Çiragan Sarayi'nda 29 Ekim Cumhuriyet Bayrami Resepsiyonu

Istanbul Valisi Ali Yerlikaya’nin ev sahipliginde Çiragan Sarayi’nda 29 Ekim Cumhuriyet Bayrami nedeniyle resepsiyon düzenlendi. Programa sanat ve siyaset dünyasindan birçok isim katildi.

Çiragan Sarayi'nda 29 Ekim Cumhuriyet Bayrami Resepsiyonu
Istanbul Valisi Ali Yerlikaya’nin ev sahipliginde Çiragan Sarayi’nda 29 Ekim Cumhuriyet Bayrami programi düzenlendi.

Programa Vali Yerlikaya’nin yani sira Istanbul Büyüksehir Belediye Baskani Ekrem Imamoglu ve esi, sanat dünyasinin tanina isimleri ve dini liderler katildi.

Vali Yerlikaya resepsiyonda programa davet edilen isimlerle bayramlastiktan sonra sarayda bulunan sergiyi gezdi. Resepsiyonda sahne alan Anadolu Atesi grubunun 29 Ekim Cumhuriyet Bayrami gösterisi ise begeni topladi.

“En büyük bayramimizi kutluyoruz”

Programda konusan Vali Yerlikaya, “Bir ülke düsünün ki bagrina hançer saplanmis, dört bir yani isgal altinda. Insanlari yorgun, insanlari yarali ve onlara düsman bayraklarinin gölgesinde nefes almak bile zul geliyor. Çünkü çignenen her karisi sehit kaniyla sulanan kutsal vatan topragiydi ve yasananlari öylece kabullenmek, milletimizin karakterine yarasmazdi. Sadece bir umut isigi ariyordu. Anadolu kisik da olsa lambadan süzülen bir isik, bir tutam kandil isigi ya da titreyen bir mum alevi. Ama ille de bir umut isigi ve nihayet o isik 19 Mayis 1919 sabahi adeta bir günes gibi dogmustu Samsun’dan. Karanliklari dagitip, yüreklerdeki o umut atesini yakan Gazi diyordu ki: ‘Bir ulus simsiki birbirine bagli olmayi bildikçe, yeryüzünde onu dagitabilecek bir güç düsünülemez.’ Öyle de oldu. Gidilecek yol uzun; kat edilecek mesafe çetindi. Ama sartlar ne olursa olsun, yüreklerdeki iman daglardan büyüktü. Dünyada Cumhuriyet ile idare edilen birçok ülke var. Ama tarih, içlerinde bizim kadar bedel ödeyerek yeryüzünün en çetin mücadelesiyle Cumhuriyet kuran baska bir milleti daha yazmadi. Çünkü bizim için Cumhuriyet, omuzlarinda cepheye mermi tasiyan kinali elleri öpülesi nenelerimizin son vasiyetidir. Cumhuriyet mermisi bitince süngüsünü takarak sehadete kosan Mehmetçigimizin dilindeki duadir. 13 Kasim 1918 sabahi Bogaz’a demirleyen düsman gemilerine bakip ‘Geldikleri gibi giderler’ diyen o yüksek iradedir Cumhuriyet. Fikri hür, vicdani hür, irfani hür nesiller yetistirme idealidir. Bagimsizligimizin nisanesi, Muasir medeniyetler seviyesinin en üstüne çikma hedefimizdir. Bir zafer türküsüdür Cumhuriyet, umudumuzun türküsüdür. Lakin kiymetli misafirler, Cumhuriyetimiz, sadece bu topraklarin umudu da degildir. Vatanlari isgal altindaki mazlum milletlerin de bagimsizlik rehberidir. Bugün burada bayramlasmak için bir araya geldik. En büyük bayramimizi kutluyoruz. Cumhuriyetimizin 98. yil coskusunu ve sevincini beraberce doyasiya yasiyoruz ve insallah dünya durdukça da yasamaya devam edecegiz. Sizlerin huzurunda bu en büyük eserini gençlere emanet eden ve ‘Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktir’ diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve Onun silah arkadaslarini, kahraman Mehmetçiklerimizi ve vatanlari ugruna canindan geçen analarimizi, nenelerimizi, dedelerimizi, rahmet, minnet ve sükranla yad ediyorum” dedi.

Kaynak: İHA