Bakan Yıldız: Türkiye Obez Büyümüyor, Beyniyle, Vicdanıyla Büyüyor
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Türkiye büyüyor; ama obez büyüme içerisinde değil.
Türkiye beyniyle, vicdanıyla, kalbiyle beraber büyüyor ' dedi. 'Yaptığını denize atmak, hatta bunun da kendini ikna etmeye yetmediği durumlarda okyanusa atan' anlayışın benimsenmesi gerektiğini belirten Bakan Yıldız, 'Bizler gelip geçiciyiz ' diye konuştu.
Bursa Girişimci İşadamları Derneği (BUGİAD) 'nin bu yıl üçüncüsünü düzenlediği 'Yılın En 'leri Ödül Töreni 'ne katılan Bakan Yıldız, son 10 yılda siyasetteki anlaşıyı da değiştirdiklerini söyledi. Türkiye 'nin 10 yıl önceki tereddütlü durumundan kararlı, inandırıcı ve kendi ayakları üzerinde yürümeyi hatta koşmayı becerebilen bir yapıya kavuştuğunu anlatan Bakan Yıldız şunları kaydetti: “Büyüyen ve gelişen Türkiye 'nin, büyümeyen ve ilerlemeyen herhangi bir sektörü düşünülemez. Eğitim bunun istisnası değildir. Ekonomi, idari işler, sosyal işler bunun istisnası değildir. Biz de kendi sektörümüze düşen ve bu büyümeyi karşılayabilecek yapıyı enerji sektöründe kurmayı istiyoruz. Siyaset aslında insanların birbirine insanların bir üst makamlarla tahrik ettiği ortamdı. Ama 10 yıldan beri değiştirmeye çalıştığımız bu anlayışların bir kısmını da siyasetteki bu anlayış oluşturuyordu. Bizler yaptığını denize atan hatta okyanusa bırakan anlayış içinde olmalıyız. Bizler gelip geçiciyiz. Türkiye, büyümeye karar verdi. Gayri safi yurt içi hasılasını 3 kat arttı. 10 yıl önce birimiz bunu söylediğinde inanmakta güçlük çeken insanlar vardı. Hamdolsun bu sonuca ulaşıldı. Siyasi istikrar bulunması zor, bulunduğu zaman da muhafaza edilmesi bir o kadar özen gösterilmesi gereken temel kavramlardan bir tanesidir. O istikrarın korunmasında kendini borçlu hissedecek olanlar iş çevreleri, geleceğini düşünen yapı ve nesilleriyle beraber bunu sürdürülebilir hale getirmeye çalışan STK 'ların hepsidir. '
'UZLAŞI KÜLTÜRÜNE RİAYET EDİYORUZ AMA... '
2001 yılında yaşanan krizin dünyadaki global krizden dolayı olmadığına dikkat çeken Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünya o dönem aslında tozpembeydi. Ama Türkiye 'de kriz oldu. Hatta öyle bir kriz oldu ki, tamamen siyasi istikrarsızlıktan kaynaklanan bu kriz, ülkeyi öyle bir hale getirdi ki, yalnızca bankacılık sektöründe 48,5 milyar dolar açık oluşturdu. Diğer sektörlerle beraber 238 milyar dolarlık bir açık oluşturdu. Bu açık Türkiye 'nin kendisi kadardı. Türkiye yeniden inşa edilmek zorundaydı. Biz bütün samimiyetimizle iyi bir niyet ve yapıcı gayretle bu ortamı, 2023 yılına hedef haline getirdik. 10 yıl önceki tereddütlü bakışımızda, daha kararlı, daha inandırıcı ve kendi ayakları üzerinde yürümeyi ve koşmayı becerebilen bir yapı kurgulandı. Bu son derece önemli. Yeni anayasanın oluşmasından ayrılabilecek bir konu değil. Hepsi birbirini tamamlayan parçalardır. Uzlaşı kültürüne riayet ediyor olmamız, bunu istismar edilmesi halinde kayıtsız kalacağımız anlamına gelmez. Biz daima iktidarı ve muhalefetiyle toplumu gerginlikten uzak haliyle yapılabileceğine inanıyoruz. Bunun bir kısım görüşler açısından istismar edilmemeli. Her türlü olumlu yaklaşıma daha büyük adımlarla yaklaşacağız.”
Siyasi istikrarın hem bulunması hem de bulunduktan sonra muhafaza edilmesi için özen gösterilmesi gereken temel kavramlardan biri olduğuna dikkat çeken Yıldız, 'Kristal vazonun ne çatlamasına ne de zarar görmesine müsaade etmeliyiz. Kristal vazonun korunması, istikrarın korunmasına borçlu olan sadece iktidar partileri değildir. Bu, bütün ülkeler içindir. Aynı zamanda o istikrarın korunmasına kendini borçlu hissedecek olanlar, iş çevreleri, geleceğini düşünen yapı ve nesilleriyle beraber bunu sürdürülebilir hale getirmeye çalışan güzel insanlar ve sivil toplum örgütlerinin hepsidir. Türkiye'nin siyasi istikrarının muhafaza edilmesi son derece önemlidir. ' dedi.
