Ntv: Hükümetten ‘Bununla Çalışın, Şununla Çalışmayın’ Talebiyle Karşılaşmadık
Haber spikeri Banu Güven‘in kurumundan hükümet baskısı sonucu çıkarıldığı iddialarıyla ilgili açıklama yapan NTV Genel Müdürü Cem Aydın, bugüne kadar hükümetten ya da herhangi bir siyasi partiden ‘bununla çalışın, şununla çalışmayın’ şeklindeki bir taleple karşılaşmadıklarını açıkladı.
Haber spikeri Banu Güven‘in kurumundan hükümet baskısı sonucu çıkarıldığı iddialarıyla ilgili açıklama yapan NTV Genel Müdürü Cem Aydın, bugüne kadar hükümetten ya da herhangi bir siyasi partiden ‘bununla çalışın, şununla çalışmayın’ şeklindeki bir taleple karşılaşmadıklarını açıkladı.
Banu Güven’nin işten çıkarılması olayının iktidar baskısıyla alakalı olmadığını söyleyen Aydın, “Güven, iktidarın baskısı sonucu işten çıkartılmadı. Bugüne kadar hükümetten ya da herhangi bir siyasi partiden ‘bununla çalışın, şununla çalışmayın’ diye taleple karşılaşmadık. Gergin ve bulanık ortamı istismar eden, kendilerini önemli göstermeye çalışan kişiler, yerine getiremeyeceğimiz taleplerle karşımıza geldiler. Kendilerine gerekli cevabı verdikten sonra bu sıkıntılı durumu her düzeyde paylaştık.” dedi.
Medya siyaset ilişkilerindeki çarpıklığı bugüne bağlamanın haksızlık olacağını ifade eden Aydın, "Bugün geçmişte yapılan hataların sonuçlarını yaşıyoruz. Her kurum, tüm siyasi yapılar, hatta spor kulüpleri için bile “eşit mesafe, objektiflik” gibi kelimeler ne yazık ki bir anlam ifade etmiyor. Banu Güven’le yollarımızı ayırma nedenimiz, yeni formatta kendisine uygun bir program olmamasıdır. Bir röportajında kendisi de bunu ifade etmiş zaten. Eylül’e kadar başka bir kanalda iş bulabilmesi için, yaz başında bunu kendisine bildirmeyi uygun gördük. Durum bundan ibarettir. Leyla Zana röportajına müdahale ettiğimiz doğrudur. Bu müdahale Vedat Türkali röportajından sonra fanatiklerin “binanızı yakacağız” tehditinden korktuğumuz için değil, denge gözetme, hassasiyetlere dikkat etme ve yukarıda bahsettiğim sağlıksız algıya yol açmamak için aldığımız bir önlemdir. Bant çekelim, sonraki hafta çıkartalım taleplerimiz kabul görmemiştir. Açıkça söylemek gerekir ki bu olayda Leyla Zana’ya ayıp olması dışında bir üzüntümüz olmamıştır."
Aydın‘ın açıklaması şu sözlerle son buldu: "NTV’yi yeni yapısıyla yayıncılık stardartları ve rekabet açısından daha etkili bir kanal haline getirmeye, benzerlerinden ayırmaya çalışıyoruz. NTV’ye değer katmış, NTV ile işleri öne çıkmış arkadaşlarımızı nasıl değerlendireceğimiz önümüzdeki en önemli konu. Önceliğimiz, isimlere program yaratmaktan ziyade yeni yayın formatını ortaya çıkarmak. Medya dedikodularında adı anılanlar için de bu geçerli.
NTV değişiyor, evet. Türkiye’nin gerçeklerinden etkileniyor, evet. Ama bu değişimi büyümek, daha iyiye ulaşmak için kullanacağız."
Banu Güven’nin işten çıkarılması olayının iktidar baskısıyla alakalı olmadığını söyleyen Aydın, “Güven, iktidarın baskısı sonucu işten çıkartılmadı. Bugüne kadar hükümetten ya da herhangi bir siyasi partiden ‘bununla çalışın, şununla çalışmayın’ diye taleple karşılaşmadık. Gergin ve bulanık ortamı istismar eden, kendilerini önemli göstermeye çalışan kişiler, yerine getiremeyeceğimiz taleplerle karşımıza geldiler. Kendilerine gerekli cevabı verdikten sonra bu sıkıntılı durumu her düzeyde paylaştık.” dedi.
Medya siyaset ilişkilerindeki çarpıklığı bugüne bağlamanın haksızlık olacağını ifade eden Aydın, "Bugün geçmişte yapılan hataların sonuçlarını yaşıyoruz. Her kurum, tüm siyasi yapılar, hatta spor kulüpleri için bile “eşit mesafe, objektiflik” gibi kelimeler ne yazık ki bir anlam ifade etmiyor. Banu Güven’le yollarımızı ayırma nedenimiz, yeni formatta kendisine uygun bir program olmamasıdır. Bir röportajında kendisi de bunu ifade etmiş zaten. Eylül’e kadar başka bir kanalda iş bulabilmesi için, yaz başında bunu kendisine bildirmeyi uygun gördük. Durum bundan ibarettir. Leyla Zana röportajına müdahale ettiğimiz doğrudur. Bu müdahale Vedat Türkali röportajından sonra fanatiklerin “binanızı yakacağız” tehditinden korktuğumuz için değil, denge gözetme, hassasiyetlere dikkat etme ve yukarıda bahsettiğim sağlıksız algıya yol açmamak için aldığımız bir önlemdir. Bant çekelim, sonraki hafta çıkartalım taleplerimiz kabul görmemiştir. Açıkça söylemek gerekir ki bu olayda Leyla Zana’ya ayıp olması dışında bir üzüntümüz olmamıştır."
Aydın‘ın açıklaması şu sözlerle son buldu: "NTV’yi yeni yapısıyla yayıncılık stardartları ve rekabet açısından daha etkili bir kanal haline getirmeye, benzerlerinden ayırmaya çalışıyoruz. NTV’ye değer katmış, NTV ile işleri öne çıkmış arkadaşlarımızı nasıl değerlendireceğimiz önümüzdeki en önemli konu. Önceliğimiz, isimlere program yaratmaktan ziyade yeni yayın formatını ortaya çıkarmak. Medya dedikodularında adı anılanlar için de bu geçerli.
NTV değişiyor, evet. Türkiye’nin gerçeklerinden etkileniyor, evet. Ama bu değişimi büyümek, daha iyiye ulaşmak için kullanacağız."