Çiçek, Finlandiya Parlamentosu Büyük Komisyonu Başkanı Natri'yi Kabul Etti
TBMM Başkanı Cemil Çiçek, her gün Suriye ve Irak'ta 50, 100 kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, "Uluslararası toplum, bu nasıl vicdan ve barış anlayışıdır ki 'kimyasal silahla öldürme, onun dışında nasıl öldürürsen öldür ben karışmam' noktasına gelmiştir. Varılan mutabakat kimyasal silah kullanılmamasıdır" dedi.</span>
<span><span>Çiçek, Finlandiya Parlamentosu Büyük Komisyonu Başkanı Miapetra Kumpula Natri'yi kabulünde yaptığı konuşmada, Mart ayında Finlandiya'ya gerçekleştirdiği</span></span> ziyarete değindi.
<span><span>Türk parlamentosunun 122 ülke ile ilgili dostluk grubu bulunduğunu, Finlandiya Dostluk Grubu'nun da çok seçkin bir grup olduğunu ifade eden Çiçek, parlamentolar arasındaki ilişkiyi biraz daha yoğunlaştırmayı arzu ettiklerini söyledi.
</span></span>
<span><span>Çiçek, Türki</span></span>ye-AB arasında Parlamentolararası Değişim, Diyalog grubu adı altında bir faaliyet yürütüldüğünü anımsatarak, 9-15 Aralık tarihleri arasında bu grubun Finlandiya'yı ziyaret etmeyi düşündüğünü kaydetti.
<span><span>Hükümetler düzeyinde çok yoğun bir ilişki trafiği olduğuna dikkati çeken Çiçek, "Bundan ziyadesiyle memnun olduğumu ifade etmek isterim. Bunlar sevindirici gelişmeler. Bunun böyle olması da tabidir" diye konuştu.
</span></span>
<span><span>Türkiye ile Finlandiya'nın dost ve müttefik bir ülke olduğunu, iki ülke arasında herhangi bir siyasi sorun bulunmadığını vurgulayan Çiçek, iki ülkenin birçok uluslararası konularda birlikte ortak çaba gösterdiğini, özellikle barışın, istikrarın sağlanabilmesi bakımından birçok çabayı birlikte sürdürdüklerini söyledi.
Çiçek, bu ziyaretin</span></span> son derece önemli ve anlamlı olduğunu ifade ederek, "Ümit ederim beklentilerinizi karşılayan bir ziyaret olur" dedi.
<span><span>-"Barış ve arabuluculuk kavram ve içerik itibariyle son derece önemli"</span></span>
<span><span>Çiçek, </span></span>barış ve arabuluculuğun önemine işaret ederek, "Özellikle bizim bakımızdan önemli. Çünkü çevremizde olup bitenleri siz de biliyorsunuz. Maalesef büyük bir insanlık dramı yaşanıyor. Her gün 50 kişi, 100 kişi Irak'ta, Suriye'de hayatını kaybediyor ama uluslararası toplum olarak da çok fazla bir şey yapıldığı söylenemez. Kamplarda yüz binleri aşan insanlar bütün imkanları zorlamamıza rağmen neticede yerinden yurdundan edilmiş insanlar. Birçok problemleri var" diye konuştu.
<span><span>Sürdürülen barış ve arabuluculuğun kavram ve içerik itibariyle son derece önemli olduğunu yineleyen Çiçek, ama </span></span>geriye dönüp bakıldığında halen bu trajedilerin devam ettiğini söyledi.
<span><span>Finlandiya'nın bu yöndeki samimiyetini, çabalarını bildiğini ifade eden Çiçek, şöyle devam etti:</span></span>
<span><span>"Ayrı tutarak ifade edeyim ki birçok yabancı heyet her hafta dünyanın muhtelif yerlerinden, uluslararası kuruluşlardan gelip bu kampları geziyorlar, sonra çekip gidiyorlar. Geriye dönüp baktığımızda çok da fazla bir netice alınamıyor. Bizim bürokrasimizin önemli bir kısmı da bu gelen heyetlere burayı gezdirmekle vakit geçiriyoruz. Bu da ayrı bir problem. Bir an evvel bu işlere çözüm bulunması lazım. Değilse demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, temel haklar, bunları içi boş kavramlar olarak maalesef konuşmaya devam edeceğimiz hususlar. İnsan hakları ihlalleri var, insanlar, çocuklar hayatlarını kaybediyor. Türkiye'deki mültecilerin durumu önemli ölçüde iyi ama Ürdün'de, Lübnan'da başka yerlerde olanlara baktığımızda insanlığın vicdanı varsa bir an evvel harekete geçmesi lazım. B</span></span>arış ve arabuluculuk çalışmalarının önemi için bunları söylemeye çalıştım. Geldiğimiz nokta şudur; uluslararası toplum bu nasıl vicdan ve barış anlayışıdır ki 'kimyasal silahla öldürme, onun dışında nasıl öldürürsen öldür ben karışmam' noktasına gelmiştir. Varılan mutabakat kimyasal silah kullanılmamasıdır. Ama onun dışında halen şu veya bu şekilde konvansiyonel silahlar kullanılarak her gün bu kadar insan ölmeye devam ediyor ve uluslararası toplumda eski gladyatör savaşlarını seyreder gibi bu gelişmeleri, bu insanlık dışı gelişmeleri seyrediyor. Onun için barış, arabuluculuk bunlar çok yüce kavramlar keşke içini iyi doldurabilseydik."
<span><span>-Irkçılık ve yabancı düşmanlığı </span></span>
<span><span>Avrupa coğrafyasında giderek ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve aşırılıkların her geçen gün arttığını ve bunun da siyasi prim yaptığını vurgulayan Çiçek, bunun dünyayı, bölgeyi yeni çok büyük sorunlarla karşı karşıya getirebileceğini, bu yabancı düşmanlığına, ırkçılığa, saldırganlığa karşı ortak bir politika geliştirilmesine, netice alıcı ciddi işbirliğine ihtiyaç bulunduğunu dile getirdi.</span></span>
<span><span>Terörle mücadele konusunda maalesef dünyada işbirliği konusunda ciddi bir isteksizlik olduğunu belirten Çiçek, "Sadece söylem var. Ama tedbir konusunda yakın işbirliği içerisinde uluslararası taahhütlerin çok da yerine getirilmediğini görüyorum. Bunları sizinle paylaşmamın sebebi Finlandiya'nın bu konulardaki hassasiyetini bildiğim ve inandığım içindir. Belki bu konuları sizin de aracılığınızla uluslararası camiada daha duyarlı bir noktaya getirebiliriz diye ifade etmek istedim" dedi.
</span></span>
<span><span>-"İkili ilişkilerin yoğun olmasından memnunum"</span></span>
<span><span>Finlandiya Parlamentosu Büyük Komisyonu Başkanı Miapetra Kumpula Natri de </span></span>iki ülke arasındaki ikili ilişkilerin yoğun olmasından son derece memnun olduğunu söyledi.
<span><span>Türkiye-AB</span></span> arasında düzenlenmiş olan bu AB Parlamentolararası Değişim ve Diyalog Projesi'ne katıldığı için son derece mutlu olduğunu da ifade eden Natri, "Bu aradaki diyaloğun geliştirilmesi gerçekten çok önemli. Bence öyle bir projenin yapılması çok iyi bir fikir. AB müzakere süreci içinde bu tarz ikili diyalogların olması çok önemli. Hem müzakere sürecini geliştirmek hem de diyaloğu artırabilmek için" dedi.
