanlarladir” diye konustu.



"Dertlerinin Memur-Sen oldugunu biliyoruz"

Diyarbakir annelerini ziyaret eden üyelerini ihraç edip teröre dolayli destek sunup, ulusalci hamasete sarilanlarin farkinda olduklarini kaydeden Yalçin, söyle devam etti:

“Istiklal’deki katliamin sorumlusu PKK’yi aklama telasina düsen, terörü kiniyormus gibi yapip kenari köseyi dolasan, agzina terör örgütünün adini almayan sahtekârlarin da farkindayiz. Sehit edilen ögretmenler için suspus olan ama Mehmetçik PKK’yi vurunca meydanlara kosan sözde sendikalarin da farkindayiz. Emegimizin üzerinde tepinen, kazanimlarimiza patent hakki ödemeyen, masanin ve yasanin çarpikligindan faydalanan, ‘toplu sözlesmeyi kabul etmiyoruz’ deyip her kazanimimizi kendi kazanimi gibi göstermeye çalisan, sahayi kirleten hoyratligin da, gecekondulasmanin da, dertleri memurlarin kazanmasi degil Memur-Sen’in kaybetmesi olanlarin da farkindayiz. Kaprisi kapasitesinden, hirsi vasfindan büyük olanlarin da farkindayiz. Bunlar bizi yildiramaz, bilakis sorumlulugumuzu artirir. Biliyor ve inaniyoruz ki, çözüm yine örgütlü gücümüzde, ahlakli durusumuzda ve erdemli sendikaciligimizda. Çünkü biz Egitim-Bir-Sen’iz. Biz, digerlerine göre degil, degerlerimize göre sendikacilik yapiyoruz. Biz hakikatin altini çiziyoruz. Biz tüm kazanimlarimizi örgütlülügümüzün ve bilegimizin gücüyle kazandik. Kimse ne hafife alabilir ne de itibarsizlastirabilir.”

"Sorunlarin çözümünü saglayacak olan biziz"

"3600 ek gösterge basta olmak üzere onlarca kazanim elde eden biz, mevcut sorunlarin çözümünü saglayacak olan da biziz. Digerleri sorunlari konusadursun, biz bir bir sorunlari çözdük, çözmeye devam ediyoruz” diyerek sözlerini sürdüren Yalçin, “Toplu sözlesme hakkini alan biz, eksiklerine ragmen Ögretmenlik Meslek Kanunu için adim atilmasini saglayan biz, uzman ögretmenlik ve basögretmenlikte 600 bini bulan çerçeveyi genisleten biz, 3600 ek göstergenin mimari biz, sözlesmelilerin kadroya geçirilmesini saglayan biz, nöbet görevine ücret ödenmesini saglayan biz, ögretmen ve ögretim elemanlarinin ek ödemelerini artiran biz, gelistirme ödeneginin ödenmesine devam edilmesini saglayan biz, jüri üyelerine ücret verilmesini saglayan biz, sinif ögretmenlerine haftada iki saat ilave ek ders ücreti ödenmesini saglayan biz, üniversite disiplin kurullarinda sendika temsilcisinin yer almasini saglayan biz, promosyonlarin çalisanlara dagitilmasini saglayan biz, toplu sözlesme ikramiyesi ile örgütlülügü anlamli kilan ve üyeye kazanç saglayan yine biz. Burada tek tek kazanimlarimizi sayacak degilim. Hiç süpheniz olmasin; üniversite idari personeline yer degisikligi hakkini saglayacak olan, ek gösterge düzenlemesinde torba kanunla ilave yaptiracak, teknikerler ve sefler basta olmak üzere 1. dereceye yükselenlere 3600 ek gösterge verilmesini saglayacak olan, yardimci hizmetler sinifini genel idare hizmetler sinifina geçirecek olan, emeklilere, usta ögreticilere memur sendikalarina üye olma kapisini açarak örgütlülügün çerçevesini daha da genisletecek olan yine biziz. Ögretmen Atama ve Yer Degistirme Yönetmeligi’ndeki aksakliklari giderecek, 9 ayri hususta dava açtigimiz Yönetici Atama Yönetmeligi sorununu çözecek, hizmetli, memur, sefler, sube müdürleri basta olmak üzere, genel idare hizmetleri ve yardimci hizmetler sinifi personelinin mali ve özlük haklarinda iyilestirmeler yaptiracak olan yine biziz. Görevde yükselme ve unvan degisikligi sinavlarinin basta üniversiteler olmak üzere tüm kurumlarda yapilmasini saglayacak olan da, karar mekanizmalarinda sendikalarin daha fazla temsilini saglayacak olan da, baskici, antidemokratik, ilkel 82 model kilik ve kiyafet yönetmeliginden memuru kaldiracak ve kurtaracak olan da yine biziz biz. Memur-Sen olarak, kamu görevlileri sendikaciligina toplu sözlesme hakkini kazandirdigimiz gibi, 4688 sayili Kanun’da degisiklik yapilmasini da saglayarak toplu sözlesmenin çerçevesinin genisletildigi, tutanak düzenine geçildigi, sürenin artirildigi, Hakem Heyeti aritmetiginin düzeltildigi, örgütlenme özgürlügünün genisledigi, isçilerde oldugu gibi memurlara da grev hakkinin temin edildigi, yasadaki çarpikligin düzeldigi, masadaki adaletsizligin giderildigi, dayanisma aidatinin geldigi zemini temin edecek olan da yine biziz” dedi.



