İş Genel Başkanı Atalay Açıklaması
ZONGULDAK - Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, "Biz bugüne kadar işçilerin başını önlerine eğmemeye gayret gösterdik. Bundan sonra da bize güvenenlerin başını aşağıya düşürmeyiz" dedi.
Atalay, Ereğli ilçesine bağlı Gülüç beldesinde bulunan bir otelde gazetecilere yaptığı açıklamada, Mustafa Kumlu'nun Türk-İş Genel Başkanlığından istifasının ardından, geçen hafta genel başkanlığa seçildiğini anımsattı.
Türk-İş'in 61 yıldır Türkiye'nin işçi hareketinin lokomotifi olan bir konfederasyon olduğunu ifade eden Atalay, şöyle konuştu:
"Görev değişikliğinden sonra yönetim olarak bir karar aldık. Makamımıza oturmadan önce Türk-İş yönetimi olarak aldığımız karar doğrultusunda ilk ziyaretimizi Zonguldak'ta işçilerin simgesi olan dünyada ve ülkemizde en zahmetli iş kolu olan maden işçileriyle birlikte olacağız. Sabahleyin madencilerle birlikte vardiya değişikliğinde ocağa girip çıkanlarla kısa bir sohbet yapacağız. Ardından kurum yöneticileri bize brifing verecekler. Ondan sonra ocağa ineceğiz. Görüşlerimizi ve düşüncelerimizi ocağın içerisinde arkadaşlarımıza çalıştıkları yerlerde anlatacağız. Onların taleplerini ve dualarını alacağız. Nasip olursa yer üstüne çıkacağız."
-"Kuralsız çalışan ocaklarımız var"
Maden işçileriyle görüşmelerinin ardından Ankara'ya hareket ederek Türk-İş'in yeni yönetiminin makamına oturacağını vurgulayan Atalay, "İşçinin önünde sıkıntılar ve problemler var. O problemleri ve sıkıntıları maden işçisi ve kamuoyuyla paylaşacağız. Zonguldak'ın, Türkiyeyi idare edenlerden beklentisi var. Bu bölgeyi çok önemsiyoruz. Çünkü Zonguldak'ta özellikle kuralsız çalışan ocaklarımız var. Bu ocaklarla ilgili yapılması gerekenler var. Bu kuralsız çalışan ocaklarla ilgili hükümetin de yapması gerekenler var. Yasalar çıkıyor ama o yasaların da takipçisi olmak lazım" diye konuştu.
Atalay, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz bugüne kadar işçilerin başını önlerine eğmemeye gayret gösterdik. Bundan sonra da bize güvenenlerin başını aşağıya düşürmeyiz. Dilimizin döndüğünü, söylediğimizi söyleriz, yapamayacağımızı da yapamadık diye söyleriz. Yani sendikacı ne yapması gerekiyorsa yaparız. TÜRK-İŞ 61 yıldır bu ülkede sigorta oldu. Nasıl bir sigorta ise iyi bir sigortadır. TÜRK-İŞ'ten Türkiye'nin, işçilerin, memurun, halkın beklentisi var. Zaman zaman bunu yerine getirdiğimiz veya getiremediğimiz dönemler oldu. Biz işçilerin umudunu daha iyi arttırıp hedefe varmak için ne yapılması gerekiyorsa onu yapacağız. Evvela yapalım ondan sonra yaptığımızı söyleyelim."
Kaynak: AA
Türk-İş'in 61 yıldır Türkiye'nin işçi hareketinin lokomotifi olan bir konfederasyon olduğunu ifade eden Atalay, şöyle konuştu:
"Görev değişikliğinden sonra yönetim olarak bir karar aldık. Makamımıza oturmadan önce Türk-İş yönetimi olarak aldığımız karar doğrultusunda ilk ziyaretimizi Zonguldak'ta işçilerin simgesi olan dünyada ve ülkemizde en zahmetli iş kolu olan maden işçileriyle birlikte olacağız. Sabahleyin madencilerle birlikte vardiya değişikliğinde ocağa girip çıkanlarla kısa bir sohbet yapacağız. Ardından kurum yöneticileri bize brifing verecekler. Ondan sonra ocağa ineceğiz. Görüşlerimizi ve düşüncelerimizi ocağın içerisinde arkadaşlarımıza çalıştıkları yerlerde anlatacağız. Onların taleplerini ve dualarını alacağız. Nasip olursa yer üstüne çıkacağız."
-"Kuralsız çalışan ocaklarımız var"
Maden işçileriyle görüşmelerinin ardından Ankara'ya hareket ederek Türk-İş'in yeni yönetiminin makamına oturacağını vurgulayan Atalay, "İşçinin önünde sıkıntılar ve problemler var. O problemleri ve sıkıntıları maden işçisi ve kamuoyuyla paylaşacağız. Zonguldak'ın, Türkiyeyi idare edenlerden beklentisi var. Bu bölgeyi çok önemsiyoruz. Çünkü Zonguldak'ta özellikle kuralsız çalışan ocaklarımız var. Bu ocaklarla ilgili yapılması gerekenler var. Bu kuralsız çalışan ocaklarla ilgili hükümetin de yapması gerekenler var. Yasalar çıkıyor ama o yasaların da takipçisi olmak lazım" diye konuştu.
Atalay, sözlerini şöyle tamamladı:
"Biz bugüne kadar işçilerin başını önlerine eğmemeye gayret gösterdik. Bundan sonra da bize güvenenlerin başını aşağıya düşürmeyiz. Dilimizin döndüğünü, söylediğimizi söyleriz, yapamayacağımızı da yapamadık diye söyleriz. Yani sendikacı ne yapması gerekiyorsa yaparız. TÜRK-İŞ 61 yıldır bu ülkede sigorta oldu. Nasıl bir sigorta ise iyi bir sigortadır. TÜRK-İŞ'ten Türkiye'nin, işçilerin, memurun, halkın beklentisi var. Zaman zaman bunu yerine getirdiğimiz veya getiremediğimiz dönemler oldu. Biz işçilerin umudunu daha iyi arttırıp hedefe varmak için ne yapılması gerekiyorsa onu yapacağız. Evvela yapalım ondan sonra yaptığımızı söyleyelim."