Ramazan Bayramında Beslenme Önerileri
Dahiliye Uzmanı Dr. Yakup Çelik: 'Bayramda erken kalkıp erken kahvaltı yapmak güne daha iyi başlamanızı ve sağlığınızı olumlu yönde etkilemeye yardımcı olacaktır. Geleneksel peynir, yumurta, domates, salatalık, zeytin ve tam buğday ekmeği iyi bir tercih olacaktır.'
Şanlıurfa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Yakup Çelik, ramazan boyunca farklı bir beslenme düzeni ve az öğün sayısına alışmış olan metabolizmanın, bayramın gelmesiyle öğün sayısındaki artış ve fazla besin tüketme isteğiyle olumsuz etkilenebileceğini belirtti.
Çelik, yazılı açıklamada, eski beslenme düzenine dönerken, metabolizmanın da bu dönüşüme alıştırılması gerektiğini ifade etti.
Bayram süresince yüksek miktarda kalorili, yağlı ve şeker içeriği yüksek besin tüketiminin bazı rahatsızlıklara neden olabileceğini aktaran Çelik, şunları kaydetti:
'Başta şişkinlik, tansiyon problemleri olmak üzere, sindirim sistemi rahatsızlıklarına, şeker hastalığı, kalp damar hastalıklarına sebep olabilmektedir. Ramazandan önce tükettiğiniz besin miktarının aynısını bile tüketiyor olsanız artık metabolizma yavaşladığı için alınan enerji vücuda fazla gelir ve ağırlık artışı olduğunu görürsünüz. Bu yüzden ramazan öncesi tükettiğimiz kalori miktarından daha az tüketerek bayrama başlamalıyız.'
- 'Ara öğünlere dikkat edilmeli'
Bayramın birinci gününden itibaren metabolizmayı hızlandırmak gerektiğini ifade eden Çelik, bunun için de ara öğün alışkanlığını kazanmak, az ve sık beslenmenin önemli olduğunu belirtti.
Ana ile ara öğün arasında 2-3 saat ara bırakmaya dikkat etmek gerektiğini belirten Çelik, şöyle devam etti:
'Yani yapacağımız en önemli şey porsiyon kontrolüne gitmektir. Bayram sürecince hazırladığımız yiyeceklerin pişirme yöntemlerine de dikkat ediniz. Yemekleri hazırlarken kızartma, kavurma yerine ızgara, fırında, haşlama veya buğulama yöntemlerini tercih edebilirsiniz. Bayramda erken kalkıp erken kahvaltı yapmak, güne daha iyi başlamanızı ve sağlığınızı olumlu yönde etkilemeye yardımcı olacaktır. Geleneksel peynir, yumurta, domates, salatalık, zeytin ve tam buğday ekmeği iyi bir tercih olacaktır.'
Eski beslenme düzenine geçişte sıvı alımının oldukça önemli olduğunu aktaran Çelik, günlük en az 2 litre su tüketilmesinin yanında ayran, taze sıkılmış meyve suları veya komposto gibi içeceklerin tercih edilebileceğini aktardı.
Bayramda tatlı tüketimine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Çelik, şu tavsiyelerde bulundu:
'En azından ağır hamurlu tatlılar yerine sütlü veya meyveli tatlılar tercih edilmelidir. Yüksek miktarda şeker içermelerinden dolayı kan şekerinizi hızla yükseltip, hızla düşürürler. Bu yüzden şeker ve kalp hastalarının tatlıdan uzak durmaları gerekmektedir. Seçici olunup her ziyaret edilen yerde verilen her şey tüketilmemelidir. Mümkünse çay açık ve şekersiz, kahve ise kafeinsiz veya çok az kahve ile hazırlanmalıdır. Günde en fazla 2-3 çay bardağı çay veya 1-2 kahve tüketilmeli ya da çay/kahve yerine bitki çayları tercih edilmelidir. Özellikle yaşlı ve tansiyon hastalarının çay ve kahve tüketimine kısıtlama getirmesi gerekmektedir.'
Kaynak: AA
Çelik, yazılı açıklamada, eski beslenme düzenine dönerken, metabolizmanın da bu dönüşüme alıştırılması gerektiğini ifade etti.
Bayram süresince yüksek miktarda kalorili, yağlı ve şeker içeriği yüksek besin tüketiminin bazı rahatsızlıklara neden olabileceğini aktaran Çelik, şunları kaydetti:
'Başta şişkinlik, tansiyon problemleri olmak üzere, sindirim sistemi rahatsızlıklarına, şeker hastalığı, kalp damar hastalıklarına sebep olabilmektedir. Ramazandan önce tükettiğiniz besin miktarının aynısını bile tüketiyor olsanız artık metabolizma yavaşladığı için alınan enerji vücuda fazla gelir ve ağırlık artışı olduğunu görürsünüz. Bu yüzden ramazan öncesi tükettiğimiz kalori miktarından daha az tüketerek bayrama başlamalıyız.'
- 'Ara öğünlere dikkat edilmeli'
Bayramın birinci gününden itibaren metabolizmayı hızlandırmak gerektiğini ifade eden Çelik, bunun için de ara öğün alışkanlığını kazanmak, az ve sık beslenmenin önemli olduğunu belirtti.
Ana ile ara öğün arasında 2-3 saat ara bırakmaya dikkat etmek gerektiğini belirten Çelik, şöyle devam etti:
'Yani yapacağımız en önemli şey porsiyon kontrolüne gitmektir. Bayram sürecince hazırladığımız yiyeceklerin pişirme yöntemlerine de dikkat ediniz. Yemekleri hazırlarken kızartma, kavurma yerine ızgara, fırında, haşlama veya buğulama yöntemlerini tercih edebilirsiniz. Bayramda erken kalkıp erken kahvaltı yapmak, güne daha iyi başlamanızı ve sağlığınızı olumlu yönde etkilemeye yardımcı olacaktır. Geleneksel peynir, yumurta, domates, salatalık, zeytin ve tam buğday ekmeği iyi bir tercih olacaktır.'
Eski beslenme düzenine geçişte sıvı alımının oldukça önemli olduğunu aktaran Çelik, günlük en az 2 litre su tüketilmesinin yanında ayran, taze sıkılmış meyve suları veya komposto gibi içeceklerin tercih edilebileceğini aktardı.
Bayramda tatlı tüketimine dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayan Çelik, şu tavsiyelerde bulundu:
'En azından ağır hamurlu tatlılar yerine sütlü veya meyveli tatlılar tercih edilmelidir. Yüksek miktarda şeker içermelerinden dolayı kan şekerinizi hızla yükseltip, hızla düşürürler. Bu yüzden şeker ve kalp hastalarının tatlıdan uzak durmaları gerekmektedir. Seçici olunup her ziyaret edilen yerde verilen her şey tüketilmemelidir. Mümkünse çay açık ve şekersiz, kahve ise kafeinsiz veya çok az kahve ile hazırlanmalıdır. Günde en fazla 2-3 çay bardağı çay veya 1-2 kahve tüketilmeli ya da çay/kahve yerine bitki çayları tercih edilmelidir. Özellikle yaşlı ve tansiyon hastalarının çay ve kahve tüketimine kısıtlama getirmesi gerekmektedir.'