Cumhurbaşkanı Gül, Meksika Cumhurbaşkanı Pena Nieto Onuruna Yemek Verdi

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye ve Meksika'nın, demokrasi, hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler, serbest piyasa ve hür teşebbüs gibi evrensel değerlerle birbirine bağlı olduğunu belirterek, "Şimdi yapılması gereken, işbirliğimizin kapsamını, ilişkilerimizin tarihi derinliğine ve dostluk ruhuna yaraşır seviyelere yükseltmektir" dedi.

Gül ve eşi Hayrünnisa Gül, Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan Meksika Cumhurbaşkanı Enrique Pena Nieto ve eşi Angelica Rivare Hurtado de Pena onuruna Çankaya Köşkü'nde akşam yemeği verdi.
Cumhurbaşkanı Gül, Pena Nieto ve eşleri, konukları Büyük Resepsiyon Salonu girişinde karşıladı.
Yemeğe, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve eşi Zeynep Babacan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Gümrük Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı ve eşi Selma Yazıcı, Meksika'lı bazı bakanlar, ABD'nin Ankara Büyükelçisi Françis Ricardone'nin de aralarında bulunduğu bazı büyükelçiler, Türk Hava Yolları Genel Müdürü Temel Kotil, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Türk ve Meksika'lı iş adamları ile diğer davetliler katıldı.

Gül, yemekte yaptığı konuşmaya, Pena Nieto ve beraberindekileri Türkiye'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek başladı.

"Türkiye ile Meksika arasında Cumhurbaşkanı seviyesindeki ilk ziyareti gerçekleştiriyorsunuz. Ziyaretiniz, hiç şüphesiz tarihi niteliktedir" diyen Gül, Türkiye ile Meksika'nın, coğrafi olarak uzak görünse de birbirine benzeyen birçok özelliği olduğunu söyledi.

İki ülkenin de bulundukları coğrafyada kadim medeniyetlere ev sahipliği yaptığını anlatan Gül, "Evrensel kültür mirasına eşsiz eserler hediye etmişlerdir. Zengin mutfaklarıyla ve misafirperverlikleriyle tanınmakta, müzik, sanat, edebiyat ve futbola düşkünlükleriyle bilinmektedirler. Dün olduğu gibi, bugün de toplumsal farklılıklarından zenginlik ve uyum çıkartmayı başaran güçlü devletlerdir" diye konuştu.

Meksika ile ilişkilerin çok eskiye dayandığını, ilk temasların, Osmanlı Devleti döneminde başladığını anımsatan Gül, Meksika İmparatoru'nun 1864'te İstanbul'a bir temsilci gönderdiğini, gelecek yıl bu ilk temasların 150| yıl dönümünün idrak edileceğini aktardı.
Bu yıl ise Meksika ile 1928 yılında yürürlüğe giren Dostluk Anlaşması çerçevesinde tesis edilen diplomatik ilişkilerin 85. yıl dönümünün kutlandığına işaret eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Böylesine köklü bir geçmişe dayanan dostluğumuzun, bugün sapasağlam ayakta duran iki müşahhas nişanesi mevcuttur. Bunların ilki, başkent Mexico City'de bulunan saat kulesidir. Bu tarihi eser, ülkenize göç eden Osmanlı vatandaşları tarafından, bağımsızlığının 100| yıl dönümünü kutlamak üzere 1910 yılında Meksika halkına hediye edilmiştir. İkincisi ise keza başkentinizde Meksika'nın milli kahramanı Zapata ile son Aztek İmparatorunun heykellerinin de yer aldığı Reforma Caddesi'nde bulunan ve 2003 yılında açılışı gerçekleştirilen Atatürk Anıtı'dır.
Türkiye ve Meksika, günümüzde de demokrasi, hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler, serbest piyasa ve hür teşebbüs gibi evrensel değerlerle birbirine bağlıdır. Küresel barış, güvenlik ve refahın geliştirilmesi için el birliğiyle çalışmaktadır. Şimdi yapılması gereken, işbirliğimizin kapsamını, ilişkilerimizin tarihi derinliğine ve dostluk ruhuna yaraşır seviyelere yükseltmektir. Zira, büyük bir dinamizm ve potansiyeli bünyesinde barındıran Türkiye ve Meksika, büyüme hızları ve yükselen uluslararası profilleriyle ön plana çıkmaktadır."
-"İlişkilerimizi stratejik bir bakış açısıyla değerlendirmenin vakti geldi"
Cumhurbaşkanı Gül, iki ülkenin de önümüzdeki dönemde ekonomik hacim bakımından dünyada ilk ona girmeye güçlü şekilde aday olduğunu, küresel ekonomik mimarinin geleceğine şekil verecek G-20 çatısı altında işbirliği yaptığını belirtti.