"Kazanimlarimizin itibarsizlastirilmasina firsat vermeyecek, emegimize sahip çikacagiz"

Aldiklari kazanimlarin itibarsizlastirilmasina firsat vermeyeceklerini vurgulayan Yalçin, “Emegimize sahip çikacak, her çözümümüze bir sorun bulmaya çalisanlarin kuru gürültüsüne pabuç birakmayacagiz. Yillarca Ögretmenlik Meslek Kanunu ve kariyer basamaklari konusunu gündemde tuttuk. Sonuç bildirgelerimizin basat konusu yaptik. Egitim-Bir-Sen’in azminin, fikri takibinin, gücünün, yillar süren mücadelesinin sonucudur, eksik de olsa atilan adimlar. Kanunun çikacagini bile hayal edemeyenler, istemezükçüler bizim de itiraz ettigimiz eksikleri gösterip, kazanimimizi itibarsizlastirmanin pesine düstüler. Biz ne toptan evetçiyiz ne de toptan retçiyiz. Bir düzenlemenin eksigi varsa tamamlamaya çalisiriz. Kanun, getirdigi haklar itibariyla sahiplenilmeyi hak ettigi gibi, eksiklikleri itibariyla da ilave düzenlemeleri zorunlu kiliyor. Ögretmenlik Meslek Kanunu; ögretmenlere 3600 ek gösterge hakkini, kariyer basamaklarinin yeniden hayata geçirilmesini, uzman ve basögretmenlik sistemini, uzman ögretmenlik/basögretmenlik için öngörülen tazminat oranlarinin artirilmasini, aday ögretmenlikten asli ögretmenlige geçiste sinavin kaldirmasini sagliyor. Elbette kanunun iyilestirilmeye açik taraflari var. Kanun, resmi-özel kurum ögretmenlerinin tümünü esas almali, özelde çalisan ögretmenlere taban ücret uygulamasi getirmeli. Kadrolu-sözlesmeli-ücretli karmasasi bitmeli, istihdamda güçlük çekilen yerlere tesvik sistemi getirilmeli, cebri degil cezbi yöntem uygulanmali, mülakat kaldirilmali, görevde yükselme/unvan degisikligi sinavlari bir takvime baglanmali, mesleki özerklik tesis edilmeli, haklar ve yetkiler genisletilmeli, yazili sinava dayali okul yöneticiligi yasal statüye kavusturulmali, toplu sözlesme teklifimiz esas alinmali, kariyer basamaklari sinava degil süreye bagli olmalidir, dedik ve diyoruz. Doktora yapanlar, direkt basögretmen olsun, dedik, yanlis mi dedik? Sube müdürü, ilçe müdürü, il müdür yardimcisi, il müdürü uzman ögretmenlik ve basögretmenlik unvanini kullansin ve haklarindan faydalansin, dedik, yanlis mi söyledik? Ille de 20 yil deniliyorsa herkes mesleginin 20. yilinda basögretmenlige basvurabilsin, dedik, yanlis mi söyledik? Ögretmenleri siddete karsi koruyacak düzenleme meslek kanununun içinde olsun, dedik, yanlis mi söyledik? Tek tek sayacak degilim, ne istedigimizi çerçeveledik, Ögretmenlik Meslek Kanunu tasarimizi kamuoyunun ve yetkililerin dikkatine ve ilgisine sunduk” dedi.



"Ögretmenlere ‘sinava girmeyin’ çagrisi yapip sahayi provoke edenler sinava girip basögretmen oldular"

