PKK Elebaşı Karayılan YPG/PKK'ya 'DEAŞ İle İş Birliği Talimatı' Vermiş
Adana'da YPG/PKK soruşturmasında örgütün şifreli haberleşme için WhatsApp üzerinden özel 'emoji' şifreleri oluşturduğunu itiraf eden Suriye uyruklu kadın terörist, ifadesinde terör örgütü elebaşı Murat Karayılan'ın DEAŞ ile iş birliği yapılması yönünde verdiği talimatları da anlattı Suriyeli Miray H'nin ifadesinden: 'PKK/KCK/PYD/YPG olarak DEAŞ'ın yapacağı eylemlere gerek mühimmat, gerek milisişbirlikçi olmak üzere destek verilmesi gerektiği, 'Cemal' kod adlı Murat Karayılan tarafından yazılan ve bize okunan mektubun içeriğinde geçmiştir'.
SATUK TOPALOĞLU - Adana'da terör örgütü YPG/PKK'ya yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan ve etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak itirafçı olan Suriyeli kadın terörist, ifadesinde terör örgütü elebaşı Murat Karayılan'ın "DEAŞ ile iş birliği yapılması" yönünde örgüt mensuplarına talimat verdiğini anlattı.
Polisin temmuz ayında yakalamasının ardından hakkında "devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenen Suriye uyruklu Miray H. (20) ile ilgili iddianamede yeni detaylara ulaşıldı.
Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, YPG/PKK'nin şifreli haberleşme için WhatsApp üzerinden özel "emoji" şifreleri oluşturduğunu itiraf eden Suriyeli kadın terörist, YPG/PKK ile DEAŞ'ın iş birliği konusunda aldıkları talimatı anlattı.
Miray H. ifadesinde örgüt içinde suikast ve sabotaj eğitimleri aldığını ve 2019 yılında YPS (PKK yapılanması) içinde görevlendirildiğini söyledi.
Örgütün eğitimlerine katıldığını belirten terörist Miray H, ''Yoğunlaşma eğitimlerinde bize çukur ve barikat olaylarında teröristlerin tuttuğu günlükler okutuluyordu. YPG/PKK eylem yaptıracağı militanı ideolojik eğitimini başarıyla tamamlamış, metropol yaşamına çabuk uyum sağlayan, güzel Türkçe konuşan, hızlıca karar verebilen soğukkanlı kişiler arasından dikkatlice seçiyordu. Yoğunlaşma eğitimleri açık ve kapalı olmak üzere ikiye ayrılır. Kapalı eğitim 6 ay sürer ve tamamen gizli yürütülürdü.'' ifadelerini kullandı.
- Suriyeliler üzerinden kirli plan
YPG içinde istihbarat amacıyla kurulan "NLP" adlı birimin tek hedefinin Türkiye olduğunu kaydeden Miray H, ''NLP adlı istihbarat birimi, DEAŞ terör örgütünün içine milisler göndererek eylem yaptırır. DEAŞ'lı gibi görünen örgüt mensupları, eylemlerini Türkiye'ye karşı yaparak hedef şaşırtmaya çalışır.'' beyanında bulundu.
Miray H, sabotaj eğitimi aldığı sürede kendisiyle bazı örgüt mensuplarının 25 Ocak ve 16 Mayıs'ta yapılan iki toplantıya katıldığını, bunlardan ilkine terörist Karayılan'ın da geldiğini, ikincisinde ise mektubunun okunarak yakıldığını ileri sürdü.
Toplantılarda eylemler için öncelikle Suriye uyruklu örgüt mensuplarının gönderileceğinin belirtildiğini anlatan Miray H. "Bunun amacı, Suriyelilerin kamufle edilmesinin daha kolay olduğu ayrıca Türk vatandaşlarının Suriyelilere karşı kin ve nefret duygularının oluşmasını sağlayarak Türkiye'den çıkarılacak olanları örgütün yanına çekip Türk devletine karşı düşman etmekti." dedi.
Bu toplantılarda her fırsatta talimat beklemeden eylem yapmaları uyarısında bulunulduğunu belirten Miray H, "Ayrıca üst düzey bürokratlara ve siyasetçilere hediye paketi şeklinde hazırlanmış bomba düzenekleri gönderilerek eylem yapılması yönünde talimatlar verildi." ifadesini kullandı.
- Karayılan'dan DEAŞ ile iş birliği yapın talimatı
Örgütün yeni stratejilerinden birinin DEAŞ ile eylem düzenlemek olduğuna işaret eden Miray H, "PKK/KCK/PYD/YPG olarak DEAŞ'ın yapacağı eylemlere gerek mühimmat, gerek milis-işbirlikçi olmak üzere destek verilmesi gerektiği 'Cemal' kod adlı Murat Karayılan (PKK elebaşılarından) tarafından yazılan ve bize okunan mektubun içeriğinde geçmiştir." itirafında bulundu.
Miray H, 8 örgüt mensubu olarak gönderilecekleri illerde eylem yapamamaları durumunda deşifre olmamış diğer örgüt mensuplarının saldırılarda bulunması talimatının mektupta verildiğini belirtti.
