9. Cumhurbaşkanı Demirel'in Vefatının İkinci Yılı
Demirel'in ölümünün ikinci yılı dolayısıyla İslamköy'deki mezarı başında tören düzenlendi Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Çelik: 'Rahmetli Demirel'in çobanlıktan cumhurbaşkanlığına çıktığı yol, demokrasi ve cumhuriyetimizin katettiği mesafeyi de sembolize etmektedir. Demirel, devletin en tepesinde bile köylülüğü, çobanlığı kimliğinin bir parçası olarak gördü. 'Çoban Demirel', 'Mühendis Demirel', 'Siyasetçi Demirel' olarak Türk siyasi hayatının son 50 yılına damgasını vurdu'
9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ölümünün ikinci yılında memleketi Isparta'daki mezarı başında anıldı.
Atabey ilçesindeki İslamköy'de Demirel'in mezarının bulunduğu Çalça Tepesi'nde düzenlenen törene Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, eski Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, eski bakanlar Esat Kıratlıoğlu, Turan Tayan, Vefa Tanır, Isparta Valisi Şehmus Günaydın, Isparta Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü İlker Hüseyin Çarıkçı, Demirel'in kardeşi Şevket Demirel'in kızları ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Demirel'in mezarına Isparta gülünün döküldüğü törende, tören alanına gül suyu da serpildi.
Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz tarafından Kur'an-ı Kerim'in okunmasının ardından dua edildi.
Bakan Çelik, törende yaptığı konuşmada, merhum Cumhurbaşkanının vefatının seneyi devriyesinde bir arada olduklarını, Demirel'i ve hayatını kaybeden bütün devlet büyüklerini rahmetle andıklarını söyledi.
Bir söz üstadı olan Demirel'i sözlerle ifade etmenin çok kolay olmadığını anlatan Çelik, '1 Kasım 1924'de İslamköy'de başlayan, DSİ Genel Müdürü olarak ülkemizin ekonomik kalkınmasına hizmet eden, siyasi mücadelesi ile demokrasimizin gelişmesine katkı sağlayan Türkiye'nin en çalkantılı dönemlerinde Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak görev yapan, muhtelif sözleriyle siyasi nezakette örnek bir duruş sergileyen ve 17 Haziran 2015'te sona eren çile ve mücadele ile millete hizmet etme gayretiyle geçen bir ömür...' diye konuştu.
Süleyman Demirel'in, bir anadolu ailesinde büyüyen ve Türkiye'nin en tepesine çıkmayı başarabilen bir azmin ismi olduğunu vurgulayan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Rahmetli Demirel'in çobanlıktan cumhurbaşkanlığına çıktığı yol, demokrasi ve cumhuriyetimizin katettiği mesafeyi de sembolize etmektedir. Demirel, devletin en tepesinde bile köylülüğü, çobanlığı kimliğinin bir parçası olarak gördü. 'Çoban Demirel', 'Mühendis Demirel', 'Siyasetçi Demirel' olarak Türk siyasi hayatının son 50 yılına damgasını vurdu. Kuşkusuz Demirel'in hayat serüveni, Türkiye'nin demokrasi yolcululuğunun da bir yansımasıdır. 'Yolar yürümekle aşınmaz', 'Dün dündür, bugün bugündür', 'Meseleleri mesele etmezseniz ortada mesele kalmaz' gibi sözler veciz sözler olarak siyasi tarihimizde unutulmaz bir yer edindi.'
Demirel'in Türkiye'nin her meselesine kafa yormuş bir siyaset ve devlet adamı olduğunu vurgulayan Çelik, Demirel'in 'Yakası rozetli aydınlarımız, sıkılmadan, utanmadan, iftihar duyarak başı kasketli babalarının elini öpebilselerdi, sorunların hepsi çoktan hallolmuş olurdu' sözünün önemli bir sosyolojik sorunu da ortaya koyduğunu dile getirdi.
Çelik, 'Demirel, halktan kopuk aydın kitlesinin sorunları çözemeyeceğini çok iyi tespit etmişti. Demirel, halkın içinden gelen, halka dokunan bir siyaset tarzını benimsemişti.' ifadelerini kullandı.
Demirel'in 'milli irade' vurgusunun kendisini milletin gözünde siyasetin babası yaptığını dile getiren Çelik, 9'uncu Cumhurbaşkanının, siyasi hayatın en önemli simalarından biri olarak tarihte yerini aldığını kaydetti.
Çelik, 3 Temmuz'da Demirel'in anıt mezarı için ihaleye çıkılacağını, sonraki anma törenlerini anıt mezar altında gerçekleştireceklerini sözlerine ekledi.