Ali Yalçin, söz konusu sürecin bir turnusol kagidi görevi de gördügüne dikkat çekerek, “Ama dertleri üzüm yemek olmayanlar kanun üzerinden kargasa çikarmaya ve bizi köseye sikistirmaya çalistilar. Hamleleri ellerinde patladi. Utanmayi unutanlarin kizarmayan yüzleri, Bakanin, ‘Biz bakanlik olarak sadece yüksek lisans ve doktora yapanlar için uzman/basögretmenlik düsünürken, Egitim-Bir-Sen’in önerisiyle 614 bin ögretmenin uzman ögretmen-basögretmen olmasinin önü açildi, Egitim-Bir-Sen sinav yapilsin demedi’ açiklamasiyla da kizarmadi. Türkiye’de her sey olursunuz ama rezil olamazsiniz, diye bir söz var; ‘Atatürk’ten baska basögretmen olmaz’ diyen, ögretmenlere ‘sinava girmeyin’ çagrisi yapip sahayi provoke edenler, kendileri sinava girip basögretmen oldular. Biz sinava karsi toplu sözlesme kararimizi savunduk, üyelerimizi yaklasan sinava karsi hazirlamak için özet notlar ve denemeler sunduk. Sahanin sesini duyurmak için ders birakip basin açiklamasi yaptik, mahseri cümbüsçülerle ayni kareye girmekten de kaçindik. Çünkü biz, HDP’nin fotografa girdigi, Iyi Parti’nin sufle verdigi, sinava dava açmayip, açmis gibi algi yürüten CHP’nin sözcülügünü yaptigi, terör sevicilerin basköseyi tuttugu bir eylemi sendikacilik olarak görmedik, görmeyiz. Birileri kullanisli aparat olmayi hazmedebilir ama biz Egitim-Bir-Sen’iz, kimsenin degirmenine su tasimayiz, bizim amacimiz üzüm yemek, bagci dövmek degildir” degerlendirmesinde bulundu.

"Egitim-Bir-Sen varsa çalisma hayatinin dinamiklerini belirleyen birikim, toplumu dinamitleyen düsüncelere set olan bilinç var"

Sorun çözen, kazanim üreten bir sendika olduklarini söyleyen Yalçin, “Egitim-Bir-Sen varsa kazanim var; teskilatta kalite, sendikacilikta nitelik var. Çalisma hayatinin dinamiklerini belirleyen birikim, toplumu dinamitleyen düsüncelere set olan bilinç var. Egitim-Bir-Sen varsa mazlumlarin umudu, yetimlerin sahibi var" dedi.



"Sahaya çikarken elimizde tarihi kazanimlar, güçlü argümanlar var"

Genel Baskan Ali Yalçin, sahaya çikma; kurumlara, isyerlerine, ögretmen odalarina gitme zamani oldugunu dile getirerek, sözlerini söyle tamamladi:

“Sahaya çikarken elimizde tarihi kazanimlar, güçlü argümanlar var. 424 bini askin sözlesmelinin kadroya geçirilmesi, 50/d’lilerin 33/a’ya geçisi var. 3600 ek gösterge var. Uzman ögretmenlik ve basögretmenlikte 600 bini bulan genis çerçevede rehberligimiz, emegimiz, alin terimiz var. Bütün eksikliklerine ragmen Ögretmenlik Meslek Kanunu var. Egitim-Bir-Sen’de 103, konfederasyonumuzda 802 kazanim var. Sahaya çikacagiz; gönüllerde taht kuracak, yüreklerde yer edinecegiz. Yeni üyeler kazanacak, her yeni gün çitayi yükseltecegiz. Sahada basilmadik yer koymayan, tezvirata, kara propagandaya pabuç birakmayan, yilmayan, durmayan, yorulmayan soylu mücadelenin erdemli teskilatina selam olsun. Çagin bilgisini tarihin birikimiyle bulusturan, her menzilde zemberegi yeniden kuran, her varista çitayi daha yukariya koyan, ‘Adamlik bir cinsiyet meselesi degil, sahsiyet meseledir’ diyerek her devrin adami degil, her devirde adam olan, ‘Kayik istedigimiz yerde degilse, küsmek yerine küreklere daha fazla asilmak gerekir’ diyerek ihlasi, bereketi, heybeti, gayreti kusanan Türkiye’nin erdemliler hareketine selam olsun.”

Daha sonra Genel Baskan Ali Yalçin, ilçe temsilcileriyle; Genel Sekreter Latif Selvi, sube sekreterleriyle; Teskilatlanmadan Sorumlu Genel Baskan Yardimcisi Ramazan Çakirci, teskilatlanmadan sorumlu sube baskan yardimcilariyla; Mali Islerden Sorumlu Genel Baskan Yardimcisi Muammer Karaman, mali islerden sorumlu sube baskan yardimcilariyla; Basin ve Iletisimden Sorumlu Genel Baskan Yardimcisi Sükrü Kolukisa, basin ve iletisimden sorumlu sube baskan yardimcilariyla; Hukuk ve Toplu Sözlesmeden Sorumlu Genel Baskan Yardimcisi Hasan Yalçin Yayla, hukuk ve toplu sözlesmeden sorumlu sube baskan yardimcilariyla; Egitim ve Sosyal Islerden Sorumlu Genel Baskan Yardimcisi Atilla Olçum, egitim ve sosyal islerden sorumlu sube baskan yardimcilariyla bir araya geldi.