Asirlik Gelenek 'Pavli' Eglence Ve Müzikleriyle Trakya'ya Renk Katiyor
Sultan II. Abdülhamit'in fermaniyla 1910 yilinda kurulan, yörede 'Pavli' olarak anilan 'Pehlivanköy Panayiri' 111. kez misafirlerini agirliyor Panayir alaninda römorkta konaklayan Mürvet Gürses: 'Dogdugumdan beri hep panayirlardayiz. Her seyimizi panayira göre ayarliyoruz. Bir seyimiz varsa onlari satmaya çalisiyoruz. Hem para kazaniyoruz hem alisverisimizi yapiyoruz hem de egleniyoruz'
ÖZGÜN TIRAN - UFUK ERTOP - Trakya'nin bir asirdan fazla süren eglencesi "Pavli Panayiri" renkli görüntüler olusturuyor.
Sultan II. Abdülhamit'in fermaniyla ilk kez 1910 yilinda kurulan, geçen yil yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle iptal edilen panayir, bu yil 111'nci kez misafirlerini agirliyor.
Kirklareli'nin en küçük ilçelerinden Pehlivanköy'de belediye tarafindan Ergene Nehri yanindaki 110 dönümlük alana kurulan panayirda lunapark, açik hava lokantalari, seyyar satis alanlari yer aliyor.
Halk arasinda "Sonbahar Panayiri" ve "Pomak Bayrami" diye de anilan panayira sayili günler kala yöre halki konaklayacagi römorklarin içerisini çekyat, yatak, somya gibi esyalarla donatip, üzerini branda ile kapatiyor.
Panayir alanindaki lunaparkin etrafina römorklarini konuslandiran yöre halki, dört günü burada geçiriyor.
Römorklarda konaklayan yöre halki, yil boyunca ürettikleri ürünlerin bir kismini panayir alaninda satarken, alisverislerini de buradan yapiyor.
AA ekibi, panayir alaninda römorklarinda konaklayan Mürvet ve Bünyamin Gürses çifti ile komsulari Hatice Çetin'in, evlerinin bahçesinde römorklarini hazirlamasindan, panayir alanindaki yasamlarina taniklik etti.
Evlerinin bahçesinde römorklarina agaç dallari ile çati yapan köy sakinleri, üzerini de branda ile kapattiktan sonra, römorklarini çekyat, yatak, somya gibi esyalarla donatip panayir alanina götürüyor.
Burada konaklayan Gürses ve Çetin aileleri gün boyu panayir alaninda gezerek alisveris yapiyor.
Römork içerisinde menemen, çorba, pilav gibi yiyecekler yapan aile bireyleri aksam saatlerinde çaylarini yudumlayarak lunaparktaki hareketliligi izliyor.
Roman vatandaslarin eglenceli müzik ve danslari panayira ayri bir hareketlilik katiyor.
- "5-6 yasindan bu yana geliyorum"
Mürvet Gürses, AA muhabirine, yaklasik 15 gündür panayir hazirliklari yaptiklarini söyledi.
Panayir alaninda çok güzel zaman geçirdiklerini belirten Gürses, "Günümüz çok güzel geçiyor, egleniyoruz. Lunaparkimiz var, arkadaslarimizi, akrabalarimizi görüyoruz. Dogdugumdan beri hep panayirlardayiz. Her seyimizi panayira göre ayarliyoruz. Bir seyimiz varsa onlari satmaya çalisiyoruz. Hem para kazaniyoruz, hem alisverisimizi yapiyoruz, hem de egleniyoruz." diye konustu.
Hatice Çetin ise çocuklugundan bu yana panayira gelerek konakladiklarini anlatti.
Panayirin kendilerine eglence, güzellik, nese kattigini aktaran Çetin, "Panayirda kisliklarimizi aliyoruz. 1952 dogumluyum belki de 5-6 yasindan beri geliyorum buraya." dedi.
Panayir, 12 Eylül pazar günü sona erecek.
Kaynak: AA
Sultan II. Abdülhamit'in fermaniyla ilk kez 1910 yilinda kurulan, geçen yil yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle iptal edilen panayir, bu yil 111'nci kez misafirlerini agirliyor.
Kirklareli'nin en küçük ilçelerinden Pehlivanköy'de belediye tarafindan Ergene Nehri yanindaki 110 dönümlük alana kurulan panayirda lunapark, açik hava lokantalari, seyyar satis alanlari yer aliyor.
Halk arasinda "Sonbahar Panayiri" ve "Pomak Bayrami" diye de anilan panayira sayili günler kala yöre halki konaklayacagi römorklarin içerisini çekyat, yatak, somya gibi esyalarla donatip, üzerini branda ile kapatiyor.
Panayir alanindaki lunaparkin etrafina römorklarini konuslandiran yöre halki, dört günü burada geçiriyor.
Römorklarda konaklayan yöre halki, yil boyunca ürettikleri ürünlerin bir kismini panayir alaninda satarken, alisverislerini de buradan yapiyor.
AA ekibi, panayir alaninda römorklarinda konaklayan Mürvet ve Bünyamin Gürses çifti ile komsulari Hatice Çetin'in, evlerinin bahçesinde römorklarini hazirlamasindan, panayir alanindaki yasamlarina taniklik etti.
Evlerinin bahçesinde römorklarina agaç dallari ile çati yapan köy sakinleri, üzerini de branda ile kapattiktan sonra, römorklarini çekyat, yatak, somya gibi esyalarla donatip panayir alanina götürüyor.
Burada konaklayan Gürses ve Çetin aileleri gün boyu panayir alaninda gezerek alisveris yapiyor.
Römork içerisinde menemen, çorba, pilav gibi yiyecekler yapan aile bireyleri aksam saatlerinde çaylarini yudumlayarak lunaparktaki hareketliligi izliyor.
Roman vatandaslarin eglenceli müzik ve danslari panayira ayri bir hareketlilik katiyor.
- "5-6 yasindan bu yana geliyorum"
Mürvet Gürses, AA muhabirine, yaklasik 15 gündür panayir hazirliklari yaptiklarini söyledi.
Panayir alaninda çok güzel zaman geçirdiklerini belirten Gürses, "Günümüz çok güzel geçiyor, egleniyoruz. Lunaparkimiz var, arkadaslarimizi, akrabalarimizi görüyoruz. Dogdugumdan beri hep panayirlardayiz. Her seyimizi panayira göre ayarliyoruz. Bir seyimiz varsa onlari satmaya çalisiyoruz. Hem para kazaniyoruz, hem alisverisimizi yapiyoruz, hem de egleniyoruz." diye konustu.
Hatice Çetin ise çocuklugundan bu yana panayira gelerek konakladiklarini anlatti.
Panayirin kendilerine eglence, güzellik, nese kattigini aktaran Çetin, "Panayirda kisliklarimizi aliyoruz. 1952 dogumluyum belki de 5-6 yasindan beri geliyorum buraya." dedi.
Panayir, 12 Eylül pazar günü sona erecek.