50 Yıl Sonra Katı Besinler Yeme Hasreti Sona Erdi

Konya’nın Ereğli ilçesinde yaşayan 74 yaşındaki İsmet Sever, 24 yaşından bu yana çektiği bulantı-kusma, karın ağrısı şikayetlerinden dolayı sadece sıvı besinlerle beslenebildi. Önceki yıllarda gittiği hastanelerde bir çözüm bulunamayan yaşlı hasta son olarak Niğde Devlet Hastanesi Genel Cerrahi Polikliniğine yine aynı şikayetlerle başvurdu. İsmet Sever’i muayene eden Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Hacı Bolat, “İsmet amca yaklaşık 50 yıldır bulantı ve kusma şikayetleri varmış değişik doktorlara gitmiş sadece mide ilaçları vermişler 24 yaşından bu yana kilo alamıyormuş.her akşam yediklerini 1-2 defa çıkarıyor. Süt ve mama gibi gıdalarla beslenebiliyormuş ancak. muayene ettiğimizde on iki parmak bağırsağı çıkışında darlık olduğunu gördüm ameliyat olması gerektiğini söyledim. amca kabul etti ameliyat yaklaşık 2-2,5 saat sürdü. On iki parmak bağırsağı normalde 3-4 santim olması gerekirken 3 milim kalınlığındaydı. bu alandan ancak sıvı gıdalar geçebilirdi. Darlık olan bölgeyi bypass ettik. İnce bağırsak mide ile birleştirilerek yeni bir yol yapıldı. Ameliyatın 3. gününden sonra sıvı beslemeye sonrasında katı gıdalara başladık. ameliyatın üzerinden 13 gün geçti. her türlü katı gıdayı meyve sebze, kebap türlerini yiyebiliyor. kusması ameliyattan sonra hiç olmadı genel durumu iyi. duodenal stenoz hastalığı doğuştan olan bir hastalık. ancak fark edilmemiş. sıkıntısı zamanla artmış bulantı kusma 24 yaşından sonra başlamış. bulantı kusma şikayetleriyle hastalarımız geliyor ameliyatlarımızı yapıyoruz ancak ülsere bağlı darlıklar oluyor. genel anlamda toplumda bu hastalık ise 10 binde 3 yada 2 oranında rastlanmaktadır” dedi.

“Hastalık yüzünden gençliğimi yaşayamadım”

Yaklaşık 50 yıldır katı yiyeceklere hasret kaldığını dile getiren İsmet Sever ise, “Hastalığın sebebinden gençliğimi yaşayamadım. Düzgün yiyip içemedik. Son çare olarak Niğde Devlet Hastanesine geldik. hastalığım olduğu için katı yiyecekler yiyemiyordum. ama yedim mide büyük rahatsızlıklar oluyordu. o zamanda yediğimizin bir anlamı olmuyordu. Sanayide çalışıyordum emekli oldum. Şimdi bol bol yoğurt yiyorum, yoğurt çok tüketildiği zaman zehirleyen bir şeydir vücuttan çabuk emildiğinden. eskiden katı yiyecekler yediğim zaman istifra ediyordum ama şimdilik iyim Allah’a şükürler olsun. 15 gündür istifra etmedim ameliyattan sora hiç istifra etmedim. Akşamları yattım mı mutlaka yoklardı oturumuma gelirdim ya da istifra ederek rahatlardı. Beni sağlığıma kavuşturan hocama teşekkür ederim artık hayata tekrardan sıfırdan başlayacağım. Kusmadan dolayı boğazımda yaralar olmuştu artık çok zor bir süreçler geçirdim. Yutkunduğum zaman mide boş olduğu için gaz geliyordu ve midem sökülecek gibi oluyordu. Her ayda bir hafta mamalarla beslendim. Boğazımdaki yaralar iyi olunca da kullanmayı bıraktım” diye konuştu.

“İstifra ede ede vücudunda su kalmamıştı”

İsmet Server’in kızı Abide Kuşçu da sevincini şu sözlerle anlattı:

“Babam istifra ede ede vücudunda su kalmamış deri kaldırdığımız zaman derisi havada kalıyordu. doktora gittiğimizde doktor vücudunuz da su kalmamış dedi ve hastaneye aldı. 10 gün boyunca boğazdan mama ile beslediler. Biraz düzeldi evimize götürdük ama bir sonuç alamadık ara ara gidip doktorlarda mama ile veya değişik ilaçlarla kanser teşhisiyle hastanelere aldılar. gezmediğimiz doktor kalmadı. Doktorumuz asıl sorun olan yere indi. Boğazda kalmadı, şimdiye kadar gittiğimiz doktorlar hep boğazda kalmıştı bu sorunun asıl merkezi mideye inerek babamı iyileştirdi. Kendisinden Allah razı olsun.”