Emine Erdoğan'dan Yabancı Misyon Şefleri Eşlerine Yemek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, "Hepimiz güçlerimizi insanlık için birleştirsek emin olun dünya başka bir yer olur. Çocukları ana-babasız, insanları vatansız bırakan çatışmalar yaşanıyor. Afrika’da sömürülen kadınlar, Yemen’de çile çeken anneler, Suriye’de göç yollarında yaşam savaşı veren kadınların, çocukların ve elbette insanlığın dertleri için kendimizi sorumlu hissediyoruz" dedi.

Emine Erdoğan'dan Yabancı Misyon Şefleri Eşlerine Yemek
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Türkiye’de görev yapan yabancı misyon şeflerinin eşlerine Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Kış Bahçesi’nde yemek verdi. Yemekte bir konuşma yapan Emine Erdoğan, kültürlerarası iletişimin önemine dikkat çekerek, misyon şefleri ve eşlerinin kültürel iletişimin anahtarı olduğunu vurguladı. Erdoğan, “Sizler, farklı kültürlerin mensupları olarak ülkemize zenginlik katıyorsunuz. Bu iletişim ortamlarının inşasında kadınlar büyük rol oynuyorlar. Kadınların enerjisi, empati gücü, farklı deneyimlere açık olmaları, yeni diyalog kanalları açıyor” ifadelerini kullandı.

İletişimin dün olduğu gibi bugün de toplumların en büyük ihtiyacı olduğunu ifade eden Emine Erdoğan şunları kaydetti:

“Teknoloji ile sağlanan iletişimden ziyade sözcüklere taşınan, sonra kalplerde yankı bulan insanlık hallerinden söz ediyorum. Nitekim, Mevlana’nın bir sözü var; ‘Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguyu paylaşanlar anlaşır.’ İşte evrensel değerler, bu paylaşımların neticesinde oluşuyor."

Emine Erdoğan, AB büyükelçilerini kapsayan ‘Büyükelçi komşum olur’ sosyal medya kampanyasını hatırlatarak, ‘en iyi komşu’ seçilen Almanya Büyükelçisi ve eşini kutladı. Erdoğan, büyükelçiliğin yalnızca diplomatik bir iş olmadığını, insani ve kültürel köprüler kurmanın vesilesi olduğunu söyledi.



"Türkiye’nin ve Türk insanının ruh haritasını görmek için keşif dolu seyahatlere çıkmanızı öneririm"

Erdoğan, bir kültürü tanımanın en iyi yolunun onun dilini, sanatını ve mutfak kültürünü öğrenmekten geçtiğinin altını çizerek konuşmasını şöyle sürdürdü:

Türkiye, hem sanatta hem de zanaatın birçok kolunda oldukça üretken bir ülke. Her bölgemizin kendine has motifleri, müzikleri, dansları, el sanatları mevcut. Burada bulunduğunuz süre içinde bunları görmeniz, tecrübe etmeniz büyük bir kazanımdır. Türkiye’nin ve Türk insanının ruh haritasını görmek için keşif dolu seyahatlere çıkmanızı öneririm. Ülkemiz, sadece denizlerin değil şifalı suların bulunduğu termal tesisleri, yaylaları, köyleri ile sizi her an şaşırtabilecek çeşitliliğe sahip. Dünyada gittiğiniz bazı şehirleri bir kere görürsünüz ve bu size yeter. Fakat mesela İstanbul’u ne kadar ziyaret etseniz de hiç tüketemezsiniz. Her seferinde yeni bir yüzünü görürsünüz. Keza Anadolu’da hemen her kapı, her an çalınabilir. Çünkü bizim kültürümüzde ‘tanrı misafirliği’ diye bir statü vardır. Kapıya gelen kimse geri çevrilmez, eve buyur edilir, yedirilir, içirilir. Misafire hürmet bizim inancımızdan yansıyan bir özelliktir. Yemek kültürümüz ise dillere destandır. Yemek bizim kültürümüzde sunduğu lezzetin ötesinde sosyal ilişkileri güçlendiren bir araçtır. Büyük sofralar kurarız. Aile büyükleri ve yakın akrabalarla ilişkiler burada geliştirilip güçlendirilir. Bizim inancımızda güzellikler paylaşıldıkça çoğalır. Bu nedenle kalabalık sofralar bereket sebebidir. Umuyorum ki, her birini deneyimleme fırsatınız oluyordur. Türk yemeklerini yapmayı öğrenmenizi de özellikle tavsiye ederim.”