Törende eski bakanlardan Kıratlıoğlu da Demirel ile olan anılarını anlattı.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kasırga, Demirel'in mezarına Cumhurbaşkanlığı çelengini sundu. Demirel'in özgeçmişinin okunmasının ardından tören, davetlilerin Demirel ailesine taziye ziyaretinde bulunması ile sona erdi.
Törenin ardından bazı vatandaşlar, Demirel'in mezarı başına dua ederek, mezara gül döktü.
Kaynak: AA
Atabey ilçesindeki İslamköy'de Demirel'in mezarının bulunduğu Çalça Tepesi'nde düzenlenen törene Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, eski Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, eski bakanlar Esat Kıratlıoğlu, Turan Tayan, Vefa Tanır, Isparta Valisi Şehmus Günaydın, Isparta Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü İlker Hüseyin Çarıkçı, Demirel'in kardeşi Şevket Demirel'in kızları ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Demirel'in mezarına Isparta gülünün döküldüğü törende, tören alanına gül suyu da serpildi.
Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz tarafından Kur'an-ı Kerim'in okunmasının ardından dua edildi.
Bakan Çelik, törende yaptığı konuşmada, merhum Cumhurbaşkanının vefatının seneyi devriyesinde bir arada olduklarını, Demirel'i ve hayatını kaybeden bütün devlet büyüklerini rahmetle andıklarını söyledi.
Bir söz üstadı olan Demirel'i sözlerle ifade etmenin çok kolay olmadığını anlatan Çelik, '1 Kasım 1924'de İslamköy'de başlayan, DSİ Genel Müdürü olarak ülkemizin ekonomik kalkınmasına hizmet eden, siyasi mücadelesi ile demokrasimizin gelişmesine katkı sağlayan Türkiye'nin en çalkantılı dönemlerinde Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak görev yapan, muhtelif sözleriyle siyasi nezakette örnek bir duruş sergileyen ve 17 Haziran 2015'te sona eren çile ve mücadele ile millete hizmet etme gayretiyle geçen bir ömür...' diye konuştu.
Süleyman Demirel'in, bir anadolu ailesinde büyüyen ve Türkiye'nin en tepesine çıkmayı başarabilen bir azmin ismi olduğunu vurgulayan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Rahmetli Demirel'in çobanlıktan cumhurbaşkanlığına çıktığı yol, demokrasi ve cumhuriyetimizin katettiği mesafeyi de sembolize etmektedir. Demirel, devletin en tepesinde bile köylülüğü, çobanlığı kimliğinin bir parçası olarak gördü. 'Çoban Demirel', 'Mühendis Demirel', 'Siyasetçi Demirel' olarak Türk siyasi hayatının son 50 yılına damgasını vurdu. Kuşkusuz Demirel'in hayat serüveni, Türkiye'nin demokrasi yolcululuğunun da bir yansımasıdır. 'Yolar yürümekle aşınmaz', 'Dün dündür, bugün bugündür', 'Meseleleri mesele etmezseniz ortada mesele kalmaz' gibi sözler veciz sözler olarak siyasi tarihimizde unutulmaz bir yer edindi.'
Demirel'in Türkiye'nin her meselesine kafa yormuş bir siyaset ve devlet adamı olduğunu vurgulayan Çelik, Demirel'in 'Yakası rozetli aydınlarımız, sıkılmadan, utanmadan, iftihar duyarak başı kasketli babalarının elini öpebilselerdi, sorunların hepsi çoktan hallolmuş olurdu' sözünün önemli bir sosyolojik sorunu da ortaya koyduğunu dile getirdi.
Çelik, 'Demirel, halktan kopuk aydın kitlesinin sorunları çözemeyeceğini çok iyi tespit etmişti. Demirel, halkın içinden gelen, halka dokunan bir siyaset tarzını benimsemişti.' ifadelerini kullandı.
Demirel'in 'milli irade' vurgusunun kendisini milletin gözünde siyasetin babası yaptığını dile getiren Çelik, 9'uncu Cumhurbaşkanının, siyasi hayatın en önemli simalarından biri olarak tarihte yerini aldığını kaydetti.
Çelik, 3 Temmuz'da Demirel'in anıt mezarı için ihaleye çıkılacağını, sonraki anma törenlerini anıt mezar altında gerçekleştireceklerini sözlerine ekledi.
Törende eski bakanlardan Kıratlıoğlu da Demirel ile olan anılarını anlattı.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Kasırga, Demirel'in mezarına Cumhurbaşkanlığı çelengini sundu. Demirel'in özgeçmişinin okunmasının ardından tören, davetlilerin Demirel ailesine taziye ziyaretinde bulunması ile sona erdi.
Törenin ardından bazı vatandaşlar, Demirel'in mezarı başına dua ederek, mezara gül döktü.