(Özel) Varisleri İçin Köpük Tedavisi Oldu, Akciğerine Köpük Kaçtı
Ordu’da varis tedavisi olan Pınar Güner, uygulanan tedavide kullanılan köpüğün akciğer damarlarına gitmesi sonucu nefes darlığı ve ağrı şikayetiyle tekrar hastaneye başvurdu. Durumun ciddi olduğunun anlaşılması üzerine Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesine yönlendirilen genç kadın, Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli ve Doç. Dr. Serpil Taş tarafından yapılan pulmoner endarterektomi ameliyatı sonrası sağlığına kavuştu.
Ordu’da yaşayan Pınar Güner, bir süre önce varis tedavisi için bir sağlık kurumuna başvurdu. Son dönemde varis tedavisinde yaygın olarak kullanılan köpük tedavisi uygulanan Güner, ciddi nefes darlığı ve ağrı şikayetiyle tekrar hastaneye başvurdu. Varis tedavisinde kullanılan yabancı bir maddenin toplardamar yoluyla akciğerindeki damarlara gittiği tespit edilen Pınar Güner, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Selen Karaoğlanoğlu tarafından Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesine yönlendirildi. Göğüs Cerrahisi Eğitim Görevlisi Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli’ne ulaşan Pınar-Hakan Güner çifti, durumun ciddiyeti üzerine derhal İstanbul’a geldi. Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde (EAH) tedavisine başlanan Pınar Güner, Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli ve Doç. Dr. Serpil Taş tarafından yapılan pulmoner endarterektomi ameliyatı sonrası sağlığına kavuştu.
Bir hafta önce olduğu ameliyat sonrasında sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Pınar Güner, “Mart ayında başka bir ilde varisten köpük tedavisi oldum. Köpük tedavisi sonucunda da akciğerime emboli atmış. Normalde nefes darlığı şikayetiyle başvurdum hastaneye. Çok ağrım ve nefes darlığım vardı. Çekilen tomografide akciğerime emboli attığını öğrendim. Bir süre ilaç tedavisi gördüm. Bu ilaç tedavisi sonucunda rahatsızlığım geçmedi. Yabancı cisim embolisi olduğunu öğrendik. Öğrendikten sonra da doktorumuz bizi Bedrettin hocaya gönderdi. Sağ olsun hoca da ‘En kısa sürede gelsin, ameliyatını yapalım. Çok zor bir ameliyat’ dedi.
Sağ olsun geldim, hocam bütün tetkiklerden sonra ameliyatımızı yaptı. Kalp doktoru Serpil Hanım’la beraber girdiler ameliyatımıza. Sağ olsun çok başarılılardı ve bir haftada diktiler beni ayağa. Çok kötüydüm ilk başlarda, şu an ameliyat olalı bir hafta oldu ve çok şükür nefesim düzeliyor. Daha da düzelecek” diye konuştu.
Hastane personeline olan minnetini ifade eden Güner, “Daha önce birçok hastaneye gittim ama Koşuyolu gibi bir hastane görmedim. Yoğun bakımından tutun, odası, personeli, o kadar iyi insanlar ki, herkesin karşısına çıkarsın Allah. Hepsinden razı olsun Allah. Kat hemşiremiz, yoğun bakımdaki çalışanlarımız, bir yudum suyu bile insanın ağzına gülerek veriyorlar. Allah onlardan razı olsun” dedi.
Pınar Güner’in eşi Hakan Güner ise, “Mutluyuz. Ameliyatı yapan ekibe, Bedrettin hocamıza, Serpil Hanım’a, hastanede bulunan hemşirelere, bu ameliyatta bize yardımcı olan herkese çok teşekkür ederiz, sağ olsunlar. Bizi tekrar sağlığımıza kavuşturup memleketimize geri gönderiyorlar” diye konuştu.
