Ulucami'deki Canlı Bomba Saldırısının Tutuklu 5 Sanığı 3. Kez Hakim Karşısına Çıktı
Bursa’da, Ulucami önünde kadın canlı bombanın kendini patlatmasıyla ilgili davanın görülmesine devam edildi.
Bursa 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Emine ve kardeşi Tuba Kızıl, Ümmü Gülsün Meşe, Mithat Tunç ve İsa Casim, tutuksuz sanık Zekiye Zarka, tanıklar ve tarafların avukatları katıldı.
Mahkeme başkanı, canlı bomba Eser Çali’ya ait parçalanmış şal, otobüs bileti, çiviler ile bombanın taşınma sırasında paketlendiği iddia edilen jelatinlerini sanıklara gösterdi. "Silahlı terör örgütüne üye olma", "silahlı terör örgütlerine silah sağlama", "tasarlayarak öldürmeye teşebbüs", "mala zarar verme" ve "ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme" suçlamasıyla yargılanan sanıklar, haklarındaki iddiaları kabul etmedi.
Sanık Ümmü Gülsüm Meşe’nin avukatı, polisin davada kolaycılığa kaçtığını, ele geçirilen sim karttan hareketle Mithat ve Ümmü Gülsüm’e ulaşıldığını öne sürerken, "Daha önce söylediğimiz gibi bu davada doğruları söylemeyen Emine Kızıl’dır, ayrıca olayın sorumlusu onunla birlikte Ali Abdo’dur. Emine Kızıl kendisini akıllı sanmaktadır, göz göre göre diğerlerini PKK mağduru yapmaktadır. Jelatinlerin 1 kilo 200 gram ve 700 gram patlayıcı madde saracak büyüklükte olmadığını ifade ediyoruz. Patlayıcının hediye paketi gibi jelatine sarması mantıklı değildir" dedi.
Sanık Emine Kızıl, "Bu dosyada her şey benim üzerime kurulmuştur, ancak bin celse de geçse bombayı ben göndermedim. Mithat’ın evine bomba eylemini gerçekleştiren Asya Gilidağ ya da Eser Çali’nin gideceğini bilmiyordum, Sultan’ın gideceğini biliyordum, o yönde haber vermem gerekiyordu. Mithat’a verdim. Mardin Kızıltepeliyim. Ümmü Gülsüm’ün Mithat’tan aldığı adres yazılı pusulanın Eser Çali’de çıkması konusunda bir fikrim yok" diye konuştu.
Tutuklu diğer sanık İsa Casım ise Ali Abdo isimli teröristin kendisine bir kadın getirdiğini ve onu terminale götürmesini söylediğini, söz konusu kişinin öğrenildiği kadarıyla Suriye’ye kaçtığını belirtti.
Canlı bombanın üstünden kardeşi Sultan Yıldız’ın kimliği çıkan şahit Gurbet Demirel, sanıklardan Emine Kızıl’ı tanıdığını, Kızıl’ın bazen Afyonkarahisar’daki amcasının iş yerine geldiğini ve kardeşinden ona iş bulma bahanesiyle kimliğini aldığını dile getirdi.
Şahit Rabia Bayazit ise Emine Kızıl’ın siyah valiz getirdiğini ve evlerinin salonunda durduğunu, kendilerine dokunmamaları konusunda bir ikazda bulunulmadığını söyledi.
Sanık avukatları, müvekkilleriyle ilgili suçlamaları reddederek tahliyelerini istedi. Mahkeme heyeti sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verirken, eksik evrakların tamamlanması için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Kaynak: İHA
Mahkeme başkanı, canlı bomba Eser Çali’ya ait parçalanmış şal, otobüs bileti, çiviler ile bombanın taşınma sırasında paketlendiği iddia edilen jelatinlerini sanıklara gösterdi. "Silahlı terör örgütüne üye olma", "silahlı terör örgütlerine silah sağlama", "tasarlayarak öldürmeye teşebbüs", "mala zarar verme" ve "ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme" suçlamasıyla yargılanan sanıklar, haklarındaki iddiaları kabul etmedi.
Sanık Ümmü Gülsüm Meşe’nin avukatı, polisin davada kolaycılığa kaçtığını, ele geçirilen sim karttan hareketle Mithat ve Ümmü Gülsüm’e ulaşıldığını öne sürerken, "Daha önce söylediğimiz gibi bu davada doğruları söylemeyen Emine Kızıl’dır, ayrıca olayın sorumlusu onunla birlikte Ali Abdo’dur. Emine Kızıl kendisini akıllı sanmaktadır, göz göre göre diğerlerini PKK mağduru yapmaktadır. Jelatinlerin 1 kilo 200 gram ve 700 gram patlayıcı madde saracak büyüklükte olmadığını ifade ediyoruz. Patlayıcının hediye paketi gibi jelatine sarması mantıklı değildir" dedi.
Sanık Emine Kızıl, "Bu dosyada her şey benim üzerime kurulmuştur, ancak bin celse de geçse bombayı ben göndermedim. Mithat’ın evine bomba eylemini gerçekleştiren Asya Gilidağ ya da Eser Çali’nin gideceğini bilmiyordum, Sultan’ın gideceğini biliyordum, o yönde haber vermem gerekiyordu. Mithat’a verdim. Mardin Kızıltepeliyim. Ümmü Gülsüm’ün Mithat’tan aldığı adres yazılı pusulanın Eser Çali’de çıkması konusunda bir fikrim yok" diye konuştu.
Tutuklu diğer sanık İsa Casım ise Ali Abdo isimli teröristin kendisine bir kadın getirdiğini ve onu terminale götürmesini söylediğini, söz konusu kişinin öğrenildiği kadarıyla Suriye’ye kaçtığını belirtti.
Canlı bombanın üstünden kardeşi Sultan Yıldız’ın kimliği çıkan şahit Gurbet Demirel, sanıklardan Emine Kızıl’ı tanıdığını, Kızıl’ın bazen Afyonkarahisar’daki amcasının iş yerine geldiğini ve kardeşinden ona iş bulma bahanesiyle kimliğini aldığını dile getirdi.
Şahit Rabia Bayazit ise Emine Kızıl’ın siyah valiz getirdiğini ve evlerinin salonunda durduğunu, kendilerine dokunmamaları konusunda bir ikazda bulunulmadığını söyledi.
Sanık avukatları, müvekkilleriyle ilgili suçlamaları reddederek tahliyelerini istedi. Mahkeme heyeti sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verirken, eksik evrakların tamamlanması için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.