"Küreselleşmenin yerel kültürleri yok ettiği bir dünyada biz onları yaşatmaya çalışıyoruz"

“Küreselleşmenin yerel kültürleri yok ettiği bir dünyada biz onları yaşatmaya çalışıyoruz. Sanatımızın ince işlerini dünyaya tanıtmak istiyoruz” diyen Emine Erdoğan, sergi alanındaki minyatür sergisinin bu ince işlerden birisi olduğuna işaret etti. Erdoğan, minyatür sanatçısı Özcan Özcan liderliğinde kadınlardan oluşan minyatür sanatçıları grubunun hazırladığı ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde sergilenen Süleymanname minyatür sergisine atıfta bulunarak, “Tarih okuması bazen de resimler üzerinden yapılır. Osmanlı kültürüne dair birçok öğeyi bu minyatürlerde tüm detaylarıyla görmeniz mümkün. Minyatür, hat, ebru, tezhip, Türkiye’de bulunduğunuz süre zarfında sizlerin de ilgisini çekeceğini düşündüğüm sanat dalları. Belki de her biriniz bunlardan birini öğrenerek Türkiye’den kalıcı bir hatıra ile ülkenize dönmeyi düşünürsünüz” dedi.



"Afrika yemek kültürüne ait tariflerden oluşan bir kitap himayemde yapılan bir çalışma çerçevesinde Mayıs ayında yayınlanacak"

Kültürlerarası etkileşimin karşılıklı olduğunu vurgulayan Erdoğan, Afrika yemeklerine dair bir kitap müjdesi de paylaşarak, "Biz de sizlerden çok şey öğreniyoruz. Sözgelimi Afrika ülkelerinin büyükelçilerinin eşleri ile Afrika yemeklerine dair çok anlamlı bir çalışma yaptık. Afrika yemek kültürüne ait tariflerden oluşan bir kitap, himayemde yapılan bir çalışma çerçevesinde Mayıs ayında yayınlanacak. Doğusundan batısına Afrika’nın özgün yemekleri Türk toplumu tarafından yakından tanınmış olacak" ifadelerini kullandı.

"Hepimiz güçlerimizi insanlık için birleştirsek emin olun dünya başka bir yer olur"

Emine Erdoğan, konuşmasının son bölümünde dünyada yaşanan çatışmalara dikkat çekerek şunları kaydetti:

“Hepimiz güçlerimizi insanlık için birleştirsek emin olun dünya başka bir yer olur. Ne yazık ki, bilimde, teknolojide koşar adım yol alırken, 21. yüzyılda bir yandan da insanlığa dair kötü manzaralarla karşılaşıyoruz. Çocukları ana-babasız, insanları vatansız bırakan çatışmalar yaşanıyor. Afrika’da sömürülen kadınlar, Yemen’de çile çeken anneler, Suriye’de göç yollarında yaşam savaşı veren çocuklar kadınların, çocukların ve elbette insanlığın dertleri için kendimizi sorumlu hissediyoruz. İyilik, hiç batmayan güneş gibidir. Işığı tüm zamanları aydınlatır. İnanıyorum ki, bir gün her birinizle insanlığın dertlerine çözüm olabilecek işbirlikleri yapacağız. Bu konuda umudum tamdır.”

Süleymanname minyatür projesi sergilendi

Emine Erdoğan, yemeğin akabinde programa katılan sanatçılar ve büyükelçi eşleri ile Süleymanname adlı minyatür sergisini gezdi. Minyatür sanatçısı Özcan Özcan liderliğinde kadın sanatçılar tarafından hazırlanan sergi, 50 özgün minyatürden oluşuyor. Türkiye Diyanet Vakfı Kadın, Aile ve Gençlik Merkezi (KAGEM) İstanbul Şubesi ve KuveytTürk Sanat Atölyelerinin işbirliği ile gerçekleştirilen ‘Süleymanname Projesi’, klasik murakka üzerine alıntılama ve boyama teknikleri kullanılarak yeni bir yorumla hazırlandı. Sergide Özcan Özcan’ın yanı sıra Arzu Akbulut, Aysel Güleser Ekşi, Ayşe Nur Kapusuz, Emel Demir, Emel Sakarya, Fatoş Borbor, Fikriye Akbulut, Füsun Yılmaz, Gülgün Keser, Hamiyet Leventoğlu, İsmet Gömeç, Neslihan Bulut, Tülay İlkar ve Zeynep Elçi’ ye ait eserler yer alıyor.

Emine Erdoğan’ın yabancı misyon şeflerinin eşlerine verdiği yemekte minyatür sergisinin temasına uygun olarak Çiğdem Kartal Toker, Doç. Dr. Hikmet Toker, Doç. Dr. Erhan Özden, Doç.Dr. Barış Karaelma’dan oluşan musiki grubu tarafından Kanuni Sultan Süleyman dönemine ait musiki eserlerinden örnekler icra edildi. Programda ayrıca Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun eşi Hülya Çavuşoğlu da hazır bulundu. Pakistan Büyükelçisinin eşi Shaza Syrus ise Emine Erdoğan’a sahnede hediye takdim etti. Program fotoğraf çekimi ile son buldu. Davetlilere sergilenen minyatürlerin sınırlı sayıdaki tıpkı basımı hediye edildi.
Kaynak: İHA