"Belki de dünyada ilk kez sınıflandırılacak"
Hastanın durumu ve tedavide uygulanan yöntemle ilgili bilgi veren Göğüs Cerrahisi Eğitim Görevlisi Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli, “Biz bir ameliyat yapıyoruz, ‘pulmoner endarterektomi’ diye bir ameliyat. Bu, akciğer damarlarının genellikle pıhtı sonrası akciğer tansiyonuna yol açması, bunun ameliyatla temizlenmesi ve akciğer tansiyonunun düşürülmesi ameliyatı. Bu hastalığın bazı sebepleri var. En önemlisi promus dediğimiz emboliler. Ama bu yabancı cisim, belki de dünyada ilk kez sınıflandırılacak bir sebep. Akciğer damarlarına kistler gidebiliyor, başka şeyler gidebiliyor ama ilk defa bir varis ameliyatı sebebiyle sıkılan ve köpük denilen bir yabancı cismin gitmesi. Bu bizim üçüncü vakamız. Bir vakamız daha olacak. Varis tedavisinin çok çok nadir bir komplikasyonu olarak karşımıza çıkıyor ama hastamız maalesef böyle büyük bir ameliyat olmak zorunda kalıyor. Bu hastalarda yabancı cisim akciğer damarlarına giriyor ve orada akciğer embolisi hastalığına benzer bir klinik tablo oluşturuyor. Maalesef ameliyat olmak zorunda bu hastalar ve pulmaner endertektum ile bu kurumda 600’den fazla bir ameliyat tecrübemiz var ve Avrupa’daki sayılı 5 merkezden biriyiz. Bu ameliyatlarımızı da başarılı bir şekilde yaparak hastalarımızı sağlıklarına kavuşturuyoruz. Bu hastamız geçen hafta ameliyat oldu, bugün yedinci günü ve taburcu oluyor. Hiçbir problemimiz yok şu an. Artık bu hastalığın nüksetmeyeceğini düşünüyoruz” dedi.
"Varis tedavisi sonrası sıkı takip şart"
Kalp ve Damar Cerrahı Doç. Dr. Serpil Taş ise, “Bu bizim için farklı bir vaka. Biz hastanemizde 2011 yılından beri akciğer damar pıhtısı olan hastalarımızı temizliyoruz. Ama maalesef Pınar Hanım’da çıkan materyal pıhtı değil. Daha önce 3 hastada görülmüştü. Daha önce hastamıza varis tedavisinde uygulanan yapıştırma işleminde kullanılan glue, maalesef bir komplikasyon olarak toplardamar vasıtasıyla akciğer damarlarının içine gitmişti. Çıkardığımız cisim tamamen yabancı cisim embolisiydi. O yüzden son 2 yıldır variste bu yapıştırma yöntemiyle tedavi yapılırken, artık bir dikkat çekmek istiyoruz. Biraz daha dikkatli yapıştırılması veya bu hastaların varis tedavisi sonrası sıkı takibi belki bir pulmoner emboli için, var olan bir şey için tomografisinin çekilmesi, hastaların takipsiz kalmaması açısından buna da dikkat çekmek istiyoruz. Pınar Hanım geçen hafta Salı günü ameliyat oldu. Daha patolojisi çıkmadı ama çıkan materyal tamamen yabancı cisim. Variste yapıştırma tedavisinde kullanılan, ‘glue’ dediğimiz maddeydi. Patolojisinin de öyle geleceğini düşünüyoruz. Varis operasyonunda bu maddeyi kullanan arkadaşlarımızın daha dikkatli olmasını istiyoruz” diye konuştu.
Kaynak: İHA
Bir hafta önce olduğu ameliyat sonrasında sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Pınar Güner, “Mart ayında başka bir ilde varisten köpük tedavisi oldum. Köpük tedavisi sonucunda da akciğerime emboli atmış. Normalde nefes darlığı şikayetiyle başvurdum hastaneye. Çok ağrım ve nefes darlığım vardı. Çekilen tomografide akciğerime emboli attığını öğrendim. Bir süre ilaç tedavisi gördüm. Bu ilaç tedavisi sonucunda rahatsızlığım geçmedi. Yabancı cisim embolisi olduğunu öğrendik. Öğrendikten sonra da doktorumuz bizi Bedrettin hocaya gönderdi. Sağ olsun hoca da ‘En kısa sürede gelsin, ameliyatını yapalım. Çok zor bir ameliyat’ dedi.
Sağ olsun geldim, hocam bütün tetkiklerden sonra ameliyatımızı yaptı. Kalp doktoru Serpil Hanım’la beraber girdiler ameliyatımıza. Sağ olsun çok başarılılardı ve bir haftada diktiler beni ayağa. Çok kötüydüm ilk başlarda, şu an ameliyat olalı bir hafta oldu ve çok şükür nefesim düzeliyor. Daha da düzelecek” diye konuştu.