İki ülkenin yakın zamanda da BM Güvenlik Konseyi'nde birlikte görev aldığını hatırlatan Gül, şöyle konuştu:
"Tüm bu veriler bize, ilişkilerimizi stratejik bir bakış açısıyla değerlendirmenin vaktinin geldiğini göstermektedir. Baş başa ve heyetler halinde bugün yaptığımız samimi görüşmelerde, bu vizyonun iki tarafta da çok güçlü şekilde bulunduğunu memnuniyetle müşahede ettik. Bu vesileyle imzalanan anlaşmalar, ilişkilerimizin ahdi zeminini pekiştirecek ve çok önemli bir işlevi yerine getirecektir. Bilhassa 'Türkiye-Meksika 21. Yüzyıl için Stratejik İşbirliği ve Ortaklık Çerçevesi', ilişkilerimizin geleceğini tanımlayan vizyonu yansıtmaktadır. Bugün müzakerelerine başlanacağını ilan ettiğimiz Serbest Ticaret Anlaşması'nı sonuçlandırdığımızda ve vatandaşlarımıza karşılıklı olarak vize muafiyeti getirdiğimizde, Türkiye-Meksika ortaklığı, hiç şüphesiz çok daha ileri safhalara taşınacaktır."
Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasını, ziyaretin iki ülke ilişkilerinde yeni bir sayfa açacağına olan inancını dile getirerek tamamladı.
-Konuk Cumhurbaşkanı'nın konuşması
Meksika Cumhurbaşkanı Pena Nieto da Meksika'nın eski devlet başkanlarından Adolfo Lopez Mateos'un yeni diplomatik ilişkiler kurarak, Meksika'nın sesinin Avrupa, Asya ve Afrika'da duyulmasını sağladığını, kendisinin de dünya gündeminde önemli yere sahip Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan ilk Meksika Devlet Başkanı olarak Mateos'un attığı adımları izlediğini söyledi.

Kültürlerarası bir köprü ve farklı toplumların buluşma noktası Türkiye'nin stratejik önemine işaret eden Pena Nieto, "Bunu gözler önüne sermek için Avrupa ve Asya'yı birbirine bağlayan Marmaray tünelinden daha iyi bir örnek olamaz" dedi.

Pena Nieto, doğal güzellikleri ve tarihiyle daima dünyayı kendine hayran bırakan Türkiye'nin bugün de bölgesinde büyük etkisi olan, müreffeh bir ülke olduğunu belirtti.

Türkler'in son yüzyılda laik, çağdaş, dış dünyaya açık ve ileriye bakan bir devlet inşa ettiğini, Meksika'nın da Türkiye ile önemli ortak noktaları bulunduğunu dile getiren Pena Nieto, coğrafi konum itibarıyla Kuzey ve Latin Amerika arasında kültürel bir köprü vazifesi üstlendiğini anlattı.
"Ülkelerimiz arasındaki coğrafi mesafeye rağmen Türkiye ve Meksika'nın bağları daima güçlü olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu'nun 15. yüzyıl sonlarındaki büyüme politikası, beraberinde Amerika'nın keşfini ve sonucunda da Latin Amerika'nın ortaya çıkmasını getirmiştir" diyen Pena Nieto, Osmanlı'nın 1910 yılında bağışladığı saat kulesinin başkentin tarihi merkezinde yer aldığını söyledi.

İki ülke ilişkilerinde yeni atılımlar yapmanın zamanı geldiğine dikkati çeken Pena Nieto, "Biz Meksikalılar ülkelerimiz arasındaki dostane ve dayanışmacı bağlarımızdan yola çıkarak, siz Türkler ile paylaşacağımız bir gelecek kurmak arzusundayız. Bu nedenle bugün imzalanan çeşitli hukuki metinlerin de vesilesiyle ilişkilerimizin derinleşerek 21. yüzyılda stratejik ortaklık seviyesine yükselmesini kutluyoruz" diye konuştu.

Serbest ticaret anlaşması imzalanması konusunda iki ülkenin de istekli olmasının memnuniyet oluşturduğuna değinen Pena Nieto, iki ülke şirketlerinin birbirlerini tamamlayabilmeleri için geniş bir zemin bulunduğunu vurguladı.
-"Türkiye ve Meksika genç ve dönüşmekte olan ülkeler"
Türkiye ve Meksika'yı, genç ve dönüşmekte olan ülkeler şeklinde tanımlayan Meksika Cumhurbaşkanı, "Meksika, Endonezya, Güney Kore, Türkiye ve Avustralya'yı içeren MIKTA oluşumuna ülkelerimizin aktif katılımı, daha büyük ve sürekli iletişim kanalları kurma arayışında olan dinamik ülkeler olduğumuzu göstermektedir" ifadesini kullandı.
İki ülkenin ortak noktalarını kurumsallaştırmasının önemine değinen Pena Nieto, "Türkiye ve Meksika ilişkilerinin bugün yeni bir dönem girdiğinden hiç şüphem yoktur. Halklarımız daha iyi bir gelecek için yakınlaşmayı ve güçlerini birleştirmeyi bildikleri için bundan eminim" değerlendirmesinde bulundu.
Meksika Cumhurbaşkanı Pena Nieto, konuşmasının sonunda, Cumhurbaşkanı Gül ve Hayrünnisa Gül'ü Meksika'ya davet ederek, iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın kurulacağına olan inancını yineledi.
Kaynak: AA