Bakan Yıldız, ''BUGİAD Eğitime Katkı'' ödülünü, Bursa Orhangazi Üniversitesi'ni kuran Uludağ Kültür ve Eğitim Vakfı adına mütevelli heyeti başkanı Hilmi Gülcemal'e verdi.
Bursa Girişimci İşadamları Derneği (BUGİAD) 'nin bu yıl üçüncüsünü düzenlediği 'Yılın En 'leri Ödül Töreni 'ne katılan Bakan Yıldız, son 10 yılda siyasetteki anlaşıyı da değiştirdiklerini söyledi. Türkiye 'nin 10 yıl önceki tereddütlü durumundan kararlı, inandırıcı ve kendi ayakları üzerinde yürümeyi hatta koşmayı becerebilen bir yapıya kavuştuğunu anlatan Bakan Yıldız şunları kaydetti: “Büyüyen ve gelişen Türkiye 'nin, büyümeyen ve ilerlemeyen herhangi bir sektörü düşünülemez. Eğitim bunun istisnası değildir. Ekonomi, idari işler, sosyal işler bunun istisnası değildir. Biz de kendi sektörümüze düşen ve bu büyümeyi karşılayabilecek yapıyı enerji sektöründe kurmayı istiyoruz. Siyaset aslında insanların birbirine insanların bir üst makamlarla tahrik ettiği ortamdı. Ama 10 yıldan beri değiştirmeye çalıştığımız bu anlayışların bir kısmını da siyasetteki bu anlayış oluşturuyordu. Bizler yaptığını denize atan hatta okyanusa bırakan anlayış içinde olmalıyız. Bizler gelip geçiciyiz. Türkiye, büyümeye karar verdi. Gayri safi yurt içi hasılasını 3 kat arttı. 10 yıl önce birimiz bunu söylediğinde inanmakta güçlük çeken insanlar vardı. Hamdolsun bu sonuca ulaşıldı. Siyasi istikrar bulunması zor, bulunduğu zaman da muhafaza edilmesi bir o kadar özen gösterilmesi gereken temel kavramlardan bir tanesidir. O istikrarın korunmasında kendini borçlu hissedecek olanlar iş çevreleri, geleceğini düşünen yapı ve nesilleriyle beraber bunu sürdürülebilir hale getirmeye çalışan STK 'ların hepsidir. '
'UZLAŞI KÜLTÜRÜNE RİAYET EDİYORUZ AMA... '
2001 yılında yaşanan krizin dünyadaki global krizden dolayı olmadığına dikkat çeken Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünya o dönem aslında tozpembeydi. Ama Türkiye 'de kriz oldu. Hatta öyle bir kriz oldu ki, tamamen siyasi istikrarsızlıktan kaynaklanan bu kriz, ülkeyi öyle bir hale getirdi ki, yalnızca bankacılık sektöründe 48,5 milyar dolar açık oluşturdu. Diğer sektörlerle beraber 238 milyar dolarlık bir açık oluşturdu. Bu açık Türkiye 'nin kendisi kadardı. Türkiye yeniden inşa edilmek zorundaydı. Biz bütün samimiyetimizle iyi bir niyet ve yapıcı gayretle bu ortamı, 2023 yılına hedef haline getirdik. 10 yıl önceki tereddütlü bakışımızda, daha kararlı, daha inandırıcı ve kendi ayakları üzerinde yürümeyi ve koşmayı becerebilen bir yapı kurgulandı. Bu son derece önemli. Yeni anayasanın oluşmasından ayrılabilecek bir konu değil. Hepsi birbirini tamamlayan parçalardır. Uzlaşı kültürüne riayet ediyor olmamız, bunu istismar edilmesi halinde kayıtsız kalacağımız anlamına gelmez. Biz daima iktidarı ve muhalefetiyle toplumu gerginlikten uzak haliyle yapılabileceğine inanıyoruz. Bunun bir kısım görüşler açısından istismar edilmemeli. Her türlü olumlu yaklaşıma daha büyük adımlarla yaklaşacağız.”
Siyasi istikrarın hem bulunması hem de bulunduktan sonra muhafaza edilmesi için özen gösterilmesi gereken temel kavramlardan biri olduğuna dikkat çeken Yıldız, 'Kristal vazonun ne çatlamasına ne de zarar görmesine müsaade etmeliyiz. Kristal vazonun korunması, istikrarın korunmasına borçlu olan sadece iktidar partileri değildir. Bu, bütün ülkeler içindir. Aynı zamanda o istikrarın korunmasına kendini borçlu hissedecek olanlar, iş çevreleri, geleceğini düşünen yapı ve nesilleriyle beraber bunu sürdürülebilir hale getirmeye çalışan güzel insanlar ve sivil toplum örgütlerinin hepsidir. Türkiye'nin siyasi istikrarının muhafaza edilmesi son derece önemlidir. ' dedi.
Bakan Yıldız, ''BUGİAD Eğitime Katkı'' ödülünü, Bursa Orhangazi Üniversitesi'ni kuran Uludağ Kültür ve Eğitim Vakfı adına mütevelli heyeti başkanı Hilmi Gülcemal'e verdi.