Hastane personeline olan minnetini ifade eden Güner, “Daha önce birçok hastaneye gittim ama Koşuyolu gibi bir hastane görmedim. Yoğun bakımından tutun, odası, personeli, o kadar iyi insanlar ki, herkesin karşısına çıkarsın Allah. Hepsinden razı olsun Allah. Kat hemşiremiz, yoğun bakımdaki çalışanlarımız, bir yudum suyu bile insanın ağzına gülerek veriyorlar. Allah onlardan razı olsun” dedi.
Pınar Güner’in eşi Hakan Güner ise, “Mutluyuz. Ameliyatı yapan ekibe, Bedrettin hocamıza, Serpil Hanım’a, hastanede bulunan hemşirelere, bu ameliyatta bize yardımcı olan herkese çok teşekkür ederiz, sağ olsunlar. Bizi tekrar sağlığımıza kavuşturup memleketimize geri gönderiyorlar” diye konuştu.
"Belki de dünyada ilk kez sınıflandırılacak"
Hastanın durumu ve tedavide uygulanan yöntemle ilgili bilgi veren Göğüs Cerrahisi Eğitim Görevlisi Prof. Dr. Bedrettin Yıldızeli, “Biz bir ameliyat yapıyoruz, ‘pulmoner endarterektomi’ diye bir ameliyat. Bu, akciğer damarlarının genellikle pıhtı sonrası akciğer tansiyonuna yol açması, bunun ameliyatla temizlenmesi ve akciğer tansiyonunun düşürülmesi ameliyatı. Bu hastalığın bazı sebepleri var. En önemlisi promus dediğimiz emboliler. Ama bu yabancı cisim, belki de dünyada ilk kez sınıflandırılacak bir sebep. Akciğer damarlarına kistler gidebiliyor, başka şeyler gidebiliyor ama ilk defa bir varis ameliyatı sebebiyle sıkılan ve köpük denilen bir yabancı cismin gitmesi. Bu bizim üçüncü vakamız. Bir vakamız daha olacak. Varis tedavisinin çok çok nadir bir komplikasyonu olarak karşımıza çıkıyor ama hastamız maalesef böyle büyük bir ameliyat olmak zorunda kalıyor. Bu hastalarda yabancı cisim akciğer damarlarına giriyor ve orada akciğer embolisi hastalığına benzer bir klinik tablo oluşturuyor. Maalesef ameliyat olmak zorunda bu hastalar ve pulmaner endertektum ile bu kurumda 600’den fazla bir ameliyat tecrübemiz var ve Avrupa’daki sayılı 5 merkezden biriyiz. Bu ameliyatlarımızı da başarılı bir şekilde yaparak hastalarımızı sağlıklarına kavuşturuyoruz. Bu hastamız geçen hafta ameliyat oldu, bugün yedinci günü ve taburcu oluyor. Hiçbir problemimiz yok şu an. Artık bu hastalığın nüksetmeyeceğini düşünüyoruz” dedi.
"Varis tedavisi sonrası sıkı takip şart"
Kalp ve Damar Cerrahı Doç. Dr. Serpil Taş ise, “Bu bizim için farklı bir vaka. Biz hastanemizde 2011 yılından beri akciğer damar pıhtısı olan hastalarımızı temizliyoruz. Ama maalesef Pınar Hanım’da çıkan materyal pıhtı değil. Daha önce 3 hastada görülmüştü. Daha önce hastamıza varis tedavisinde uygulanan yapıştırma işleminde kullanılan glue, maalesef bir komplikasyon olarak toplardamar vasıtasıyla akciğer damarlarının içine gitmişti. Çıkardığımız cisim tamamen yabancı cisim embolisiydi. O yüzden son 2 yıldır variste bu yapıştırma yöntemiyle tedavi yapılırken, artık bir dikkat çekmek istiyoruz. Biraz daha dikkatli yapıştırılması veya bu hastaların varis tedavisi sonrası sıkı takibi belki bir pulmoner emboli için, var olan bir şey için tomografisinin çekilmesi, hastaların takipsiz kalmaması açısından buna da dikkat çekmek istiyoruz. Pınar Hanım geçen hafta Salı günü ameliyat oldu. Daha patolojisi çıkmadı ama çıkan materyal tamamen yabancı cisim. Variste yapıştırma tedavisinde kullanılan, ‘glue’ dediğimiz maddeydi. Patolojisinin de öyle geleceğini düşünüyoruz. Varis operasyonunda bu maddeyi kullanan arkadaşlarımızın daha dikkatli olmasını istiyoruz” diye konuştu.