'Taklit Kralı'nın Emeklilik Hayali
'Taklit Kralı' lakaplı komedyen San: 'Türkiye'nin Osmanlı döneminden sonraki ilk taklitçisi benim' 'Seyirciler bizim zamanımızda açık saçık, küfürlü konuşma duysa kızardı, 'Terbiyeni takın' derlerdi' 'Yıllar boyunca yaptığım taklitlerle sanatçıları yaşatmaya, bir yandan da geçimimi sağlamaya çalıştım'.
SALİHA ÖZDEMİR - 'Taklit Kralı' lakaplı, 60'ların ünlü taklit sanatçısı, komedyeni Yılmaz San, 'Yaşım 78, sanatçı olarak sosyal sigortam ödenirse emekli olacağım. Aksaray'da bir gazinoda ayda bir program yapıyorum. Geçimimi böyle sağlamaya çalışıyorum. Mesleğimi seviyorum ama emekli olamıyorum, tek üzüntüm bu' dedi.
Eski gazetelerde kendisi hakkında yapılmış 'Bin Sesli Adam', 'Taklit Kralı' başlıklı gazete kupürlerini sürekli yanında taşıdığı bir çantada tutan eski komedyen Yılmaz San , AA muhabirine yaptığı açıklamada, '1950'li yıllarda İçel'de astsubaylık için okulda talebeyken sanat hayatına atılmak üzere okuldan ayrıldım ve kalktım İstanbul'a geldim. Ailem bu isteğimi iyi karşıladı, bir şey demediler' diye konuştu.
San, İstanbul'a geldiğinde ilk olarak plakçılar çarşısına gittiğini ifade ederek, şunları söyledi:
'Coşkun Plak'ın sahibi Hilmi Coşkun bana 'Senin sesin güzel, sana plak yapalım' dedi. İlk olarak plak yaptım sonra da taklit sanatına başladım. 1960'larda o dönem çok meşhur olan Çakır, Maksim, Lunapark gibi gazinolarda sahne aldım. Büyük sanatçıların olduğu gecelerde taklitler yaptım. Türkiye'nin Osmanlı döneminden sonraki ilk taklitçisi benim.'
- 'Zeki Müren taklidini çok güzel yaptığımı söyleyip yanağımı okşadı'
Sahnelerde sadece ses sanatçılarının seslerini taklit ettiğini ifade eden San, şunları anlattı:
'Politikacıları taklit etmedim hiç. Büyük sanatçıların seslerini taklit ediyordum. Ben şarkıcı Ahmet Sezgin'i taklit ederek meşhur olmuştum. Bir akşam ben sahnedeyken Zeki Müren geldi, taklidimi dinledi çok beğendi ve 'Benim niye taklidimi yapmıyorsun?' dedi. Yapınca, Zeki Müren yanağımı okşayıp taklidini çok güzel yaptığımı söyledi. Nuri Sesigüzel'in taklidini yapıyordum bir gün de, o da seyirciler arasındaymış, tutup onu da sahneye ittiler, gülerek sahne arkasına doğru kaçtı.'
San, Nuri Sesigüzel, Ahmet Sezgin, Adnan Şenses, Ferdi Tayfur, Zeki Müren, Barış Manço gibi ünlü sanatçıların seslerini taklit ettiğini dile getiren San, büyük sanatçılarla her sene İzmir Fuarı'nda da sahne aldığını ifade etti.
Sahneye çıktığı yıllarda yaygın olan 'Kadınlar Matinesi' programlarında birçok kez bulunduğunu aktaran San, 'Kadınlar matineleri çok güzel olurdu. Dolma, börek, köfte yaparlardı kadınlar, sanatçılar şarkı söyler, ben güldürürdüm. Çok harika günlerdi, Maksim gazinosu vardı ki bugün ünlü kim varsa hepimiz oradan çıktık' dedi.
- 'Şimdiki komedyenler çok açık, küfürlü konuşuyor'
Taklit sanatçısı San, meşhur olduğu dönemde Kemal Sunal, Şener Şen gibi güldürü ustalarını çok severek izlediğini vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu:
'Şimdiki komedyenlere ben gülmüyorum çünkü çok açık, küfürlü konuşuyorlar. Biz çok açık konuşmazdık, utanırdık.Seyirciler bizim zamanımızda açık saçık, küfürlü konuşma duysa çok kızardı, “Terbiyeni takın” derlerdi.Bir Kemal Sunal gibisi bu ülkeye gelir mi artık, gelmez.'
Yoğun çalışma temposu arasında evlendiğini ve iki çocuk sahibi olduğuna değinen San, sahneye sıklıkla çıktığı dönemlerde geçimini rahatlıkla sağladığını kaydetti.
- 'Sigortam ödenirse emekli olacağım'
'Hayat bir mücadele' açıklamasında bulunan San, 'Yıllar boyunca yaptığım taklitlerle sanatçıları yaşatmaya, bir yandan da geçimimi sağlamaya çalıştım' dedi.
1969 yılında 'İffet' ve 'Şen Ola Düğün Şen Ola' filmlerinde de oynayan San, emekli olamadığına dikkati çekerek şunları aktardı:
'Yaşım 78, sanatçı olarak sosyal sigortam ödenirse emekli olacağım. Aksaray'da bir gazinoda ayda bir program yapıyorum. Geçimimi böyle sağlamaya çalışıyorum. Mesleğimi seviyorum ama emekli olamıyorum, tek üzüntüm bu.'
