Atak: Elimizdeki Silahları Alın, Tahrik Ediyorlar Yoksa İyi Şeyler Olmayacak
Şırnak‘ın Cizre ilçesinde 1993-1995 yılları arasında işlenen 23 faili meçhul cinayetle ilgili davaya Diyarbakır 6.
Şırnak‘ın Cizre ilçesinde 1993-1995 yılları arasında işlenen 23 faili meçhul cinayetle ilgili davaya Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi‘nde devam edildi. Tutuklu sanıklardan Kamil Atak, "90’lı yıllarda devlet bize ‘arkanızdayız‘ demişti. Bugün evimize saldırılıyor kimse çocuklarımızı korumuyor. Size resmi olarak başvurmuyoruz ama elimizdeki kurucu silahlarını alın. Tahrik ediyorlar iyi şeyler olmayacak." dedi.
Eski Kayseri İl Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Cemal Temizöz‘ün de aralarında bulunduğu 7 sanıklı davanın 28. duruşmasına devam edildi. Cemal Temizöz, Kamil Atak, Tamer Atak, Adem Yakın, Fırat Altun (Abdulhakim Güven) ve Hıdır Altuğ hakim karşısına çıktı. Duruşmanın öğleden sonraki kısmında Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Menderes Yılmaz, sanıkların taleplerini sordu. Sanıklardan Kamil Atak, Cizre’de mallarına saldırılar düzenlendiğini ve kimsenin buna engel olmadığını söyledi. Çocuklarının korunmasını istediklerini belirten Atak, "Fitnenin içine parmak sokuluyor. Bir zamanlar devlet bize ‘arkanızdayız‘ demişti. Şu an çocuklarımız korunmuyor. Ailemin yaşadığı tatsızlıklar karşısında çaresizim. Yapılan tahriklere karşı teker teker buradan uyarma imkanına sahip değilim. İyi şeyler olmayacak. Size resmi olarak gelip başvurmuyoruz. Ama kurucu silahları çocuklarımızdan alın.” dedi. Terör örgütü PKK‘nın lideri Abdullah Öcalan’ın kendisine 90’lı yıllarda mektup gönderdiğini söyleyen Atak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mektupta size sırtlarını dönecekler akıllı olun, demişti. Ama biz yine de sırtımızı devlete dönmedik. Şu anda devlet bize sırtını dönmüş durumda. Karayılan şimdi dağdan inerse bizi kıtır kıtır kesecek."
Sanıklardan Cemal Temizöz de, uydurma delillerle yargılandıklarını, hedefe alındığını ve üzerinde manevralar yapıldığını iddia etti. Balyoz davası gibi bu davada da uydurma deliller oluşturulduğunu ileri süren Temizöz, Türkiye’nin zorla değişime zorlandığını kaydetti. Savcının sahte bilgisayar çıktılarını toplayarak 44 klasör meydana getirdiğini ileri süren Temizöz, faili meçhul cinayetlerle kendisine yönelik komplo düzenlendiğini, tanıkların ifadelerinin de kurgulu olarak yapıldığını kaydetti.
Sanıklardan Adem Yakın ise duruşmada sinir krizi geçirdi. 28 aydır hapiste yattığını ifade eden Yakın, terörden ve devletten zarar gördüğünü dile getirdi. Yakın, şunları söyledi: “Bir aile babası olarak çok zor durumdayım. Çocuklarım kime başvurduysa kimse yardım etmedi. Şu anda 5 çocuğum bölünüyor. Ailem büyükşehir belediyesine başvurdu yardım etmediler. Nereye başvurdularsa kimse yardım etmedi. Terörden bela gördük devletten de. Bir devlet size bakmıyorsa o devlet sizin değildir. Kime gidip sığınalım, Afrika’ya mı gidelim?” Diğer sanıklar da tahliye istedi.
Sağdur avukatlarından Selçuk Kozağaçlı ise, sanıkların delil karartma ve tanıkları yönlendirmesi tehlikesine karşı tutukluluk durumlarının devamını istedi.
Eski Kayseri İl Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Cemal Temizöz‘ün de aralarında bulunduğu 7 sanıklı davanın 28. duruşmasına devam edildi. Cemal Temizöz, Kamil Atak, Tamer Atak, Adem Yakın, Fırat Altun (Abdulhakim Güven) ve Hıdır Altuğ hakim karşısına çıktı. Duruşmanın öğleden sonraki kısmında Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Menderes Yılmaz, sanıkların taleplerini sordu. Sanıklardan Kamil Atak, Cizre’de mallarına saldırılar düzenlendiğini ve kimsenin buna engel olmadığını söyledi. Çocuklarının korunmasını istediklerini belirten Atak, "Fitnenin içine parmak sokuluyor. Bir zamanlar devlet bize ‘arkanızdayız‘ demişti. Şu an çocuklarımız korunmuyor. Ailemin yaşadığı tatsızlıklar karşısında çaresizim. Yapılan tahriklere karşı teker teker buradan uyarma imkanına sahip değilim. İyi şeyler olmayacak. Size resmi olarak gelip başvurmuyoruz. Ama kurucu silahları çocuklarımızdan alın.” dedi. Terör örgütü PKK‘nın lideri Abdullah Öcalan’ın kendisine 90’lı yıllarda mektup gönderdiğini söyleyen Atak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mektupta size sırtlarını dönecekler akıllı olun, demişti. Ama biz yine de sırtımızı devlete dönmedik. Şu anda devlet bize sırtını dönmüş durumda. Karayılan şimdi dağdan inerse bizi kıtır kıtır kesecek."
Sanıklardan Cemal Temizöz de, uydurma delillerle yargılandıklarını, hedefe alındığını ve üzerinde manevralar yapıldığını iddia etti. Balyoz davası gibi bu davada da uydurma deliller oluşturulduğunu ileri süren Temizöz, Türkiye’nin zorla değişime zorlandığını kaydetti. Savcının sahte bilgisayar çıktılarını toplayarak 44 klasör meydana getirdiğini ileri süren Temizöz, faili meçhul cinayetlerle kendisine yönelik komplo düzenlendiğini, tanıkların ifadelerinin de kurgulu olarak yapıldığını kaydetti.
Sanıklardan Adem Yakın ise duruşmada sinir krizi geçirdi. 28 aydır hapiste yattığını ifade eden Yakın, terörden ve devletten zarar gördüğünü dile getirdi. Yakın, şunları söyledi: “Bir aile babası olarak çok zor durumdayım. Çocuklarım kime başvurduysa kimse yardım etmedi. Şu anda 5 çocuğum bölünüyor. Ailem büyükşehir belediyesine başvurdu yardım etmediler. Nereye başvurdularsa kimse yardım etmedi. Terörden bela gördük devletten de. Bir devlet size bakmıyorsa o devlet sizin değildir. Kime gidip sığınalım, Afrika’ya mı gidelim?” Diğer sanıklar da tahliye istedi.
Sağdur avukatlarından Selçuk Kozağaçlı ise, sanıkların delil karartma ve tanıkları yönlendirmesi tehlikesine karşı tutukluluk durumlarının devamını istedi.