- "Yerel halk kandırıldı"
Suriye'nin kuzeyindeki şehir ve kasabalarda evlerin birbirlerine sığınaklardan bağlantıları olduğunu anlatan Miray H, "2018 Afrin sürecinden sonra 'Türkiye, Rojava’ya girecek, büyük bir savaş başlatacak' yalanıyla yerel halk kandırıldı. Yerel halka karşı 'Size saklanacak sığınak yapacağız.' propagandası yaptılar. Sığınak çalışmalarında büyük tüneller kazıldı. Türkiye sınırı arasında bulunan boş araziye mayınlama çalışması yapılarak tuzaklar kuruldu.'' ifadelerini kullandı.
Miray H, örgütün tüm silah teçhizatının ABD tarafından karşılandığını, YPG'nin sözde sorumlularının güvenlik gerekçesiyle sürekli yer değiştirdiğini kaydetti.
Kaynak: AA
Polisin temmuz ayında yakalamasının ardından hakkında "devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenen Suriye uyruklu Miray H. (20) ile ilgili iddianamede yeni detaylara ulaşıldı.
Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, YPG/PKK'nin şifreli haberleşme için WhatsApp üzerinden özel "emoji" şifreleri oluşturduğunu itiraf eden Suriyeli kadın terörist, YPG/PKK ile DEAŞ'ın iş birliği konusunda aldıkları talimatı anlattı.
Miray H. ifadesinde örgüt içinde suikast ve sabotaj eğitimleri aldığını ve 2019 yılında YPS (PKK yapılanması) içinde görevlendirildiğini söyledi.
Örgütün eğitimlerine katıldığını belirten terörist Miray H, ''Yoğunlaşma eğitimlerinde bize çukur ve barikat olaylarında teröristlerin tuttuğu günlükler okutuluyordu. YPG/PKK eylem yaptıracağı militanı ideolojik eğitimini başarıyla tamamlamış, metropol yaşamına çabuk uyum sağlayan, güzel Türkçe konuşan, hızlıca karar verebilen soğukkanlı kişiler arasından dikkatlice seçiyordu. Yoğunlaşma eğitimleri açık ve kapalı olmak üzere ikiye ayrılır. Kapalı eğitim 6 ay sürer ve tamamen gizli yürütülürdü.'' ifadelerini kullandı.
- Suriyeliler üzerinden kirli plan
YPG içinde istihbarat amacıyla kurulan "NLP" adlı birimin tek hedefinin Türkiye olduğunu kaydeden Miray H, ''NLP adlı istihbarat birimi, DEAŞ terör örgütünün içine milisler göndererek eylem yaptırır. DEAŞ'lı gibi görünen örgüt mensupları, eylemlerini Türkiye'ye karşı yaparak hedef şaşırtmaya çalışır.'' beyanında bulundu.
Miray H, sabotaj eğitimi aldığı sürede kendisiyle bazı örgüt mensuplarının 25 Ocak ve 16 Mayıs'ta yapılan iki toplantıya katıldığını, bunlardan ilkine terörist Karayılan'ın da geldiğini, ikincisinde ise mektubunun okunarak yakıldığını ileri sürdü.
Toplantılarda eylemler için öncelikle Suriye uyruklu örgüt mensuplarının gönderileceğinin belirtildiğini anlatan Miray H. "Bunun amacı, Suriyelilerin kamufle edilmesinin daha kolay olduğu ayrıca Türk vatandaşlarının Suriyelilere karşı kin ve nefret duygularının oluşmasını sağlayarak Türkiye'den çıkarılacak olanları örgütün yanına çekip Türk devletine karşı düşman etmekti." dedi.
Bu toplantılarda her fırsatta talimat beklemeden eylem yapmaları uyarısında bulunulduğunu belirten Miray H, "Ayrıca üst düzey bürokratlara ve siyasetçilere hediye paketi şeklinde hazırlanmış bomba düzenekleri gönderilerek eylem yapılması yönünde talimatlar verildi." ifadesini kullandı.
- Karayılan'dan DEAŞ ile iş birliği yapın talimatı
Örgütün yeni stratejilerinden birinin DEAŞ ile eylem düzenlemek olduğuna işaret eden Miray H, "PKK/KCK/PYD/YPG olarak DEAŞ'ın yapacağı eylemlere gerek mühimmat, gerek milis-işbirlikçi olmak üzere destek verilmesi gerektiği 'Cemal' kod adlı Murat Karayılan (PKK elebaşılarından) tarafından yazılan ve bize okunan mektubun içeriğinde geçmiştir." itirafında bulundu.
Miray H, 8 örgüt mensubu olarak gönderilecekleri illerde eylem yapamamaları durumunda deşifre olmamış diğer örgüt mensuplarının saldırılarda bulunması talimatının mektupta verildiğini belirtti.
- "Yerel halk kandırıldı"
Suriye'nin kuzeyindeki şehir ve kasabalarda evlerin birbirlerine sığınaklardan bağlantıları olduğunu anlatan Miray H, "2018 Afrin sürecinden sonra 'Türkiye, Rojava’ya girecek, büyük bir savaş başlatacak' yalanıyla yerel halk kandırıldı. Yerel halka karşı 'Size saklanacak sığınak yapacağız.' propagandası yaptılar. Sığınak çalışmalarında büyük tüneller kazıldı. Türkiye sınırı arasında bulunan boş araziye mayınlama çalışması yapılarak tuzaklar kuruldu.'' ifadelerini kullandı.
Miray H, örgütün tüm silah teçhizatının ABD tarafından karşılandığını, YPG'nin sözde sorumlularının güvenlik gerekçesiyle sürekli yer değiştirdiğini kaydetti.