'İnsanları güldürdüğüm zaman bu hoşlarına gidiyor' ifadesini kullanan San, duygularını şöyle dile getirdi: 'Kalabalık seyircileri çok özledim, fırsat olursa sahnelere çıkacağım inşallah, çıktığım zaman beni gelip izlemelerini isterim.'
Kaynak: AA
Eski gazetelerde kendisi hakkında yapılmış 'Bin Sesli Adam', 'Taklit Kralı' başlıklı gazete kupürlerini sürekli yanında taşıdığı bir çantada tutan eski komedyen Yılmaz San , AA muhabirine yaptığı açıklamada, '1950'li yıllarda İçel'de astsubaylık için okulda talebeyken sanat hayatına atılmak üzere okuldan ayrıldım ve kalktım İstanbul'a geldim. Ailem bu isteğimi iyi karşıladı, bir şey demediler' diye konuştu.
San, İstanbul'a geldiğinde ilk olarak plakçılar çarşısına gittiğini ifade ederek, şunları söyledi:
'Coşkun Plak'ın sahibi Hilmi Coşkun bana 'Senin sesin güzel, sana plak yapalım' dedi. İlk olarak plak yaptım sonra da taklit sanatına başladım. 1960'larda o dönem çok meşhur olan Çakır, Maksim, Lunapark gibi gazinolarda sahne aldım. Büyük sanatçıların olduğu gecelerde taklitler yaptım. Türkiye'nin Osmanlı döneminden sonraki ilk taklitçisi benim.'
- 'Zeki Müren taklidini çok güzel yaptığımı söyleyip yanağımı okşadı'
Sahnelerde sadece ses sanatçılarının seslerini taklit ettiğini ifade eden San, şunları anlattı:
'Politikacıları taklit etmedim hiç. Büyük sanatçıların seslerini taklit ediyordum. Ben şarkıcı Ahmet Sezgin'i taklit ederek meşhur olmuştum. Bir akşam ben sahnedeyken Zeki Müren geldi, taklidimi dinledi çok beğendi ve 'Benim niye taklidimi yapmıyorsun?' dedi. Yapınca, Zeki Müren yanağımı okşayıp taklidini çok güzel yaptığımı söyledi. Nuri Sesigüzel'in taklidini yapıyordum bir gün de, o da seyirciler arasındaymış, tutup onu da sahneye ittiler, gülerek sahne arkasına doğru kaçtı.'
San, Nuri Sesigüzel, Ahmet Sezgin, Adnan Şenses, Ferdi Tayfur, Zeki Müren, Barış Manço gibi ünlü sanatçıların seslerini taklit ettiğini dile getiren San, büyük sanatçılarla her sene İzmir Fuarı'nda da sahne aldığını ifade etti.
Sahneye çıktığı yıllarda yaygın olan 'Kadınlar Matinesi' programlarında birçok kez bulunduğunu aktaran San, 'Kadınlar matineleri çok güzel olurdu. Dolma, börek, köfte yaparlardı kadınlar, sanatçılar şarkı söyler, ben güldürürdüm. Çok harika günlerdi, Maksim gazinosu vardı ki bugün ünlü kim varsa hepimiz oradan çıktık' dedi.
- 'Şimdiki komedyenler çok açık, küfürlü konuşuyor'
Taklit sanatçısı San, meşhur olduğu dönemde Kemal Sunal, Şener Şen gibi güldürü ustalarını çok severek izlediğini vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu:
'Şimdiki komedyenlere ben gülmüyorum çünkü çok açık, küfürlü konuşuyorlar. Biz çok açık konuşmazdık, utanırdık.Seyirciler bizim zamanımızda açık saçık, küfürlü konuşma duysa çok kızardı, “Terbiyeni takın” derlerdi.Bir Kemal Sunal gibisi bu ülkeye gelir mi artık, gelmez.'
Yoğun çalışma temposu arasında evlendiğini ve iki çocuk sahibi olduğuna değinen San, sahneye sıklıkla çıktığı dönemlerde geçimini rahatlıkla sağladığını kaydetti.
- 'Sigortam ödenirse emekli olacağım'
'Hayat bir mücadele' açıklamasında bulunan San, 'Yıllar boyunca yaptığım taklitlerle sanatçıları yaşatmaya, bir yandan da geçimimi sağlamaya çalıştım' dedi.
1969 yılında 'İffet' ve 'Şen Ola Düğün Şen Ola' filmlerinde de oynayan San, emekli olamadığına dikkati çekerek şunları aktardı:
'Yaşım 78, sanatçı olarak sosyal sigortam ödenirse emekli olacağım. Aksaray'da bir gazinoda ayda bir program yapıyorum. Geçimimi böyle sağlamaya çalışıyorum. Mesleğimi seviyorum ama emekli olamıyorum, tek üzüntüm bu.'
'İnsanları güldürdüğüm zaman bu hoşlarına gidiyor' ifadesini kullanan San, duygularını şöyle dile getirdi: 'Kalabalık seyircileri çok özledim, fırsat olursa sahnelere çıkacağım inşallah, çıktığım zaman beni gelip izlemelerini isterim.'